Bugün Pazar...
Hiç bitmeyen sevgi ve saygıyla...
Atatürk’ü bu köşede anma ve hatırlama günü...
Bir kez daha...
Az bilinen yaşanmış bir öyküyü paylaşalım...
Bunu yaparken de...
Bu özel anıyı günümüze taşıyan…
“Nükte ve Fıkralarla Atatürk” kitabının Gürcü asıllı yazarı…
Niyazi Ahmet Banoğlu’nu…
Saygıyla analım...
***
Atatürk’ün, çok ilginç bir özelliği vardı…
Çeşitli zaman dilimlerinde…
Ve dahi, farklı nedenlerle…
Emrinde görev yapanların…
Samimiyet ve bağlılıklarını sınamayı iyi bilirdi…
Aslında…
İnsanların halet-i ruhiyesini (ruhsal durumunu)…
Ayrıca…
Niyet ve arzularını…
Neredeyse “nokta atışı” belirlemekte üstüne yoktu…
Bu konuda ışık saçan bir zekaya sahipti…
***
Gazi, bir gece…
Çankaya Köşkü’ndeki ziyafette…
Dönemin tanınmış milletvekillerinden birine…
Birdenbire şu soruyu sorar:
“Beni gerçekten sever misiniz?”
Vekil önce şaşırır, ardından tereddüt etmeden cevap verir:
“Sevmek ne kelime Ata'm, taparım!”
Atatürk, vekilin gözlerine bakar:
“Peki, her dediğimi de yapar mısınız?”
Vekil, yine şaşkınlık içinde cevap verir:
“Derhal, Atam…”
Ulu Önder, bu söz üzerine…
Belinden tabancasını çıkarır; milletvekiline uzatır:
“Öyleyse, al tabancamı, sık kafana...”
***
Yemek salonu adeta buz kesilir…
Milletvekili kekelemeye başlar:
“Aman Atam; herhalde benimle şaka ediyorsunuz... Benim ölmemi istemezsiniz…”
Siyasetçinin alnından terler boşalırken…
Atatürk, meseleyi anlamıştır…
Yeleleri kabaran bir aslan heybetiyle…
Yerinden kalkar; kapıyı açarak nöbetçi askeri çağırır…
Aynı soruları…
Mehmetçik’e de sorar…
Aynı cevapları alır…
Karşısında…
Toroslar'dan kopmuş bir kaya parçası gibi duran…
Bu bağrı yanık Anadolu çocuğuna tabancasını uzatıp…
Kafasına sıkmasını emreder…
Karayağız Mehmetçik…
O emri ikiletmeden yerine getirir…
Tabancadan sadece “çıt” diye kapanan tetik sesi gelir…
Askere hiç bi’şi olmaz…
Çünkü…
Atatürk, daha önce tabancasındaki mermileri çıkarmıştır…
***
İşte o zaman, Atatürk yanındakilere şöyle der:
“Beni ve vatanı seven hakiki insanı gördünüz mü?”
Sınavdan geçen…
O milletvekilin halini düşünebiliyor musunuz?
Nokta…
Sonsöz: “Atatürk öyle bir liderdi ki; istediğini bilir, bildiğini yapar ve yapamayacağı bir şeyi de istemezdi… / Anonim…”