GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
20 Nisan 2020 Pazartesi

Bu memleket ne valiler gördü!

Zonguldak’ta 567 kişide Korona pozitif çıktı...

Ancak bunların 137’si sağlık çalışanıydı!

Kentin Valisi Erdoğan Bektaş, bu tabloya çok sinirlendi; dudağının ucuna geleni esirgemedi:

“Sağlıkçılarımız hastalarla diyalogda kendilerini korudular ama birbirleriyle diyalogda korumadılar... Onları misafirhanede ağırladık, ücret almadık... Yemek parası istemedik... Servis sağlamaya çalıştık... Bu bizim faturamızı ağırlaştıran bir olaydır...”

**

Devlet Baba’yı Zonguldak’ta temsil eden bir vali, Türkiye’nin her gece alkış yağmuruna tuttuğu o insanlar için, “Sağlıkçılar bize yük oluyor!” demeye getiriyorsa...

Bu işin çivisi çıkmış demektir...

**

Aslında pek şaşırmamak gerek!

Acaba, “Valiler artık Devlet Baba’nın değil, siyasi erkin valisi oldu!” diyenler haklı mı?

Yakın geçmişten ilginç örnekler, “İlle de liyakat!” düsturunu ısrarla savunanları hatırlatır cinsten...

**

Mesela...

Yıllar önce Trabzon’da cinayete kurban giden Rahip Santoro’yu anmak için İtalya’dan Kardinal Rvini gelmişti... Dönemin Valisi Demirtaş, konuk Kardinal’e üzgün bir ses tonuyla, “Sizin kadar biz de üzüldük ne yapalım? Akacak kan damarda durmazmış!” dedi...

**

Mesela...

Mustafa Yaman, yıllar önce Tunceli Valisi’ydi...

Seçim öncesi kentte o günün parasıyla 5 milyon TL’lik beyaz eşya dağıttı... Yargıtay’dan 7 ay 15 gün hapis cezası geldi; o ceza ertelendi...

**

Mesela...

11 yıl önceydi...

Ordu Valisi Ali Kaban’nın isteği ve müftülüğün onayı ile...

Cami tuvaletlerindeki pisuvarlar, “hijyen” ve “dinen” uygun olmadığı gerekçesiyle kaldırıldı...

**

Mesela...

Afyon’da cephanelik havaya uçmuş, 25 asker şehit olmuştu...

Vali İrfan Balkanoğlu, ertesi gün kente gelen dönemin Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’e, halı ve satranç takımı hediye etti... Türkiye o acıyla ayağa kalktı... Vali Balkanoğlu, “Acımız tarifsiz ancak hayat devam ediyor!” sözleriyle kendini savundu...

**

Mesela...

Sekiz yıl önceydi...

Adana Valisi Hüseyin Avni Coş...

10 Kasım törenleri sırasında iktidarı protesto eden vatandaşa...

İddialara göre “gavat” dedi... Tepkiler çığ gibi gelince, Vali Coş, “Gavat değil, kavas dedim” diye sözlerini inkar etti...

**

Ne yazık ki...

“Pot kırma” alışkanlığı olan valiler saymakla bitmez...

Biz yine...

Son olayın kahramanı Zonguldak Valisi Erdoğan Bektaş’ın...

Karadeniz’den önceki Valilik durağı Manisa örneğini hatırlatalım...

Beş yıl önce, yer Manísa...

Vali Bektaş, 301 işçinin öldüğü Türkiye’nin en büyük maden faciasından sonra...

Soma’daki ocaklarda SMS’le işten çıkarılan madencilerin tazminatlarıyla ilgili soruyu Twitter hesabından şöyle cevaplandırmıştı:

“Bize yeni iş, istihdam, santral ne gerek? Biz bir yerden tazminat bulup, yiyip yatalım!”

**

Güzel İzmir’de, 111 yıldır kıymetli valiler görev yapıyor...

Yakın tarihe kadar...

İzmir’den sonraki durakları hep İstanbul Valiliği olurdu...

O gelenek artık tarihe karıştı...

İzmir’in her valisi bu kenti sevdi...

Hiç ofsayta düşmeden...

Kenti dirayetle yönetmek için çırpındılar...

Bakın mesela...

Bir vali için her hangi bir kentte...

Sekiz-on yıl kesintisiz görev yapmak çoğu kez hayaldir ama...

İzmir için olağandır...

**

Mesela...

Atatürk’e suikast eylemini herkesten önce öğrenen ve engelleyen...

Kazım Dirik, 9 yıl İzmir’de görev yaptı...

Namık Kemal Şentürk ve Kutlu Aktaş...

Aralıksız sekiz yıla yakın bu kent için çırpındılar...

An itibarıyla...

Şentürk 97, Aktaş 79 yaşında...

Bir de aralıksız altı yıl İzmir’de görev yapan Mustafa Cahit Kıraç var...

Ne mutlu onlara...

**

Valiler, aslında...

Merkezi kamu hizmeti üretiminin...

Şehirler düzeyindeki acenteleridir...

Bizdeki gelişme ilginç ve düşündürücüdür...

Bir vali, siyasi iktidara çok yakın durursa...

Muhalefet hemen, “Kendine gel... Sen hükümetin değil, devletin valisisin” der...

Tersi, daha trajiktir!

Muhalefet bir valiyi çok eleştirirse...

İktidar da ayağa kalkar ve şunu der:

“Yavaş ol, o devletin valisi!”

Farkında mısınız?

Çizgiyi aşan valinin / valilerin dikkatini çekme görevi...

Şu sıralarda...

Ne iktidara kaldı ne de muhalefete...

Vatandaş gereken tepkiyi anında veriyor...

En azından gönüller biraz rahatlıyor...

Çizmeyi aşan da...

“N’olur beni affedin!” demek zorunda kalıyor...

Nokta...

Sonsöz: “Valiler, Devlet’in ciddi yüzüdür... Gülmezler, hatta gülümsemezler bile... Devlet’in ağırbaşlılığı yüzlerine yansır... Mülkiye’de önce bunu öğretirler... / Kutlu Aktaş - İzmir ve İstanbul eski Valisi, İçişleri eski Bakanı...”