GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Dr. Berna BRIDGE
YAZARLAR
6 Eylül 2015 Pazar

Suriyelilerin dramı ve Minik Aylan

Uzmanlık alanım eğitim, liderlik ve kişilik gelişimi olduğu için genelde alanım dışı konulara, özellikle siyaset konularına girmemeye özen gösteririm. Liderlik konusu siyasete girmez mi diyeceksiniz. Hayır. Günümüzde siyaset genelde kişilerin seçtiği bir meslek ve birçok kişi için bir ticaret ve çıkar haline gelmiştir. Tarihte de bu tür çok örnek var, Makyavelist yaklaşımlar diyoruz.1500 lerde, Floransa’da yaşamış genellikle yoz bir siyaset bilimci olarak anılan Niccolo Makyavelli, ünlü “Prens” kitabının yazarıdır. Onun yaklaşımları, öğütleri liderlik literatüründe hala yoz siyasetin temel taşları arasında kabul edilir. 
Liderlik nedir, lider kimdir sorusuna, Atatürk liderdir, Dr. Arnold Ludwig’in “King of the Mountain” kitabına göre yirmici yüzyılın en başarılı lideri Atatürk’tür diye yanıt verebiliriz.
Ülkemizin zayıf yanlarından birisi kişilerin uzmanı olmadığı alanlarda, bilir bilmez, alanı olsun olmasın, her konuda uzmanmış gibi fikir beyan etmesidir, her konuya karışması, girmesidir. Ancak bugün kendimi tutamadım, konu çocuk olunca, ucu ülkemizin ve dünyamızın siyasetine de dokunsa, bu konu çok işlenmiş olsa da, özellikle İzmir’de ağır bir şekilde gözümüzün önünde yaşanan dramı söz konusu etmeden geçmem artık mümkün değil…
Basmanede sokakta, hijyenden uzak, perperişan yatan binlerce insan, çoluk çocuk, sokakta dilenenler, oluk oluk Yunan adalarına kaçamaya çalışan yine binlercesi, denizde boğulanların dramı derken minik Aylan’cık ölümüyle birden meşhur oldu. Ama çok geç, bu ün ona hiçbir fayda getiremeyecek. Ben çift tabiyetliyim, hem Türk, hem de İngiliz vatandaşıyım ama bugün her iki tabiyetimden de utanıyorum… Onu bırakın insan olmaktan da utanıyorum…
Bu dramı yaratan kimler? Neden durduk yerde önce Irak’ta, sonra Suriye’de bu iç savaş çıktı? (arada tabii Afganistan, Mısır ve Libya da var) Bu ülkelerin ortak paydaları ne? Petrol? Bu savaşlardan sonra büyük rahatlık mı geldi ülkelerine? Saddam’dan veya Kaddafi’den kurtularak, bu kadar kan dökülerek halk keyifli bir yaşama mı ulaştı? Yoksa o ülkelerdeki petrolü ABD, İngiltere, Almanya, Hollanda, Belçika, Fransa, vb gibi Avrupalı ülkeler parselleyerek o ülkeler mi daha refaha kavuştu? Bu savaşlara kim yardım etti? Bizim ülkemiz?
Oyun apaçık oynandı, bu dökülen kanın sebebini görmeyen, bilmeyen yok, gizli değil. Okduk, izledik, bilgilendik. Bir tek bu ülkelerde değil, Afrika’da sürekli aynı ve benzer oyunlar oynanmakta olduğunu gördük. Sudan ve pek çok Afrika ülkesinde de iç savaş, silah satışı, kan, açlık, ölüm bitmek bilmiyor, yalnızca basından okuyup, izlemiyoruz, bu konularda filmler de yapılıyor. Peki, bu kan deryasından kaçıp, hayatlarını kurtarmak isteyen sığınmacılara bu çıkar sağlayan ülkelerden hangisi, ne zaman sevgiyle, şefkatle insani yardım eli uzatıyor?
Ben her gün İngiliz basınını da takip ederim. Sığınmacılar İngiltere’nin sınır kapısını zorlayınca hemen sınırlardaki polis gücü maksimum dereceye artırıldı ki ülkelerine sığınmacı girmesin, sınır iyi korunsun. Sığınmacı istemiyorlar. Ben bu İngiliz gazetelerinde okudum. Yine gazetelerden okuduk ki Almanya girenleri sınır dışı etti ve günlerdir Macaristan sınırında bekletiyorlar. Bırakın, onlar açlıktan, sefillikten, pislikten, hastalıktan ölsünler, ülkelerindeki savaşın getirdiği kan deryasında boğulsunlar, siz akşam publarınızda biralarınızı yudumlarken… Değer mi bu kadar vebal altına girmeye, oynamayın bu kadar mazlum halklarla…
Ben bugün bu dünyada insan olmaktan utanıyorum, ışıklar içinde yat Aylan yavrum ve basına yansımamış, bu kan deryasında boğulmuş diğer tüm masum yavrular...