Boyundan büyük...
O müthiş “siyasi” söylem...
Türkiye’nin göbeğine bomba gibi düştüğünde...
Takvimler...
27 Mart 2007’yi gösteriyordu...
O günlerin...
Çok yetenekli “podyum meleği” Aysun Kayacı...
NTV’de katıldığı canlı yayınlanan...
“Haydi Gel Bizimle Ol...” programına davet edilmişti...
Türkiye’nin sorunları ve seçimler tartışılıyordu...
Bebek yüzlü manken Aysun...
O sırada...
20’li yaşlarının ortasındaydı...
Belki de hayatının en ciddi ifadesini takınarak...
Şöyle dedi:
“Ben demokrasiyi de sorguluyorum vergi veriyorum niye vergisini vermeyen, çok özür dilerim herkes üstüme gelecek ama kalıp olarak söylüyorum, dağdaki çobanla benim oyum eşit mesela, niye? Benden tabii ki de 10 kat fazla araştıran insanlar da var... Vergi veriyorum ben, hiç vergisini vermeyen biriyle oyum neden eşit? Vergimin nereye gittiğini nasıl kullanıldığını öğrenme ihtiyacı duyuyorum... Ben sadece bunu sorguluyorum...”
Anında kıyamet koptu...
Türkiye neredeyse ikiye bölündü...
16 yıl önce yaşanan olayda...
Önüne gelen...
Sarışın mankeni “parça-pinçik” etmeye başladı...
Bu laf nasıl bir laftı?
Dağdaki çoban bu ülkenin vatandaşı değil miydi?
Manken ve oyuncu Aysun...
O konuşmayı yaptığına, yapacağına pişman oldu...
Nasıl pişman olmasın?
Mesela...
Cumhurbaşkanı Erdoğan, hiç unutmamıştı o “örnekleme”yi?
Beş yıl önce...
Marmara Üniversitesi’nde o “çoban olayı”nı şöyle hatırlattı:
“Benim oyumla çobanın oyu bir olabilir mi diyen bir zihniyetin olduğu yerde demokrasiden söz edilemez... Hezeyanlar saçan bir zihniyetin olduğu yerde millilikten söz edilemez...”
Bi’süre sonra...
Devreye MHP Lideri Devlet Bahçeli de girdi:
“Bereketli tepelerimizde koyun otlatan bir çobanımızla üniversitede ders veren bir hocamızın, fabrikasının bacasını tüttüren bir iş adamımızın oyu da iradesi de birdir, aynıdır... Eşit, gizli, genel oy ilkesi demokrasinin can damarıdır... Bundan taviz imhaya ve infaza açık onaydır...”
Aradan 16 yıl geçmiş...
Hala o olay konuşma sosyal medyada paylaşılıyor...
Neredeyse...
O paylaşım...
Türkiye’de ikinci nesli büyütmeye başladı...
***
Ama, biz (ağırlıklı olarak çok kimse) Barbi Bebek Aysun kızımıza…
Ve dahi…
O’nun gibi düşünenlere…
Hayatı zindan ettik!
Yıldız olmanın ilk basamağındaki Aysun’a…
Anasından emdiği sütü burnundan getirdik…
Neden öyle yaptık?
TV’deki canlı yayında…
“Benim oyumla dağdaki çobanın oyu bir mi?" dediği için…
Hatalıydı ama…
Sözümona…
24 yaşında…
Pembe dünyada bi’yerlere tutunmaya çalışan o kıza…
“Demokrasi Dersi” vermeye kalktık…
Şimdi…
O günlerin diyetini ödüyoruz; birlikte…
***
Çünkü…
O günlerde…
“Benim oyumla dağdaki çobanın oyu bir mi?" dediği için…
Bi’dayak yemediği kalan Aysun Kayacı…
Artık Türkiye’de yaşamıyor…
Ailesiyle…
İngiltere’yi “tercih” etti…
Ancak…
Aysun Kayacı’ya ağzına geleni söyleyenler…
Vatandaşlık verdiğimiz 200 bin Suriyeli’nin…
Geçtiğimiz 14 Mayıs’ta…
Aslanlar gibi “sizin/benim gibi” sandığa oy attığını unutuyor!
Şimdi…
Sorma zamanı…
Memleketimin “çoban”ını üzdüğü(!) için…
16 yıl önce…
Aysun’a “demokrasi dersi” vermenin huzuruyla bugünleri görenler…
200 bin Suriyeli’nin verdiği oyu…
Hiç mi merak etmiyor?
Oturduğunuz apartmana…
Siz farkında olmadan “sanal biçimde” yerleşen…
Hayatta karşı karşıya bile gelmediğiniz Suriyeliler…
Kalbinizi sıkıştırmıyor mu?
***
Aysun’cuk…
16 yıl önce bi’şeyi gözden kaçırdı…
Türk milleti…
Atatürk’ün dediği gibi “zeki”dir!
Hayatının hatasını yapıp…
“Benim oyumla dağdaki çobanın oyu bir mi?" diyen Aysun…
Çobanlığın ne denli “kıymetli” olduğunu bilmiyordu…
Otur, o çaban kardeşle köy kahvesine…
Siyaset konuşmaya başla…
Bak, 15 dakika sonra nasıl “mat” olduğunu fark edeceksin!
***
Bitiriyoruz…
Türkiye’nin son yıllarda nasıl değişim yaşadığını…
Sevindiren bir örnekle…
“Cumhuriyet tarihimizde ilk kez üç şehir kadın milletvekili çıkardı… Giresun’u Elvan Işık Gezmiş… Nevşehir’i Filiz Kılıç, Osmaniye’yi ise Derya Yanık ve Aysu Kaya Gedik, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde temsil edecek…”
Şu işe bakar mısınız?
100 yıl sonra…
Bu habere mi sevinelim?
Yoksa?
Fi tarihinde…
Aysun Kayacı’nın söylediklerini hala tartıştığımız için üzülelim mi?
Nokta…
Hamiş 1: Adam ekmek kuyruğundan çıkmış ekonomiyi savunuyor… Aysun Kayacı çok haklıydı hem de çok… / Sosyal Medya’dan taze örnek…
Hamiş 2: Aysun Kayacı, mankenliğe 15 yaşında fuarlarda stant görevlisi olarak başladı…Uzun süre mankenlik yaptı ardından oyunculuğa başladı… “Yılın En İyi Mankeni” ödülünün sahibi… TV dizilerinde ve reklam filmlerinde oynadı… Yeditepe Üniversitesi Tarih Bölümü’nden mezun…
2012'de bankacı Efe Kapancı ile evlendi… Maya adında bir kızları bulunan çift, medyadan uzak bir şekilde Londra'da yaşamını sürdürüyor…
Sonsöz: “Belediyelerin diploma dağıtır gibi tapu dağıttığı, gecekondu dikenle, kaçak elektrik kullananla, ki Türkiye'de yüz binleri buluyor; düzgün bir şekilde vergisini veren insanın oyunun eşit olmasını sorguluyorum… Kaçak kullanıyorlar ve affediliyorlar… / Aysun Kayacı – Oyuncu…”