GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Engin ÖNEN
YAZARLAR
24 Aralık 2020 Perşembe

İktidar da muhalefet de zorda!

Uzun süredir kimliklere sıkışmış siyaset, parti yöneticileri ve profesyonellerin işini de kolaylaştırıyordu belli ölçüde. Liyakat ihmal edilebiliyordu. Politik kadrolarda nitelikten çok hamaset ve kimlikçi özellikler önemsenir hale gelmişti.

Kutuplaştırıcı, ayrıştırıcı ve zaman zaman dozu ayarlanmamış öfkeli sözler nefret diline dönüşüveriyordu. Özellikle Cumhur ittifakı sözcüleri, milliyetçi ve dindar ya da muhafazakar seçmeni tutmak için bu dili ısrarla kullanmaktadır.

***

Ancak seçmenin belli bir kesiminin bundan yorulduğu ve partilerinden epeyce soğuduğunu son dönem araştırmaları göstermektedir.

Kutuplaşmış ortamda zaten seçmen oy tercihini, partisine veya adaylara hayran olduğu için değil, karşıdakinden nefret ettiği ya da ona karşı belli ölçüde endişeler taşıdığı için yapıyordu.

Bülent Arınç’ın birkaç yıl önce seslendirdiği, “Seçmenin yarısı bize oy veriyor ama diğer yarısı bizden nefret ediyor” sözleri bu durumu açıklayıcı nitelikteydi.

***

Geçen gün İzmir Düşünce Topluluğu etkinliğinde söyleşi gerçekleştirdiğimiz KONDA Genel Müdürü Bekir Ağırdır, seçmeninin önemli bölümünde bir kararsızlık hali yaşandığını, Erdoğan ve Bahçeli’nin ayrıştırıcı ve negatif kimliklenmeye dayanan dilinin eskisi kadar işe yaramadığını dile getirdi.

Yani Cumhur İttifakı temsilcilerinin kullandığı sert ve kutuplaştırıcı dil, milliyetçi ve dindar seçmenin gerekli çoğunluğunu evde tutmayı sağlayamıyor artık. Son dönemde yapılan bütün kamuoyu araştırmaları, Cumhur İttifakının çoğunluğun desteğini alamadığını göstermektedir.

Ancak bu sonuçlara bakıp da bu iktidardan kurtuluyoruz hayalleri kurmak da doğru değil. İktidar zorda olsa da muhalefetin işi de kolay değil. Ayrıca unutmayalım ki; Cumhur İttifakı’na göre, Millet İttifakı daha heterojen bir yapıya sahip.

Bunun farkında olan Erdoğan ve Bahçeli, CHP ve İyi Parti seçmenini rahatsız etmek için, sürekli HDP vurgusu yapıyor. Daha doğrusu muhalefetin PKK ile ittifak yaptığı temasına ağırlık veriyor.

Dolaysıyla iktidardan kurtulmaktan daha zor olan şey, yeni ve çoğulcu bir muhalefet kurmaktır. Muhafazakar, milliyetçi, sosyal demokrat, sosyalist ve Kürt seçmeni demokrasi ortak paydasıyla, birlikte yaşayabileceği yeni bir siyaset içinde kendine yer/gelecek bulabilmeli…

Ağırdır’ın da sohbetimizde dikkat çektiği gibi, negatif kimliklenmede yumuşamayı sağlayacak yeni bir dil bulunmalı. Bunun ipuçlarını ve sonuçlarını belli ölçüde, İstanbul seçimlerinin ikinci turunda görmüştük…