GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Tayfun MARO
YAZARLAR
20 Aralık 2021 Pazartesi

Yeryüzünde insan var

Dikkat, insan çıkabilir!  

Evet, yeryüzünde olan biten her şeye musallat, yaptıkları ettikleriyle bütün canlıların ortak düşmanı haline gelen, insan...

Ve Dünya nimetlerine tasallutu bile isteye tasarlayıp gerçekleştiren netameli insan aklı…

Yeryüzünde kendi halinde avlayan, toplayan insan, vahşi hayat yaşıyordu. Derken, soyutlamayı öğrendi. Sonra da hidayete ererek zeki olduğuna karar verdi.

Zekanın emareleri; yerleşik toplum, tarım, üretim, mülkiyet, biriktirmek, toplumsallaşmak, devlet, hiyerarşik yapılar, savaş vs.

Sonucunda, yeryüzünün Tanrılar tarafından kendisine sunulmuş bir armağan olduğunu ilan eden insan, Tanrısal gücü de arkasına aldıktan sonra, bütün insanlığıyla yeryüzüne saldırdı.

İşte, o gün bu gündür, uygarlık yolunda ilerleyen insan, yeryüzü nimetlerine çöküyor ve bunu hak biliyor.

Yeryüzü nimetlerine çökmek insani bir durumdur. Bilerek ve isteyerek yeryüzü nimetlerine sahip olmak arzusuyla yapılan edilen her şey bu insani durumun, kurduğu uygarlığın gereğidir.

Başlangıçta, yeryüzünde hayat, yemek, içmek, barınmak ve oyundu… Arzunun, acının, ihtiyacın kaynağı bu eylemlerdi…

Daha sonra, yerleşik toplumlar ortaya çıktığında, sistem kuran insanın aklında olan, hükmetmekti. Hükmetmek için de kontrol mekanizmalarına ve kesinliklere ihtiyaç vardı. Ve insanlığın muktedirler huzurunda diz çökmesi böylece mümkün oldu.

Muktedirlerin yönetiminde, ilerlemenin, gelişmenin, kalkınmanın, modernleşmenin ötesinde berisinde insanlık yuvarlanıp gidiyordu.

Ta ki tabiatın “Buraya kadar!” dediğine dair güçlü öncüller ortaya çıkıncaya kadar. Uygarlığın sonunu işaret eden öncüller…

Son olarak, erimekte olan dev buzul kütlesi sadece deniz suyu seviyesini yükseltmeyecek; yanı sıra, çözülme sonucu serbest kalan virüslerin yol açacağı yeni salgınlar da insanlığın yolunu bekliyor.

BM Genel Kurul salonunda, sanal dinozor soruyor; “Hadi, bize göktaşı çarptı, ya size ne çarptı?”

Evet, bir çarpma söz konusu… Ancak çarpılan insan değil, yeryüzü yaşamı. Yeryüzüne insan çarptı ve canlı yaşamı yok olmanın eşiğinde.

Görmüyoruz, duymuyoruz, anlamıyoruz.

Çünkü ne görmeye ne duymaya ne anlamaya cesaretimiz var.

Oysa kıyamet bütün alametleriyle “geliyorum” diyor.