İşe bakın siz!..
Milyon dolarlarla kurulmuş, büyüklüğünden "kıl" aldırmayan takımlar, alt liglerindeki takımlar karşısında tutunamıyor!..
Biri olsa, diyeceksiniz ki:
"Futbol bu... Sürprizi adamı çarpar.."
Oysa...
Fethiyespor, Fenerbahçe'yi...
Bucaspor, Beşiktaş'ı...
Balıkesirspor, Trabzonspor'u...
Nazilli Belediyespor, Gençlerbirliği'ni...
Ve İnelgölspor, Gaziantepspor'u yenerek Ziraat Türkiye Kupası'ndan elediler...
Galatasaray ise Gaziantep B.B.'den paçayı zor kurtardı!..
Şaka gibi değil mi?
X
Futbolun gerçeği bu işte...
Rakibi küçümsemenin...
Önemsememenin...
"Yener geçerim" düşüncesinin yanlışlığını öyle bir noktada yüzlerine vuruyor takımların...
Tokat gibi!..
X
Sen şimdi, o tokatı yedikten sonra düşün bakalım...
"Biz nerede hata yaptık?", "Taraftarımıza ne deriz?", "Hayret, kendi liglerinde zor tutunan, parası olmayan takımlar bizi nasıl eler?" diye kendini sorgula istersen!..
Ancak o "çok bilmişlik" var ya, o sorgulamayı da yaptırmaz!..
Tokat "hafif" kaldı demektir!..
X
Belli ki, önemsemiyorlar bile...
Ne o tribüne koşan taraftarın tepkisi, ne de yazılıp-çizilenler; hepsi boş!..
Ya ne diyorlar?
El altından, "Bu kupanın bize çok büyük bir getirisi yok eleme turlarında... Yabancı oyuncuların maç başı parasını bile ödemeye yetmez hasılatlar" söylemini yayıyorlar!..
Kimileri, "Üç kulvarda koşarken bazı aksaklıklar olabiliyor" diyor...
Kimileri de, "Bizim için şampiyonluk daha önemli. Lige bakıyoruz" diyerek farklı bakıyor...
"Böyle olmamalıydı" deyip işi geçiştirenler de var...
Ortamını bulsalar, "Biz kupayı istemiyorduk, elendik" diyecekler ama utandılar mı dersiniz?
Anlaşılan hangi formalarla sahaya çıktıklarının hala ayırdına varamamış olanlar var!..
O halde, alın size...
Tokat gibi yanıt!..
X
Ziraat Türkiye Kupası'nın bu statüsü yanlıştır ve değişmelidir!..
Evet, sonuna kadar desteklenmesi gereken bir düşüncedir..
İyi de...
Yöneticisi olduğunuz, "büyük" dediğiniz asırlık çınarların hakkını savunmak, korumak, kupa dışı kalarak mı olmalı?
Olmadık bahanelerle "elenmeye gerekçe yaratmaya" çalışmak da neyin nesi?
Hem niye çıkıp sezon başında, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören'e çıkıp "Biz bu kupa için bu statüyle oynamayız" diyemediniz?
"Para" dediğiniz şey, yenilince mi aklınıza geldi?
X
Bir şeyi...
Hem de çok önemli olanı unutuyorsunuz...
Emekleriyle, alın terleriyle, daha önemlisi "onurlarıyla" giydikleri formaları ıslatıp, takımlarını üst tura taşıyan o öpülesi çocukları...
Ve onların emeklerinin karşılığı aldıkları başarıyı kutlamayı...
"Tokat" gibi derken; etkisini de unutmamalı insan!..