GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
4 Eylül 2018 Salı

Vasatnâme

Baştan söyleyeyim bu yazıyı kimse siyasi tartışmalara çekmesin… Sadece Egedesonsöz’ün her yazısını kaçırmamaya özen gösterdiğim değerli yazarı Tayfun Maro’nun geçen haftaki yazısı üzerine yazdığımı bilmenizi isterim.

***

Kısa film festivallerinin gözdesi bir film vardı… İstanbul Sanayi Odası yapımı filmin adı “Vasat” adını taşıyordu.

Türkiye'de yaşayan, bir şeyler üreten, insanların nasıl engellendiğini, herkesin potansiyeline nasıl ket vurulduğunu, herkesin ortalama, her yola gelen insan olarak mutlu yaşadığını kafamıza nasıl vura vura öğretildiğini enfes biçimde sunan bir filmdi.

Çünkü bu ülke bir süredir bir garip oldu. Artık insanlar tartışmak istemiyorlar. Anlamak, anlaşılmak, bilmek, farkına varmak istemiyorlar…

Vasat sözcüğü aslında “ortalamanın altında kalan” ya da “ortalamanın altında” anlamına gelmeyen bir kelime.  Denizciler bilirler, geminin baş ve kıç arasında kalan (pruva - pupa) orta bölgesine aslında vasat denir. Yıldırım Türker (pek çok görüşüne katılmasam da) Vasat kelimesini en iyi tanımlayanlardan biri: “Vasat, toplumun her katmanına nüfuz eden totaliter bir örgütlenmedir…”

Vasat, modern insanın kaçtığıdır, zorla uzaklaştırılmaya çalışılandır, oysa demokrasilerde hep kazanandır.

***

Vasatlar birbirini anında bulur… Vasatların birbirini kollaması, vasat dayanışması, sık sık birbirlerini ödüllendirmeleri, vasatın rüşveti seviyor olması da bizim memlekete özgü bir tavırdır.  

Bazı toplantılarda izlerim. Vasatlar garip bir dayanışma içindedir. Hatta kendilerinden o kadar emin değildirler ki birbirlerini ilk kez görmüş gibi bir günde beş kez kucaklaşıp öpüşebilirler.

İngilizcede karşılığı simplelife’tır. Türkçeye çevirirken “basit” değil “yalın” kelimesini kullanmak gerekir diyor dostlarım… Ama bana da “vasat” sözcüğü daha doğru geliyor…

***

Eskiden bir şekilde yakın çevreme girmiş vasatları değiştirmeye çalışırdım. Değişmediklerini gördüm. Bir şeyleri değiştirmek isteyen insanlar, vasatın ortasında yaşamayı kendine yediremeyenler, insanlığı yukarı taşıma idealiyle yanıp tutuşan dehalar, vasatın tarihsel süreçteki yerinin değirmen taşlarına benzediğini göremiyorlar maalesef.

Vasat, bir gün kendisini dönüştürmeye çalışan o kişileri değirmen taşları gibi öğütecek ve kendi yaşam tarzını sonuna kadar koruyacaktır. Vasat salatalıktır, acurdur, kelektir, halinden memnundur.

***

Bir arkadaşım var küfretmiyor kimseye, kendisini kızdıranlara vasat diyor.

Küfür olmayıp küfür etkisi yaratabilecek sözlere en iyi örneklerden biri bence vasat.  Benim de görebildiğim kadarıyla son zamanlarda küfretmenin amacına en iyi hizmet eden kelime bu; vasat. Üstelik de kendisinin argo bir anlamı dahi yok. Sadece bir tanımlama.

Ortalama manası çıkarılıyor, ancak iş “sıradan” olmaya dek uzanıyor.

İnsanlık henüz “vasat” ithamına karşı bir savunma geliştirmedi.

Birine vasat dediğiniz vakit, o insanı rahatça çileden çıkarabilirsiniz.  Hele ki elinizde de buna dair bir mantıklı açıklamanız varsa. O yüzden ben son zamanda çevremde sayılarının hızla arttığını gördüğüm vasatlardan “afedersiniz vasat” diye söz ediyorum.

Murathan Mungan -bence ülkenin en iyi üç-beş yazarından biridir bakın ne diyor: “İnsanları artık hayvanlaşmış olmak, aciz olmak, rezil olmak, yanılmak, günahkâr olmak, saçmalamış olmak korkutmuyor ya da insanlar böyle olmaktan artık gocunmuyorlar. İnsanlar artık sıradan olmaktan gocunuyorlar. Sıradan ilan edilirlerse deliriyorlar…”

Ben de rahatça, “aciz!”, “rezil!” diyebileceğim acurlara artık sadece “vasat!” diyorum ve rahatlıyorum.

Siz de birinin canını mı sıkmak istiyorsunuz? O insan için “vasat” deyin yeter. Dedikoducular, son zamanda whatsapp kopyacıları hemen o vasata vasatlığını yetiştirirler…

Ben de bu fırsattan istifade dedim işte… Tekrarlayayım: Bu ülke vasatların her zaman kazandığı bir ülkedir. Ama eskiden kibritlerin üzerinde “vasati 40 çöp” yazardı.

Biliyorum vasat tayfanın hiçbiri bu yazıyı sonuna kadar okumayacaktır.

Ama… Benim için vasatların alayı çöptür.