GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
17 Ocak 2019 Perşembe

‘Biz bitti demeden bitmez!’

Şimdi başlığı okuyan diyecek ki…

“Ne alaka?”

Şu alaka…

O cümle, bendenize değil Fatih Terim’e ait…

İki yıl önce Milli Takım Çek Cumhuriyeti’ni mağlup etmişti…

Ulusça sevindik…

Fatih Hoca da, yabancı gazetecilere şöyle seslendi:

“So nothing ever end... Until we say so…"

Salonda gülüşmeler oldu ama fark etmez!

Terim, aslında şunu demek istemişti:

“Biz bitti demeden bitmez!”

Yani…

1 Ekim’de “Aday değilim, seçimde yokum arkadaş!” diyen…

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu…

Dün Ankara’da “oyun” bozdu…

Fatih Terim’in kulaklarını çınlatıp, tarihi repliğini aldı…

Mis gibi siyasete uyarladı ve…

“Biz bitti demeden bitmez!” deyiverdi…

***

Atalarımız güzel söylemiş:

“Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan bellidir…”

Yani…

“Bir işin sonunun nasıl geleceği şimdiki gidişinden belli olur…”

CHP’nin İzmir gidişatı, aylardır…

Mehter Marşı’ndan farksızdı…

“İki ileri bir geri…” ile olmuyordu işte…

Aziz Bey, tam üç buçuk aydır İzmir’le vedalaşıyordu…

O bunları yaparken…

“Gizlenen / gizlenmeyen…”

“Açık / kapalı…”

Bu şehirden iki düzine “büyükşehir aday adayı” çıktı…

Dolaştılar…

Vatandaşla kucaklaştılar…

Dere-tepe dolaştılar…

Ankara’yı “Otel Başkenti” yaptılar…

Ceketle gittikleri CHP Genel Merkezi’nde…

“Palto” ile dolaşmaya başladılar…

Altıok’lu Parti’nin çatısı…

O uzuuuuun zaman diliminde…

Açık uçlu, kapalı uçlu, tefefonla, whatsaap’la, bizzat anketörle…

Onlarca kamuoyu araştırması yaptı…

Sonuç; “sıfıra sıfır elde var sıfır”

O zaman baktı Aziz Bey…

CHP’nin mutfağı “tam takır kuru bakır”

Önce, kendisini davet eden Kılıçdaroğlu ile buluştu…

Ardından…

Patlattı yazılı açıklamayı:

İzmir'de ortaya çıkan bu tablonun, adaylığımla ilgili tarihi bir sorumluluk yüklediğini ve bundan kaçmayacağımı Sayın Genel Başkanımızla paylaştım…”

“Amanın ne oluyor?” demeye kalmadan…

CHP’nin MYK’sı…

Masaya gelen muhtemel “son iki isim”e baktı, baktı, baktı…

Çaresiz…

“İzmir’in başkanı gelecek haftaya…” deyiverdi…

Bir gerçeği pas geçmeyelim…

Bu “atraksiyon”

Gelecek hafta MYK’dan mutlaka Kocaoğlu çıkar anlamına gelmiyor…

Yine dün sabah “engelli yarışı” için piste çıkan…

Üç arkadaşın…

Hatta belki de sürpriz “bir kadın aday”ın…

Hala şansı var kanımca…

Ancak…

Çarşı karıştı bi’kere…

***

Bana kalırsa…

Ki kalmaz ama yine de söyleyeyim:

Aziz Bey’in, “Yokum…” dediği andan itibaren…

100 gün geçti…

Her kafadan bi’ses çıktı; iş biraz sulandı…

Yine Aziz Bey’in hatırlattığı gibi…

AK Parti İzmir için eski Bakan Zeybekci’ye görev verdi…

CHP, Zeybekci’nin gelişinden bile etkilenmedi…

İzmir CHP’nin kalesi ya?

Garanti, filan ya?

Salladı, resmen…

İzmir’in MYK’ya gelişi sürekli ertelendi…

Ha’bire anket yapıldı…

Üfürükten tayyare olanları bi’kenara bırakın…

Harbi kamuoyu araştırmalarının neredeyse tamamında…

“Ha’di bana eyvallah…” diyen Aziz Bey’in adı…

Hala ilk üç arasında yer aldığı iddia ediliyordu…

Bu işi biraz daha “arap saçı”na çevirdi…

CHP İzmir İl Başkanı tedirgin oldu…

“N’olcak şimdi?”diyenlerin sayısı çoğaldı…

Sonunda…

“CHP’de siyaset mutfağı yok!” dediği için…

Ayıplanan(!) Aziz Bey, Ankara’ya davet edildi…

O da liderine “zarif” bi’şekilde…

Nihat Zeybekci’nin iki aydır İzmir’i harmanladığını hatırlattı:

“Devletin tüm olanaklarıyla seçime hazırlanan iktidar partisinin bakanlık yapmış İzmir adayını 27 Kasım'da açıklayıp çoktan yola koyulması ve bu tabloyla İzmir'de güç kaybı yaşayabileceğimiz gerçeği, beni ve partimize gönül vermiş milyonları endişeye düşürmektedir…”  deyiverdi…

Sonuçta hesapları da değiştirdi…

Bi’takım “ayak” oyunlarını da…

Sonrası malum…

***

Madem çarşı karıştı…

Bi’tavla atarak ferahlayalım(!)

Bilir misiniz?

Tavla, 1400 yıl önce icat edilmiş…

Zaman kavramından alınan ilhamla tasarlanmış...

İddialı tavlacılar iyi bilir…

“Tavla” ile “Hayat”, neredeyse aynı felsefede buluşur…

O da şudur:

“Doğru zamanda doğru hamle başarıya götürür…” 

Çünkü…

Tavla oyununda…

Kim daha çok düşünüyor, kim daha iyi biliyor, kim daha ileriyi görüyor ise o kazanır… Ama biraz da şanstır… İşte hayat budur… 

Naçizane hatırlatayım istedim…

Aziz Bey için fevkaladenin fevkinde tavla oynadığı söylenir…

Ezelden beri!

Nokta!

Sonsöz: Ne diyordu Mirkelam o meşhur şarkısında: “Bu oyun hep çileli, bana zarlar hileli… Kaderimin bitmek bilmeyen oyunu mu bu?”