GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Kemal ANADOL
YAZARLAR
19 Mayıs 2021 Çarşamba

Bir kutsal yürüyüşün ilk adımı: 19 Mayıs

19 Mayıs 1919 tarihi, dağılan ve yok olan bir imparatorluğun külleri içinden çağdaş bir Cumhuriyetin doğuşunu müjdeleyen önemli bir anlam taşımaktadır.

19 Mayıs 1919, Samsun’dan başlayan, Amasya, Erzurum, Sivas, Ankara güzergâhında devam eden, Sakarya, Dumlupınar ve İzmir’de son bulan kutsal yürüyüşün ilk adımı ve başlangıcıdır…

***

Bu kutsal ve görkemli yürüyüş hiç de kolay olmamıştır. Tuzaklar, ihanetler, akla gelmeyen engellerle doludur. Sadece isyanlarla ve emperyalizmin emrindeki Sultan Vahdettinler, Damat Feritler, Anzavurlar, İskilipli Atıflar, İngiliz muhipleri, Amerikan mandacılarıyla değil; yokluklarla, olanaksızlıklarla baş edilerek gerçekleşmiştir. “Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim” diyen Mustafa Kemal ve bir avuç arkadaşının özgürlük ve bağımsızlığa olan inancıyla amaçlanan hedefe ulaşmıştır.

19 Mayıs 1919’da başlayan bu yürüyüş Ankara’da mola vermiş, burada ulusun iradesi TBMM’nde vücut bulmuştur. Önce Meclis, sonra da bu meclisin kurduğu ordu, ulusal bağımsızlığı gerçekleştirerek yeni bir devletin oluşmasını sağlamıştır. Tarihte önce Meclisini sonra da ordusunu kuran bir bağımsızlık hareketine rastlanır mı bilmiyorum. Büyük zaferden hemen sonra Başkomutan Mareşal Mustafa Kemal’in verdiği emir de bunu kanıtlamaktadır:

TBMM Orduları! İlk hedefiniz Ak denizdir. İleri!

Bir yıkıntının küllerinden doğan Türkiye Cumhuriyeti ve onun önderi Mustafa Kemal Atatürk, çağdaş, lâik ve demokratik ilkeler üzerinde aydınlanma devrimini gerçekleştirmiştir.

Bugün bir gerçeği vurgulamak zorundayız. Karşı devrim hareketi doğrudan aydınlanmayı, çağdaşlaşmayı ve özellikle lâikliği hedef almıştır. “Keşke Yunan galip gelseydi” diyebilen ve “Mustafa Kemal’e en ufak muhabbeti olan cenazeme gelmesin” vasiyetinde bulunan kerameti kendinden menkul bir tarihçinin (!) deli saçması savları televizyon ekranlarında tekrarlanıyor. “Yunan Ordusuna direnmek günahtır. Mustafa Kemal ve arkadaşlarını öldürmek sevaptır” diyen bildirileri Yunan uçaklarından Anadolu’nun köylerine kasabalarına attıran vatan hainleri kutsanıyor!

***

Ama karamsarlığa yer yok! Umutsuzluğun umuda dönüşeceği günler yakındır. Gençler unutmayın! Gecenin en karanlık anı, şafak sökümüne en yakın dakikalardır!

Büyük Atatürk’ün güvendiği ve emanet ettiği gençliğin, her tür olumsuz koşula karşın ülkemizi onun gösterdiği çağdaş uygarlık düzeyine ulaştıracağı inancıyla bu büyük Bayramı kutluyoruz…