GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Tayfun MARO
YAZARLAR
7 Ekim 2021 Perşembe

Gitmek

İnsanlığın yazgısı; gitmek...

İnsan geldiği gibi gidiyor. Cennetten kovulunca yeryüzüne gitti. Şimdi de uzaya gidiyor.

İnsan, gittiği her yeri kendine benzetiyor, yaşanmaz hale getirince de çekip gidiyor. Netameli bir canlı türü…

Yeryüzünde kurduğu “muasır medeniyet” doğal hayatın canına okuyunca gözünü başka gezegenlere diken insan, evren zararlısı olarak varlığını sürdürmeye kararlı.

Gezegeni terk edemeyenler ise, göç yollarında, gidebildikleri kadar gidecekler…

İnsan nasıl bir evrim geçiriyorsa, evrimleştikçe canlı yaşamına zarar verme potansiyeli de gelişiyor.

Medeni olmak, iyi bir şey mi? İlerlemek, gelişmek ha keza…

Bugün, hayat bize, medeni olmanın iyi bir şey olmadığını, söylüyor.

Gelişmek ve ilerlemek suretiyle insanlığın binlerce yıldır inşa etmekte olduğu medeniyetin yeryüzünde karşılığı yok. Bu yüzden de yıkılacak.

İnsan, durduğu yerde duramayan bir tür. Sonsuzca gitmek ihtiyacı içinde. Bu yüzden de hep Araf’ta… Gözü yolda… Göçüyor, konuyor, bozuyor, yok ediyor, yine yola koyuluyor…

Kendi türünün kuyusunu kazarak medeniyet kuran insanlığın durumu trajiktir. Ve nasıl çatlamışsa ar damarı, bu rezillikten “şanlı tarih” zuhur etmiş.

Hazin ama gerçek, bire bir ilişkilerinde dahi günümüz insanıkarşılıklı çıkarları kadar yakın veya uzak, dost veya düşman…

O insan ki çıkarları bittiğinde kötülüğünün bütün sahiciliğiyle ortaya çıkıyor ve yeni çıkarlarına doğru yola koyuluyor, ardına bakmadan.

Altı üstü insan, işte…