GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
11 Mart 2010 Perşembe

Akılda kalan başkanlar(1)

Mart sonu hesap günü, karne günü’…  
Tabi ki birinci yılını dolduran yerel yöneticiler için.’¶
Sevaplar bir tarafa günahlar bir tarafa, artılar bir tarafa, eksiler bir tarafa yazılacak. Belediye başkanlarına ara dönem karnesi verilecek.  
Kim ne söyledi, neyi ne kadar yaptı ya da yap(a)madı?
Başarılı olanlar, sınavdan çakanlar ve akılda kalanlar’…
 
İzmir’’in tüm başkanlarını sizler adına izlemeye çalışan bir gazeteci olarak geçenlerde uzun uzun düşündüm’…
En başarılı belediye başkanı kim? Sorusuna yanıt aradım.
Tabi ki belirli bir sistematiği olan ’‘başarı’’ bile artık göreceli bir kavram.
Baktığınız, gördüğünüz, durduğunuz yere göre değişiyor.
 
Benim penceremden başarı, akılda kalmaktır.
İyisiyle kötüsüyle’…
Mesela Aziz Kocaoğlu’’nu ele alalım.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’…
Son bir yılda aklımda kalan tek icraatı (başkan olarak) siyaset kokan kararlarıyla İzmir’’in üzerine kara bulut gibi çöken Kamu İhale Kurumu (KİK)’’e karşı verdiği amansız hukuk mücadelesidir.
İlk kez Ankara’’ya başkaldırmış, kamuoyunu da arkasına takarak İzmir’’in metrosuna konulan siyasi takozu hukuk yoluyla ortadan kaldırmıştır. İzmir’’in hamisi, avukatı olmuştur Kocaoğlu bu duruşuyla’… Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu ile kenti tek bir çatı altında toplayıp ’‘liderlik’’ etmesi, CHP siyasetine boğazına kadar batması da Kocaoğlu’’nu geçtiğimiz beş yıldan farklı kılan, akılda kalacak diğer faktörlerdir.
 
Ya ilçeler’…? İlçe Belediye Başkanları?
En akılda kalanı hangisidir? Ya da en başarılı olanı?
 
Yine kendi penceremden baktığımda gördüğüm birinci isim Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer’’dir dostlar. Eski Metropol alanda da Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ.
İki yeni başkan, iki yeni soluk’…
Tarzları farklı, anlayışları farklı belki’… Ama her ikisi de haklarındaki soru işaretlerini kaldırmayı başardı bir yıllık sürede.
En azından benim kafamda’…
Tunç Soyer İzmirli’… Atadan dededen’…
Yavaş Şehir Projesi ile İzmir’’in kıyıda köşede kalmış ilçesi Seferihisar’’a can suyu verdi adeta. Türkiye’’nin ilk ’‘Yavaş Şehir’’ patentini alarak, Seferihisar’’a orta vadede önemli bir vizyon koydu. Yıllardın kimliğini arayan İzmir’’in kimliğini bulan tek ilçesi oldu Seferihisar. 
Bu açıdan proje devrim niteliğindeydi. Diğer başkanlar kusura bakmasın.
Ama EXPO projesinde, Büyükşehir ve İTO’’daki çalışmalarını da bildiğimiz Soyer, bir yılda Seferihisar’’ın kendisi için çok dar bir alan olduğunu ortaya koydu.
Hem de tek bir proje ile’…
Geleceğin potansiyel Büyükşehir adayları arasına da adını şimdiden yazdırdı. Akl-ı selim İzmirliler bu gerçeği kentin dört yanında konuşmaya başladı bile.
 
Birileri gülen adam pozları verip, herkese şirin gözükerek 4 yıl sonraya dönük ’‘büyük düşünüyor’’ olabilir. Ama Soyer’’in Yavaş Şehir’’i tutarsa (ki tutacağa benziyor) dört yıl sonranın İzmir’’i dönüştürecek adamı Soyer olacaktır.
Başkanların başarı ölçütü bıraktıkları izlerdir.
Ve ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.
***
Hasan Karabağ’’a gelince;
Taze başkanlar arasında beni en çok şaşırtandır. Bir yıllık görev süresinde iki ya da üç kez yüz yüze görüşmüş olsak da yakından izlediğim, içten içe takdir ettiğim bir başkan profili oldu Karabağ.
Başkanlığı öncesinde hakkında en az fikre sahip olduğum CHP adayı oydu. Yıllarca eski Bayraklı semtinin siyasetçisi CHP Karşıyaka örgütünün bir üyesi olarak tanıdık onu.
Hatta İzmir’’in ikinci büyük ilçesi yapılan Bayraklı’’nın başkanlığını kaldırıp kaldırmayacağına dönük soru işaretleriyle doluydum kendi adıma.  
Ama seçim beyannamesindeki sözleri teker teker hayata geçirmeye başlayınca soru işaretlerim kalktığı gibi aklımda kalan icraatlarının sayısı da arttı.
Sadece belediyeyi değil, ilçe siyasetini de dizayn etti bu sürede.
Tek kusuru o süreçte (birkaç kişi de olsa) siyaseten taraf olduğu gerekçesiyle işten adam çıkarmasıydı’… Onun da geniş kitlelere gözdağı olduğunu düşünüyorum kendi payıma.
Karabağ’’ı akılda bırakacak pek çok şeyden söz edebilirim.
Kent A.Ş sürecinden tereyağından kıl çeker gibi sıyrılması’…
Belediye çalışanlarının ağırlığını Bayraklı sınırlarından seçmesi’…
Belediyenin tüm birimlerinde kadınlara ağırlık vermesi’…
Ev hanımlarına özel satış stantları kurması’…
Ekibini kurma noktasında dik duruşu’…
Kentsel dönüşüm gibi belki de yarım asırda çözüme kavuşacak bir konuda, hizmet binası bile olmayan belediye olduğuna bakmadan cesur adımlar atması’…  
En azından ortaya bir anlayış koyup, ilk harcı koyması’…
Partisinin başvurusu ile Anayasa Mahkemesi tarafından durdurulan öğrenci burslarını ’‘aileye yardım’’ kaleminden hayata geçirip, diğer başkanlar gibi, ’“Yasak kardeşim, veremiyoruz’” kılıfına sığınmaması’… 2 bin 500 öğrenciye burs vermesi’…
Temizlik konusunda sarf ettiği efor’…
Çat kapı ziyaretlerle halkın sofrasına oturup dert dinlemesi’… Seçim beyannamesindeki gibi ’‘halka yakın ranta uzak’” kalabilmesi’…
Vs. Vs’…
Tüm bunlara eyvallah’… Halkçı bir başkanın doğal icraatları gibi görebilirsiniz.  
Ama en önemlisi ve ilginci, beni de en çok şaşırtanı Cuma hutbelerinde imamlardan teşekkür almasıdır.
Cami, klise ve okulların başta temizlik olmak üzere her türlü hizmetine koşan Karabağ, cami hocalarından her Cuma teşekkür alıyor, kuran kursundaki bayanlara otobüs tahsis ederek geziye gönderiyor.
Yanlış okumadınız bunu CHP’’li bir başkan yapıyor.
Hatırlayınız. 2007 seçimlerinden sonra 3 gün evinden çıkamayan CHP Lideri Deniz Baykal’’ın AKP’’nin yüzde 47’’lik seçim başarısını açıklamak sığındığı bahaneler listesinde imamlar başı çekiyordu.
Gazetecilerin, AKP’’nin yüzde 47’’sini nasıl açıklıyor sunuz? Sorusuna Baykal: ’“Çünkü imamlar AKP’’ye çalıştı’” diyerek yanıt vermişti.
Tarihi başarıya ya da kendi cephesindeki hayal kırıklığına bulduğu kılıflardan biri buydu.
İşte Baykal’’ın gördüğü o tabloyu en azından İzmir’’in göbeğindeki bir ilçede tersine çeviren bir adam/başkan Hasan Karabağ;
Bayraklı’’da imamlar CHP’’ye çalışıyor. İçiniz rahat olsun Sayın Baykal.
 
Not: AKP cephesinde büyük hareketlilik var. Eski İl Başkanı Aydın Şengül’’le uzun bir görüşme yaptık. Bornova İlçe Başkanı Hüseyin Özkan da aradı. Ve kulislerde Selim Gökdemir hareketliliği de göze çarpıyor. Devam yazıda bunlara değinebilirim.
 
Not2: Akılda kalan başkanlar yazısı devam edecek’… Bana göre bir yılı en iyi geçiren başkanları anlatmaya çalıştım gerekçeleriyle’… En azından metropol alandakileri kaleme almaya çalışacağım. Tabi ki sonraki yazılarda.