GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
31 Ekim 2022 Pazartesi

Avrupa sağa, Latin Amerika sola…

Avrupa ülkelerinde peş peşe sağ partilerin seçim zaferleri haberleri gelirken Brezilya, siyasi sağın yerine ilerici partileri tercih eden Şili, Meksika, Peru, Kolombiya, Honduras ve Arjantin'e katılarak solcu bir cumhurbaşkanı seçen en son Latin Amerika ülkesi oldu. Brezilya, 1985'te acımasız bir askeri diktatörlükten doğan nispeten genç bir demokrasi… Dezenformasyon ve şiddet tehditleriyle gölgelenen bir seçim döneminden sonra, Brezilya'nın Lula olarak bilinen solcu eski cumhurbaşkanı Luiz Inacio Lula da Silva, şaşırtıcı bir siyasi geri dönüşle aşırı sağ görevdeki Jair Bolsonaro'yu iki puan farkla mağlup etti. 

Yıllardır “yaşanamayacak ülke” sıralamasında ilk sıralarda yer alan, sokak cinayetlerinin lideri Brezilya yeniden eski günlerine dönebilir mi bilmiyorum. Bu arada Vedat Milor’un esprisini de aktarmalıyım: “Brezilya’da seçimleri kaybeden Bolsonaro Elon Musk’a kızgın. Eğer Twitter’ı daha erken satın alıp dezenformasyona başlasaydı, her şey çok daha farklı olabilirdi.”

Şimdi “Covitci, aşı karşıtı” Bolsonaro’nun ringden kolay çekilmeyeceği söyleniyor… Ama dünyanın dört bir yanından liderler, Bolsonaro'nun seçimde hile yapılabileceği yönündeki geçmiş iddialarının ardından küresel dayanışma ve destek göstererek Lula'yı zaferinden dolayı tebrik ettiler. Joe Biden, seçimleri “özgür, adil ve güvenilir” olarak nitelendirerek yaptığı açıklamada net ve tereddütsüzdü.

Şimdi soru çok:

Brezilya acaba, Lula'yı seçerek Bolsonaro'nun son üç yıldır demokratik kurumlara, medyaya ve Amazon yağmur ormanlarının yok edilmesine yönelik saldırılarla karakterize edilen ülke için aşırı sağ vizyonunu terk edecek mi? Brezilya seçmenleri Lula'yı ve sosyal adaleti, çevreyi korumayı, demokrasiyi savunmayı ve ülkeyi yeniden birleştirmeyi merkeze alan bir platformu seçti ama bunlar uygulanabilecek mi?

Bolsonaro, son dört yılını Brezilya'daki demokratik kurumları baltalamak için harcadı “O bir işkence yanlısı, diktatörlük yanlısı, Brezilya'nın diktatörlüğünü açıkça kutlayan ve Augusto Pinochet gibi Güney Amerikalı diktatörlere hayranlığını dile getiren eski Ordu komutanı” eleştirileri geliyordu. Pandemi sürecinde de beklenileceği gibi aşı karşıtlığı ve Covit’i yok sayarak tepki çekmişti.

Bolsonaro'nun son 4 yılında iki milyar ağaç yakıldı veya kesildi; sadece 2022'nin ilk altı ayında Londra'nın büyüklüğünden daha büyük bir alan kaybedildi. Ormansızlaşma ve yasadışı ağaç kesimine ilişkin politikaları da çevrecilerin büyük tepki çekiyordu. Çevreciler Lula’nın acil harekete geçeceği ilk konunun yasadışı madencilik ve ağaç kesimine derhal müdahale etmek olacağını yazıyorlar sosyal medyada. Norveç ve Almanya hükümetleri de Amazon Fonu'nu yeniden canlandırmaya çalışacaklarını bildiriyor. 

Dünyanın her yerinde sorun aynı, altı madenlerini destekleyen yerli işbirlikçiler ve dünyanın geleceğini düşünen dünya vatandaşları arasında büyük çatışmalar var... Altın madencileri Brezilya’da da mafya çeteleri gibi çalışırlar, o yüzden Lula’nın işi kolay değil.

Lula'nın daha ilerici bir vergi rejimi, kamu harcamaları üzerindeki harcama üst sınırını sona erdirme, asgari ücrette bir artış ve sosyal refahı artırma vaatleri karşılığını bulacak mı?

Lula’nın balkon konuşmasını izledim canlı yayında. Konuşmasının ana mesajı sıkça duyduğumuz gibi ülkeyi yeniden birleştirmek, sadece kendisine oy verenleri değil, ülkedeki 250 milyon Brezilyalıyı yöneteceği şeklindeydi. Irkçılığa ve ayrımcılığa karşı amansız bir mücadele vereceğini de söyledi.

Brezilya’yı yakından takip etmek gerek, edeceğiz.