GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Muhittin AKBEL
YAZARLAR
28 Ağustos 2021 Cumartesi

Tahir Hoca’nın altın çocukları

42 yıllık meslek hayatımın 26 yılını, spor muhabirliğinden spor müdürlüğüne kadar her kademede görev yaptım.

İzmir’den veya yurdumun bir başka köşesinden genç bir futbolcu Fenerbahçe’ye transfer olacaksa eğer, onun için üzülürdüm.

Çünkü sarı lacivertli takımda oynama şansı pek olmazdı, genç yeteneklerin…

Öyle ya…

Fenerbahçe yönetimi parayı basar, ülkenin, hatta Avrupa’nın en popüler oyuncularını alır, futbolumuzun geleceği olarak gördüğümüz delikanlılar ise kulübede ömür tüketirdi.

Bugün itibariyle böyle bir kaygımın olmadığını belirtmek istiyorum.

Neden?

Muhammed Gümüşkaya, Arda Güler ve Fatih Yiğit Şanlıtürk’ün sahne almasından…

Hem de Avrupa kupalarında oynanan bir maçta kendilerine tanınan şansı çok iyi kullanmalarından…

Bu çocukların olağanüstü performanslarından, formaya da sahaya da yakışmalarından…

Teknik Direktör Vitor Pereira’nın, bu çocuklara A takımda, üstelik bir Avrupa kupası maçında takımda yer açmasından…

Bir spor yazarı olarak öyle mutlu, öyle umutluyum ki…

***

Fenerbahçe’nin yukarıda adını yazdığım üç yıldızın yanında henüz sahne almayan iki isim daha var.

Birisi, maç kadrolarına giren yedek kaleci Osman Çetin…

Diğeri de henüz forma şansı bulamayan, kısa zamanda herkesin tanıyacağı Melih Bostan…

Peki, Muhammed, Arda ve Fatih, çok küçük yaşta olmalarına rağmen nasıl oldu da Fenerbahçe’nin A takımında, onca dünya yıldızının arasında forma giyme şansı buldu?

Altyapıdan futbolcuları A takıma kazandırmayı, birinci hedef yapan Başkan Ali Koç, bu değişimde, devrim gibi hamlede birinci derece etkiliyse…

Arka plandaki esas kahraman, Fenerbahçe Altyapı Koordinatörü, İzmirli Tahir Karapınar’dır.

***

Size biraz Tahir Karapınar’ı anlatmak isterim.

Altay’da çok uzun yıllar forma giydi.

Siyah beyazlı renklere tutkun, camianın unutulmazları arasına adını yazdırmış bir futbolcuydu.

Sol şeritten ok gibi fırlayan, tekmelere, çift dalmalara aldırmadan yoluna devam eden…

Sıfıra inip raket gibi kullandığı o muhteşem sol ayağıyla muz ortalar yaptıran, golcüleri kral yapan biriydi Tahir Karapınar…

Futbolu bilen, sağlam karakterli, saygılı, özverili…

Teknik adamlık hayatında da hep altyapı oyuncularıyla yordu kafayı…

***

Fenerbahçe altyapısını yönetmeye başladığında, Tahir Hoca bana aynen şöyle demişti:

“Muhittin Abi, Fenerbahçe kısa bir süre sonra, altyapıdan gelen genç yetenekleriyle konuşulan bir takım olacak.”

Bu büyük iddiası, gerçek oldu Tahir Karapınar’ın…

Bir anda yaşları, 20, 18 ve 16 olan Muhammed Gümüşkaya’yı, Arda Güler’i, Fatih Yiğit Şanlıtürk’ü Fenerbahçe A takımında gördük.

Öyle ki Muhammed, Helsinki ile oynanan ilk maçın tek golünü atan kahramandı.

Ligde de sırıtmadı, rövanş maçında da…

5-2’lik rövanşta bir asist yaptı, rakibin kendi kalesine attığı golün asisti de ondan geldi.

Arda, Valencia’ya öyle bir gol attırdı ki, herkes alkışladı.

Oyuna girdikten birkaç dakika sonra muhteşem bir gol atan 18’lik Fatih Yiğit Şanlıtürk, sahanın parlayan bir yıldızıydı.

Tahir hoca, kendisine güvenen Başkan Ali Koç’a mahcup olmadı.

Fenerbahçe’nin altın çocukları da Tahir Hocalarının başını yere eğdirmedi.

Vitor Pereira, Tahir Karapınar’ın haklı olduğunu gördü.

***

Öyle ki…

Arda’nın 15 yaşında profesyonel yapılmasında, Tahir Hoca’nın büyük payı var.

Muhammed’i, Boluspor’da kiralık sözleşmesi devam ederken, takıma bir yıl erken döndürülmesinde O’nun rolü var.

Fatih’in A takımda oynayacak kadar özgüvene sahip olmasının altında, Karapınar’ın çok büyük katkısı var.

Şunu açıkça ifade etmeliyim ki…

Fenerbahçeli olmadığım halde, bundan sonra sırf bu çocukların gözlerimin pasını silen futbollarını seyretmek için sarı lacivertli takımın maçlarında ekran başında olacağım.

Görünen o ki, bu yaşları küçük ama yetenekleri büyük çocukların başarısı, taraflı tarafsız tüm futbolseverleri mutlu etti.

Hatta Fenerbahçe’ye düşmanlık derecesinde düşüncelere sahip futbolseverlerin taş kalplerini bile yumuşattı.

***

Tahir Karapınar’ın altın çocuklarını gıptayla izlerken…

İster istemez aklım Altay’a, Göztepe’ye düştü.

Tamam Altınordu, yıllardır alttan gelen oyuncuları, tecrübeli isimlerle buluşturup yıldızlaştırıyor.

O yıldızları iyice parlatıp satarak para kazanıyor.

Bir zamanların futbolcu fabrikası Altay’ın, geçmişte olduğu gibi kendi yetiştirdiği oyuncularla Süper Lig’de oynaması, sadece Altaylıları değil, tüm İzmirlileri de heyecanlandırmaz mı?

Mazisindeki efsane kadrolarıyla hala övünen Göztepe’de tarih yeniden tekerrür etse…

Takımın ilk 11’inde hiç olmazsa 5-6 futbolcu, kendi öz evlatlarından olsa, buna kim sevinmez?

***

Ama İzmir, Tahir Karapınar gibi kıymetli bir altyapı hocasını Fenerbahçe’ye kaptırdı.

Şimdi Tahir Hoca’yı biraz sevinerek, çok da kıskanarak, ah çekerek izliyor İzmir kulüpleri…

Umarım ve dilerim ki, Tahir Karapınar ve Fenerbahçe’nin bu yıl yaptığı olağanüstü hamle…

Sadece İzmir takımlarına değil, tüm takımlarımıza ilham kaynağı olur.

Altyapıyı ciddiye alır, oradan yeni kuşak yetenekleri sahneye çıkarır.

Çünkü futbolumuzun geleceği, içi geçmiş yabancılarda değil.

Yıldız olmayı bekleyen, fırsat kollayan o güzel yürekli çocuklarda…