Büyükşehirlerde yaşamak zordur.
Hele hele kirada oturuyorsan….
Sebzeyi meyveyi en üst fiyattan tüketirsin.
Peynirin, sütün, yumurtanın en pahalısına ulaşabilirsin.
Köydeki hayatı bulamazsın büyükşehirlerde…
Maliye ve Hazine Bakanımız Nureddin Nebati…
Bu gerçeği bilmiyormuş gibi öyle bir laf etti ki…
Nereden bakarsan bak, bir anlam yükleyemiyorsun.
***
Asgari ücret, yüzde 48’lik artışla 4 bin 253 lira oldu ya…
Sayın bakan, asgari ücretin ne kadar büyük olduğunu anlatmak isterken…
Büyükşehirlerde kiraların 1261 lira olduğunu iddia etti.
Avrupa’dan örnekler vermeyi ihmal etmedi Bakan bey…
Dedi ki…
Almanya’da asgari ücret 1585 euro, Berlin’de kiralar 1969 euro!
Hollanda’da asgari ücret 1701 euro, Amsterdam’da kiralar 2 bin 622 euro!
Fransa’da asgari ücret 1555 euro, Paris’te kiralar 2 bin 750 euro…
Sanırsın ki elin Almanı, Fransızı, Hollandalısı, aldığı asgari ücretin üstünü anasından babasından aldığı takviyeyle dolduruyor!
Yemiyor, içmiyor, mutfağına, eşine, çocuğuna hiçbir şey almıyor, tüm kazancını ev kirasına yatırıyor!
Bizde öyle mi ya?
4 bin 253 lira asgari ücreti alan bir vatandaş, 1261 lira kirada oturup gül gibi geçinecek!
Oh ne ala memlekette yaşıyoruz!
***
Bakan beyin telaffuz ettiği kira rakamı bana tuhaf geldi.
Şükürler olsun, bir evimiz var.
Allah herkese küçük de olsa bir ev nasip etsin.
Ev sahibi olduğum için kiralardan bihaberdim haliyle.
Merak ettim ve araştırmaya başladım.
İzmir’in çeşitli semtlerinden en az 20 emlakçıyı aradım.
“Şehir merkezine çok uzak olmayan bir lokasyonda, bir çocuklu ailenin yaşayabileceği 1261 liraya ev var mı?” diye sordum.
Yok… yok… yok…
Bir emlakçıdan fırça yedim:
“Abi sen benimle dalga mı geçiyorsun? 1261 liraya kiralık ev mi olur İzmir gibi bir yerde…”
Yine de yol göstermeyi ihmal etmedi:
“O rakama ev ancak varoşlarda bulabilirsin!”
***
Çeşitli semtlerde, kenar mahallelerdeki kiraları soruşturmaya başladım.
Şöyle bir sonuca ulaştım.
Buca’nın kenarlarında, Eşrefpaşa’nın artık yıkılmaya yüz tutmuş evlerinin bulunduğu ara sokaklarda…
Karataş’ın nefes daraltan yokuşlarında…
Bozyaka’nın uç noktalarında, Eskiizmir’de, Gümüşpala’da…
1261 liraya ev varmış.
Emlakçı arkadaş, bu evlerin son derece eski, sağlıksız ve çoğunun güneş görmediğini özellikle belirtti.
***
Peki gerçekten oturulabilecek evlerin kiraları ne kadar?
Onun da şeceresini çıkardım.
Çiğli ve Bornova, hem hastane, hem de üniversite kenti olduğu için buralarda en düşük kira, 2 bin liradan başlıyor.
2 bin liralık kiralık evlerin sayısının çok az olduğu, rakamı 2 bin 500 bin liraya çıkardığınızda daha rahat kiralık ev bulabileceğim söylendi.
Hatay’da, Güzelyalı’da 2 bin 500 liradan aşağıya ev yok.
Balçova, Narlıdere uçmuş; oralarda da taban 2 bin 500 lira.
Yalı’daki evlerin kiraları 7 bin 500 liradan başlıyor, 10 bin liraya kadar çıkıyor.
***
İzmir’de durum böyle.
İstanbul’da, Ankara’da, Bursa’da bırakın 1261 lirayı…
2 bin liraya, 2 bin 500 ev bulmak imkansız…
Bu noktada sormak lazım:
Bakan bey acaba…
Büyükşehirlerde kira 1261 lira, derken…
Ev mi demek istedi, yoksa gecekondu mu?
***
Hal böyleyken…
Türkiye’de hayatı toz pembe göstermeye çalışanlar olsa da…
Hayatın gerçekleri, tokat gibi yüzümüze çarpıyor.
Bazıları kendi hayal dünyalarında yaşıyor. Orada ev kiraları 1261 lira!
Bizim dünyamızda yaşayanlar ise hala 1261 liraya kiralık ev arıyor!