Kontenjan adayların da açıklanmasıyla CHP’nin İzmir listesi tas tamam oldu. Listeyi çok yönlü olarak masaya yatırmak gerekiyor. Eksiği, fazlasıyla…
Tek kelimeyle söylemek gerekirse İzmir listesindeki en büyük eksik İzmir’in kendisi…
Listede doğru dürüst İzmirli yok!
Seçilme olasılığı olan sıralardan söz ediyorum tabi ki...
Benim için rahatlıkla seçilme ihtimali olan sıralar ilk 6’lardır. HDP ve MHP’nin yükselişte olduğu bu seçimde 7’ler sürpriz 8’ler mucize olur.
İlk altılara baktığımızda İzmir’in vekili diyeceğimiz isim sayısı bir elin parmağını zar zor buluyor.
-Efendim birinin babası öbürünün karısı İzmirliymiş.
-Bir diğeri tatilini her yaz İzmir’de geçirirmiş.
-Falanmış, filanmış…
Geçiniz…
Şöyle ağız dolusuyla ‘İşte bu İzmir’in vekilidir’ diyeceğiniz kişi sayısı 4’ü bulmuyor ilk 12 arasında…
İzmir’den aday gösterilmesini beklesek de Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke’nin İzmir’le uzaktan ve de yakından ilgisi yok.
Kılıçdaroğlu zaten malum… Dersimli Kemal!
Aslen Aydınlı/Burdurlu yani Egeli olmasına mesleğe İzmir’de başlamasına ve 10 yıl bu kentte gazetecilik yapmış olmasına rağmen Mustafa Balbay bile ‘İzmir konusunda’ tekliyorken Zekeriya Temizel’i nasıl İzmirli yapacağız?
İkinci bölgede seçilecek sırada ‘İşte İzmir’in vekili’ diyeceğimiz tek isim Atilla Sertel… Tabi ki onu takip eden ama konjonktür nedeniyle seçilme ihtimali ‘öteki partilerin performansına bağlı’ olan Kamil Okyay Sındır’ı da aynı çerçevede görebiliriz.
*
Birinci bölgeye geçelim… Babasına tabi ki büyük saygımız var. Lakin hem yaşamak hem de siyaset yapmak için İstanbul’u tercih eden Zeynep Altıok’un ‘baba toprağı’ ile aidiyet kurması için zamana ihtiyacı olacaktır.
Birinci Bölgede ‘ağız dolusu’ İzmir’in vekili diyeceğimiz ilk isim Tacettin Bayır…
Doğma büyüme İzmir Karaburun Mordoğan’lı… 30 yıllık parti emektarı…
Önseçim sandığından çıkan Musa Çam ve Ali Yiğit’e tabi ki lafımız olamaz. Ama ‘Biz kaç kişiyiz hareketi ve Cumhuriyet Mitingleri ile büyük sükse yapmış olsa da’ Ergenekon kumpasında tıpkı Balbay gibi 5 yıl yatsa da kontenjan adayı Tuncay Özkan’ın bu kentle kurduğu en güçlü bağ hala İzmirli eşi Duygu Dikmenoğlu’dur. Nasreddin Hoca formülüne göre Tuncay Özkan da İzmirli sayılabilir tabi ki…
‘Romanın memleketi çadırını açtığı yerdir’ sözünden olsa gerek ‘ Roman’ı bile ithal’ bir İzmir listesiyle karşı karşıyayız. Bizim Tenekeli’den aday yokmuş gibi listenin 5.sırasına yazılan roman aday Özcan Purçu Aydın Sökeli…
Görünüşe göre Rumeli kökenlileri Aytun Çıray temsil edecek İzmir listelerinde…
2011’de TBMM’ye gönderdiği 13 vekilden sadece 3’üne yeni dönemde şans veren Kılıçdaroğlu’nun İzmir listesinde bazı temel yanlışlara imza attığı görülüyor.
Kentin balkan Rumeli kökenlilerini temsil edecek isim sayısı az…
Kürt kökenli vekil adayı yok.
HDP’nin barajı geçmesi gerektiği temennisi başta Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP’nin üst düzey isimleri tarafından dile getirilmişken listelerdeki bu tablo ‘HDP’ye yol verme’ olarak yorumlanabilir.
Önseçim sandığından çıkan Mustafa Balbay ve Atilla Sertel’in ardından Tuncay Özkan’ın da ‘üçüncü gazeteci olarak’ İzmir’den aday gösterilmesi hem örgüte hem de kente fazla gelebilir.
Ekonomi politikalarında realist çıkışlarıyla dikkat çeken bir röportajında ‘Ali Babacan ve Mehmet Şimşek’ten övgüyle söz eden’ Selin Sayek Böke’yi anlasam da bana kriz yıllarını hatırlatan ve son 10 yılında organik domates yetiştiren Zekeriya Temizel’in İzmir listelerine ne gibi katkı sağlayacağını doğrusu anlayabilmiş değilim.
İzmir listeleri üzerinden Ergenekon ve de Roman açılımı yapmayı da ihmal etmeyen Kılıçdaroğlu’nun bir taşla çok kuş vurmaya çalıştığı ortada…
İzmir’in ulusalcı yapısını ziyadesiyle tatmin etmesi beklenen bu liste ideolojik açıdan 7 Haziran sandığında iş yapabilir belki... Ama siyaset sadece 7 Haziran öncesindeki 2 aylık zaman diliminde yapılmıyor. İzmirli olmayan, İzmir’de yaşamayan, kariyerini yahut yarınlarını İzmir’de geçirmeyi planlamayan, İzmir’i hissetmeyen isimlerin kentin sosyolojik damarlarıyla kuracağı ilişkiden kendi adıma şüpheliyim.
Uzun lafın kısası seçilecek sıralara yerleştirilenlerin her biri milletvekili olarak çok iyi performans gösterebilir belki. Ama İzmir’i temsil noktasında ciddi eksikleri olacağı kesin…
Kılıçdaroğlu’nun elini erken açarak rakibe koz verdiği de düşünülürse AK Parti ve MHP açısından bu liste şans bile sayılabilir. Daha dengeli ve de daha İzmirli bir liste ile iki partinin de kentte daha fazla heyecan yaratma ihtimali vardır.
Kılıçdaroğlu’nun listeyi hazırlarken başta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu olmak üzere kimseyi dinlemediği hiçbir uyarıyı dikkate almadığı da tabloya bakınca anlaşılıyor.
Diyeceksiniz ki İl Başkanı Bedri Serter’in iki talebinden biri (Aytun Çıray) hayata geçti.
Öyle olsun…
Lakin merkez sağ kökenli Dr. Aytun Çıray’ın Kılıçdaroğlu’nun yanında ayrı bir yeri olduğunu, 2011 seçimleri öncesinde Ödemiş’te düzenlenen tarım mitingi ile anlamıştık.
20 dakikalık miting sanki sırf Çıray’a memleketinde rozet takabilmek için düzenlenmiş gibiydi.
Bu kez bir daha anlama fırsatı bulduk. Kesinlikle Aytun Çıray’ın Kılıçdaroğlu nezdinde ayrı bir kredisi var. Sanıyorum maziye dayanan özel bir yakınlık söz konusu… Bir zamanların Sağlık Bakanı Müsteşarı Çıray ile SSK Genel Müdürü Kılıçdaroğlu arasındaki bir yakınlık olabilir bu...
Son sürecin yükselen değeri Başdanışman Erdal Aksünger ile CHP mutfağının çalışkan işçisi Rahmi Aşkın Türeli’nin liste dışı kalması kimileri için sürpriz oldu.
Asıl sürpriz ise esnaf teşkilatının desteğiyle yeniden yola çıkan Mehmet Ali Susam’ın tercih edilmemesiydi.
Nedenlerini/niçinlerini sorgulayacağız tabi ki…
DEVAM EDECEK…