Başkan Aziz Kocaoğlu dün CNN Türk’te ağzındaki baklayı çıkardı.
Ama bir kelime eksik bırakarak.
“Siyaseti bırakıyorum” cümlesinde eksik vardı.
Söylediği cümlenin doğrusu...
“İzmir’de siyaseti bırakıyorum” olmalıydı.
Onu da anlayanlar anladı.
***
Aslında her şey 1 Ekim’de başladı.
Psikolojide bildik bir kuraldır.
Algıda seçicilik ile...
Duymak ve görmek istediklerimiz dikkatimizi çeker.
Detayları, satır aralarını atlayabiliriz.
Nitekim Başkan Kocaoğlu’nun merakla beklenen 1 Ekim açıklamasında da böyle oldu.
Herkes, “Tamam mı, Devam mı” ikilemine odaklandı.
Oysa Aziz Başkan o gün “2019 yerel seçimlerinde aday değilim”...
Netliğinde bir cümle kurarken...
CHP Genel Merkez ve İzmir’de halaya duranlar...
Ve siyaset okuyucuları...
Başkan Kocaoğlu’nun vakur ve kararlı tonlamasını...
“Emanetçi gözüyle bakıldım” derken içindeki isyanı...
“Değişik bir profil çizdim” derken vurguladığı farklılığını...
“Oysa beni hiç tanımamışlardı” derken koyduğu noktayı...
Fark etmediler.
***
Aday mı, değil mi telaşına kapılanlar...
Satır aralarını atlayanlar...
Bir haftadır Aziz Başkan’a atıp tutanlar...
“Kral öldü, yaşasın yeni kralcılar”...
Fena halde yanıldılar.
Çünkü duymak istediklerini duydular.
Küçük yeme atladılar.
1 Ekim’de Aziz Kocaoğlu “Aslında ne dedi” duymadılar.
Başkan’ın “Eğer güven tesis ederseniz başarılamayacak iş, yürünemeyecek yol yoktur”...
Hedefini görmediler.
“Değişim” çağrısını yenilerken...
“Israrcıyım” ...
“Tehdit değil, fırsattır” ...
“Önce devlet, sonra parti” derken...
Aslında ne söylediğini duymadılar.
***
Anlaşılan o ki, Aziz Başkan da anlaşılmadığına iyice kanaat getirince...
8 Ekim açıklamasını yaptı.
CNN Türk’te Ahmet Hakan’ın programında...
Artık ne yapmayacağını anlatırken...
“Siyaseti bırakıyorum, partiyi bırakmıyorum” dedi.
CHP Genel Merkez’de mutfağı işaret etti.
Acı ama doğru sözlerle durum analizi yaptı.
“CHP benim partim ama halka anlatacak bir planı yok”...
“Partinin politika üreteceği bir mutfağı yok”...
Atadan CHP’li Aziz Kocaoğlu, İzmir’de siyaseti bırakıp...
Ankara’da mutfağa girmek...
Tüm birikimini ortaya koyarak, politika üretmek istediğini açıkça söyledi.
Tabii anlayanlara...
***
Aziz Kocaoğlu deyim yerindeyse...
Korku duvarını aşmış bir insan.
Tok ve tecrübeli bir isim.
2019 Mart’ında aday olmama kararını açıklarken...
Seçilecek İzmir Büyükşehir Başkan adayı kriterlerini sıralarken...
“Liyakat, samimiyet, adalet, birikim, çalışkanlık, evrensel ahlak ve İzmirlinin malını gözü gibi korumak” demiş...
Ve eklemişti.
“Aksi tavırdakilerle gücümün sonuna kadar mücadele edeceğim.”
Başkan Kocaoğlu, İzmir’i emin ellere teslim etmek için...
CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayına gönül rahatlığıyla “Kefil olabilmek için” ...
15 yıllık saha deneyimi ve kamuoyu desteğiyle “Harç olmak için” hazır.
***
Ama Kocaoğlu’na göre mesele artık...
Sadece İzmir’de iktidar olmaktan ibaret değil.
Başkan Kocaoğlu, “15 senedir çırpınıyorsunuz, örnek çalışmalar yapıyorsunuz. Bunu genelde Türkiye için yapamadığınız zaman İzmir’de yaptığınız iş İzmir’de kalıyor” derken...
Çok önemli, iddialı ve oldukça açık sözlü açıklamalar yaptı.
CHP’nin Türkiye’ye umut olamadığını söyledi.
“CHP’nin hak ettiği yere taşınması gerekiyor.
İktidar olmanız lazım. Ekonomik ve siyasi ödünler vererek çıkmaza gidiyoruz.
CHP’nin üzerinde durması gereken model değişikliği, ortaya bir şey koymak lazım.
Eleştirmek dünyanın en kolay işi” dedi.
***
Başkan Aziz Kocaoğlu’nun bu saatten sonra...
Ankara’da CHP mutfağında olmak istediği çok açık.
İzmir’de siyaseti bırakırken...
Kolları sıvayıp mutfakta politika üretmek istediği çok net.
Aziz Başkan İzmir’den gördüğü Türkiye için...
Olurlar ve olmazları planlamak istiyor.
İzmir Modeli’nden hareketle...
Türkiye Modeli hazırlamak istiyor.
Akıntıya karşı kürek çekip durmaktan bıkmayan CHP’nin...
Topluma umut olmasını istiyor.
***
Peki Aziz Kocaoğlu mutfakta çalışabilir mi, verimli olur mu?
Baştan söyleyelim...
CHP’lilerin genel hastalığı Aziz Başkan’da yoktur.
Çok çalışkandır, çalışmaktan ve yük taşımaktan yüksünmez.
Başkan Kocaoğlu’nu kaplumbağa ve tavşan yarışındaki...
Kararlı kaplumbağaya benzetebiliriz...
Kolay vazgeçmez, ipi ne zaman göğüsleyeceği de belli olmaz.
Tabii bir de mutfakta arkadaşlarıyla uyumlu çalışabilir mi?
Uslu ama beceriksizleri mi, akıllı ve yeteneklileri mi tercih eder?
Başaşçı olmak ister mi?
Şalgam doğrarken elini keser mi?
Onu da mutfağa girmeyi başarırsa göreceğiz...
***
Başkan Aziz Kocaoğlu İzmir’de siyaseti noktalarken...
“Hattı müdafa yoktur, sathı müdafaa vardır” anlayışına geçerek...
15 yıllık İzmir hattında gösterdiği müdafayı,
CHP ile birlikte Türkiye sathına yayma hedefi taşıyor.
Mutfağa girip...
Yeni Türkiye’ye yeni CHP’yi hazırlamak istiyor.
1 Ekim açıklamasındaki yine satır arasında kalan...
“Sürdürülebilir Başkanlık” vurgusunu da asla unutmayarak...
“Sürdürülebilir CHP” modeliyle Türkiye’ye seslenmek isteyen Başkan Kocaoğlu...
1 Ekim ve 8 Ekim derken...
Merakla beklediğimiz yapacağı diğer açıklamalarla...
Halay duranların neşesini bozmaya devam edecek gözüküyor...
Çünkü “Çocuklar Duymasın” ama...
Başkan Kocaoğlu “Mutfak” dedi.