İzsu’n mu var, derdin var!
Başlattım savaşı gitti. Bu yoldan dönersem nah şöyle olayım…(nasıl olacak yahu diye merak ettiniz değil mi?).
Çok yaman bir mevzuu ile karşı karşıyasınız, mesele bildiğiniz gibi değil…
Beni bir Orman Yangınları ve bir de su kayıpları çileden çıkarıyor ağanın. Telafi edemeyeceğimiz, yerine koyamayacağımız hazinelerimizin kaybı gibime geliyor… Hem işin başı da sonu da Ulusal Servet (bakın ulusal diyerek cümle CHP’li dostumuza ve belediyelere barış eli uzattım, şahit olun ey karilerim).
Vazgeçemem, görmezden gelemem doğrusu!
Ama tabii bunu anlayan az!
Ortalık yani sokaklar su arızası kaynıyor. Milli Servetimiz boşa akıyor!
Yazıyorum, telefon açıyorum, bildirim yapıyorum olmuyor…
Tivit atıyorum, olanca ekâbirin ismini etiketliyorum, yine yok!
Özel numaralardan yetkililere ulaşıyorum sonuç alamıyorum…
Ha bu arada İZSU tivıtırda beni engellemiş, olsun dönmüyorum!
Söyledim ya bu savaştan geri adım atmıyorum.
E tabii bu kentlilik bilinci…
Neyse efendim, içim yanıyor, sizin de yanıyordur bunu da biliyorum. Ama…
Nedir acaba, nedendir tamiratların gecikmesi, neden haftalarca sürüyor bunu da merak ediyorum.
Büyüyen, sınırları genişleyen Büyükşehrimizde Personel azlığı olabilir, İZSU içinde “gece mesaisi yapalım, ücreti fazla alalım” düşüncesi olabilir düşüncesiyle yetişilemiyor olabilir, bunu da düşünüyorum…
Lakin kaybolan milli servetimiz için hiçbir şey yapılmıyor, buna yanıyorum!
İşte bir örnek, tam bir haftadır arza sürüyor! Sokaklar gölle döndü. Yer Çiğli Ataşehir , 8211/8 sokak Numara 15 önü… Günlerdir yapılmadık ihbar ve şikayet kalmadı…Mahalleli balık yetiştiriciliğine soyundu…
İZSUUUU, İZSUUU !!!