GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
7 Şubat 2013 Perşembe

Bir tadımlık anketin düşündürdüğü…

CHP Genel Merkezi’nin yerel seçimde adayların ‘anket ve temayül’ yöntemiyle belirleneceğini açıkladıktan sonra yapılan ilk anketin İzmir sonuçları üzerine başlayan tartışma hepimizin malumu…
Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın’ın iki ay önce ‘ucundan azıcık’ gösterdiği İl Başkanı Ali Engin’in biraz daha detaya indiği ama hala bütünüyle muamma olan o anketin yankıları üzerine kalem oynatmaya devam.
Ne demişti İl Başkanı Ali Engin?
Bergama’da çok iyiyiz. Buca’da da öyle… Konak ve Çiğli’de de iyiyiz ama Karşıyaka kadar değil. En güçlü olduğumuz ilçe Karşıyaka… Bayraklı ve Karabağlar’da gerideyiz ama AKP’nin gerisinde değil. Ve Karşıyaka özelinde de geçerli olan ‘başkanlar partinin gerisinde’ ifadesi Kocaoğlu dışında tüm başkanlar için geçerli…
Bazı gazetelerde ‘başkanlar partinin gerisinde’ şeklinde haberleştirilen bu sözler özellikle bazı belediye başkanlarını ayağa kaldırdı. Neymiş efendim, koca koca başkanlar partinin nasıl gerisinde olurmuş… Etraflarında kümelenen yağdanlıkların, kraldan fazla kralcının gazıyla ya da her birinin içine bir Muhteşem Süleyman kaçtığından olsa gerek…
İsyan ettiler, gizli gizli…
Biz nasıl CHP’nin gerisinde olabiliriz.
Bırakın gerisinde olmayı CHP’ye oy bile getiriyoruz.
Bence böyle homurdananları ‘bağımsız’ aday olmaya yüreklendireceksin.
Hadi bakalım, bağımsız aday ol da görelim parti mi senin önünde sen mi partinin…  
Bazılarına katılabilirim.
Anketlerde en önemli husus örneklem dağılımının sağlıklı alınmasıdır.
Bazı ilçelerde sağlıksız örneklemler üzerinden sağlıksız sonuçların çıktığı doğru…
*
Gelelim asıl konumuza…
Aynı yazının sonunda Karşıyaka anketinin küçük bir bölümünü paylaşmış ve önce sizler yorumlayın istemiştim. Ki o bölümde ne gördüğünüz benim için önemliydi. Ne yazık ki yorumlar beklediğim gibiydi. Herkes görmek istediğini görmüş yani kendi desteklediği, gönlündeki adaya yormuştu o anketi.
Aslında o anketin bir tadımlık bölümü bile bize çok şey anlatıyordu.
CHP Genel Merkezi’nin siparişiyle A&G şirketi Ekim 2012’de yaptırdı o anketi.
Toplam 2 bin 200 küsur kişiyle yüz yüze görüşüldü.
Doğruydu, yanlıştı. Örneklemi yerindeydi, değildi. Bunlar tartışılabilir. Lakin o anket bile bize çok şey anlatıyordu.
 
Bazıları o ankette sadece Cevat Durak’ı gördü. AKP seçmeninden bile yüzde 2 dolaylarında oy alan Durak’ı…
Bazıları Karşıyaka adayı olması beklenen Ali Engin’in CHP seçmeninden çok MHP seçmeninin gözdesi olduğunu…
Bazıları BDP’li seçmenin ağız birliği yapmışçasına ‘Sırrı Sakık’ ismini zikrettiğini…
Bazıları DSP’li Eski Başkan Şebnem Tabak’ın AK Parti’ye oy veren seçmenin gönlünde en az Kerem Ali Sürekli kadar yer tuttuğunu…
Bazıları Eski Başkan Cemil Şeboy’un hatta Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan’ın bile az da olsa Karşıyakalı seçmenin gönlünde yer tuttuğunu…

Belki de bunların hepsi doğru…
Lakin asıl görülmesi gereken bence bunların hiçbiri değil.
Peki, ne mi?
Sizce Karşıyaka belediye başkan adayı kim olmalı sorusuna Ekim 2012’de yani yerel seçime 1,5 yıl kala CHP’ye oy verenlerin yüzde 87,5’inin AK Parti’ye oy verenlerin yüzde 89’unun MHP seçmeninin yüzde 93’ünün ‘fikrim yok’ yanıtı vermesi…
Ve de ikinci önemli nokta…
AK Parti adayı kim olursa olsun oy veririm diyenlerin yüzde 1,8 ve de aynı şekilde ‘isim önemli değil partinin adayı diyen’ CHP’lilerin sadece yüzde 1’de kalması.
Kılıçdaroğlu’nun önündeki anketten bu iki sonucu çıkardım. Halk henüz psikolojik olarak yerel seçim sathına girmiş değil ve de partinin adayından çok adayın kim olduğu bu kez çok ama çok önemli…
90 bin oy farkının olduğu Karşıyaka’da bile CHP bu iki mesajı dikkatli okumalı… ‘Nasılsa Karşıyaka… Odun da koysak seçilir’ anlayışı sanıyorum bu dönem için geçerli değil. 
Sadece Karşıyaka'da mı... Bence her yerde geçerli bu durum.

İsterseniz anketin Karşıyaka bölümü bir de bu pencereden bakın...