GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ender ALDANMAZ
YAZARLAR
7 Şubat 2021 Pazar

Herkesin takımı!

Pandeminin yaşandığı ve neredeyse her takımın iddialı kadrolar kurduğu –yabancıları oyuncularla doldurduğu- sadece yerli oyuncularla 1. Lig’de ayakta kalmak zor iş…

Yerli ve gelişime açık Türk oyuncu bulmak ise artık kaplanın ağzında… Türk futbolunun köşelerini tutan ve sürekli zarar yazan 4 büyükler bile geleceğe yatırım yapabilecek oyuncu bulmak için deli gibi çalışıyor, zorlanıyor. Euro kurunun etkisi ile -bize yüksek ücretler gibi görünse de değil- en yetenekli oyuncuları artık haraç-mezat yabancı takımlar topluyor. Türk futbolunun geleceği artık altyapı ile yeniden yoğrulmak zorunda…

Geleceğe yatırım yapan İzmir’in gururu Altınordu ise altyapı hazinesiyle ayakta kalmayı, mücadele etmeyi sürdürüyor. Kulübün felsefesi bu kadar net ve açık olmasa birçok Anadolu takımı gibi Altınordu’nun da sonu belki amatör lig olacaktı.

Son Beypiliç Boluspor maçında ise “birçoğunun adını-sanını dahi bilmediğiniz” oyuncularla dolu kırmızı-lacivertli ekibin oyununu ise özellikle ilk yarıda oldukça beğendim. Bolu ekibi ise ikinci yarıda oldukça iyi bir kadro kurdu ve kesin galibiyet hedefiyle İzmir’e geldi. Altınordu’da ise sprinter oyuncusu ve önemli kozu Ahmet İlhan Özek’in yokluğunda sahadaydı. Altınordu özellikle ilk yarıda orta sahası ve defansı ile kompakt bir oyun tarzı sergiledi, baskılı oynadı, rakibine top göstermedi. 2-0 öne geçmesine karşın 3’ü, 4’ü arayan iştahlı bir oyuncu gurubu vardı. İkinci yarıda ise baskı kuran rakibine iyi bir direnç gösterdi ve 3 puanı hanesine yazdırarak ilk 6 iddiasını sürdürdü.

Hüseyin Eroğlu önderliğindeki takımda özellikle Enis Destan ve enfes bir gol atan Burak İnce’ye ayrı bir parantez açmak gerek. İki golün altına imza atan bu oyunculardan forvet Enis 18, orta saha Burak ise 17 yaşında… Burak İnce, dünyaca ünlü bir internet sitesi tarafından şimdiden 17 yaş altında dünyadaki en değerli oyuncu olarak ilan etti. Yeni yeni forma şansı bulan ve bunu da iyi değerlendiren Enis’in ise formunu arttırmaya devam ettirdiği takdirde muhakkak hak ettiği yere varacağına inanıyorum.

İstanbul ve Anadolu takımlarının yüksek kur ve borçlar sebebiyle kabuslar gördüğü bir dönemde Burak’ların, Enis’lerin Altınordu’nun alt yapısından yetiştiğini biliyor olmamız da hem İzmir hem Türkiye için bir övünç kaynağıdır. Futbolda başarı artık altyapıdan yani çakma değil hakiki olarak “yerli ve milli” olandan geçiyor. Oynadıkları oyun ile felsefesi ile yetiştirdikleri örnek oyuncular ile herkesin, halkın takımı Altınordu’nun başarısı Türk futbolunun başarısı olacaktır.