GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Muhittin AKBEL
YAZARLAR
25 Ekim 2018 Perşembe

Centilmenlikte de yarışıyorlar!

Merhum Erdal İnönü'ye, sosyal demokrat arkadaşlarıyla gittiği lokantada garson sorar:

"Efendim, ne yersiniz?"

Türk siyasetinin bu güzel ve özel insanı cevabı yapıştırır:

"Biz sosyal demokratlar birbirimizi yeriz evladım."

Bu sözü neden hatırlatma gereğini duyduğuma gelince...

CHP'liler, yerel olsun, genel olsun, her seçimde birbirleriyle uğraştıkları kadar rakip partilerle uğraşmazlar.

Aday adaylık döneminde bile birbirlerini kötülemeler...

Eğer elinde koz olarak kullanabileceği, rakibinin bir açığı varsa, fısıltı gazetelerine malzemeyi sinsice aktarmakta hiç tereddüt etmez..

Aday gösterilmeyince küsmeler...

Hatta başka partiye gidip, yıllarca rozetini taktığı CHP'ye seçim kaybettirmeler...

Daha neler neler!

Bunların hepsi, CHP'de defalarca yaşanmış öykülerdir.

Bu çirkin durumdan Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nın çok rahatsız olduğunu biliyoruz pekala.

Her fırsatta tembih eder:

 "Aman arkadaşlar, birbirinizle kavga etmeyin, birbirinizi kötülemeyin. Partimizi anlatın, projelerinizi,  yapmak istediğiniz güzellikleri anlatın."

***

Peki CHP'de bu hastalık bitti mi?

Bitmiş olamaz.

Mümkün değil.

Ama  iyi örnekler de yok değil.

Örneğin, Güzelbahçe Belediye Başkan aday adayı Uğur Yelekli...

2014 seçimlerinde olduğu gibi, yine eline çiçeğini alıp, aday adaylarının kapısını çalıyor, başarılar diliyor.

Özetle şu mesajı veriyor:

"Eğer aday gösterilirsem, desteğini beklerim. Sen aday gösterilirsen, ya da başka bir partili arkadaş olursa, terimin son damlasına kadar yanınızda olacağım. Sahada sizle birlikte çalışacağım."

Bu işbirliği ve dayanışmanın örneklerini daha çok görmek istiyor CHP'li seçmenler.

***

Elimde bir fotoğraf var.

CHP'li iki aday adayının fotoğrafı...

Kendim çektim.

Üstelik, ikisi de Karabağlar'dan aday adayı, iyi mi!

İkisi de iddialı.

Biri Konak'ta, diğeri Karabağlar'da yıllarca CHP İlçe Başkanlığı yaptı.

Meclis üyeliği görevlerinde bulundular.

İl yönetimlerinde yer aldılar.

Karabağlar'ın henüz ilçe olmadığı yıllarda...

Konak CHP'de omuz omuza çalıştılar, kader birliği yaptılar.

***

Şimdi tatlı bir rekabet içerisindeler.

Birbirlerini yemiyorlar, tam aksine...

Omuz omuza mücadele ediyorlar.

Kim bunlar?

Mehmet Şakir Başak ve Polat Manduz!

Karabağlar seçmeni bir vatandaş olarak, bu ikilinin başbaşa verip Karabağlar sohbeti yapmalarını takdirle karşıladım.

İnönü Caddesi'nde bir kafede oturmuşlar, ilçenin sorunlarını, çözümlerini konuşuyorlar.

"Yolumu kesme, adaylıktan çekil" şeklinde muhabbet kesinlikle söz konusu değil.

Buluştukları ortak nokta şu:

"Kavga, rekabet, kötüleme yok; destek var."

***

Önce Polat Manduz'u dinleyelim:

"Bizim işimiz CHP, gücümüz CHP.

 Partimizin güçlenmesi, Karabağlar'da, İzmir Büyükşehir'de ve tüm ilçelerde iktidar olması, öncelikli hedefimiz.

En büyük arzumuz da CHP'yi ülkemizde iktidara taşımak.

Karabağlar halkına hizmet etmenin onurunu yaşamak istiyoruz.

Ortak misyonumuz budur.

Şimdi Karabağlar'da rakip olduk.

Bizimki tatlı bir rekabet.

Eğer ben aday gösterilir de başkan olursam, Şakir arkadaşımın Karabağlar için yapmak istediği projeleri, kendi ürettiğim projelerin arasına koyup hayata geçirmek için çalışacağım.

Yok, ben değil de Şakir aday gösterilecek olursa, gece gündüz onun seçilmesi için çalışacağım."

***

Konak İlçe Başkanlığı'ndan sonra İzmir Milletvekili Tuncay Özkan'ın danışmanı sıfatıyla partide görev yapan Mehmet Şakir Başak da Polat Manduz gibi düşündüğünü ifade ediyor:

"Adaylar henüz açıklanmadığı halde uzun zamandır Karabağlar için çalışıyoruz.

İlçemizin çok büyük sorunları var. Çözüm anahtarı bizde.

AKP'nin, kendi bayrağını dalgalandırmak için Konak'tan kopardığı Karabağlar'da CHP bayrağı dalgalanmaya devam edecek.

Başkan ben olurum, Polat arkadaşım olur, ya da başka birisi oturur o koltuğa.

Hiç fark etmez.

Karabağlar'ı CHP'den alamayacaklar."

***

Karabağlılar! İlçenin sokaklarında dolaşırken karşınıza Mehmet Şakir Başak ile Polat Manduz, birlikte çıkabilir.

Hiç şaşırmayın olur mu?