İzmir, dayanışmanın başkentidir.
Kimin başı dara girse, İzmirliler de hemen devreye girer!
Bir deprem olur, yardım yağar depremzedelere…
Pandemi nedeniyle faturasını ödeyemeyenler için “Askıda fatura” uygulaması başlattı İzmir Büyükşehir Belediyesi…
Binlerce faturayı ödedi İzmirliler…
Fatura sahipleri, o borcu kimin ödediğini bilmedi, bilmeyecek de…
“Askıda ekmek” uygulaması da o alkışlanacak dayanışma örneklerinden biridir.
Gidersiniz fırına, iki ekmek alırsınız.
Kasaya beş ekmek parası ödersiniz.
İkisi kendi ekmeğiniz, üçü askıya konulacak ekmek için…
Askıda ekmek için 100 ekmek parası veren de var, 10 ekmek parası veren de…
Gönülden ne koparsa…
Bu iyilik hareketi sayesinde yüzlerce, binlerce fakir, evine ekmek götürür her gün…
Çoluğunun çocuğunun karnını doyurur.
Bundan güzel mutluluk mu olur?
***
Gelin görün ki, her konuda olduğu gibi “Askıda ekmek” işi de suistimal ediliyor.
Tüyü bitmemiş yetimlerin hakkını yiyenleri çok gördük de…
Askıda ekmeğe göz dikenleri göreceğimiz hiç aklımıza gelmezdi.
Ne yazık ki, cebinde parası pulu olan, ekmek alacak güce sahip insanlar bile…
Fakir fukaranın önüne geçer olmuş, “Askıdan ekmek!” alabilmek için…
Ne koparırsak, kardır misali!
***
Yolu Buca’nın Şirinyer semtinden geçen herkes, Velioğlu Ekmek Fırını’nın önünde her gün, her saat uzayıp giden bir kuyruk görür.
Akşam saatleri, kuyruğun sonu, 500 metreyi bulur.
Niye hep o fırının önünde kuyruk var?
Diğer fırınların kapısında yok?
İyilik abidesi fırıncı esnafı Veli Velioğlu’na sordum, bu soruları…
Bir dokundum, bin ah işittim!
Kuyruğa girip ekmeğini alan insanların, yeniden kuyruğa girmesine…
Hatta çocuklarını da kuyruğa sokup, fazla fazla ekmek almasına o kadar çok üzülüyor ki Veli ağabey…
Bir eleman görevlendirmiş, bu tür suistimalin önüne geçebilmek için…
Sıradaki fakir fukara da ekmek alabilsin, diye…
Hayırseverlerin “Askıda ekmek” için yaptıkları yardımların zaman zaman yetersiz kaldığını…
Öyle durumlarda kendisinin hiç tereddüt etmeden fakir fukaraya ekmek verdiğini anlattı Veli ağabey…
“Ama” dedi ve ekledi:
“Benim un fabrikam yok. Hayırseverlerden destek gelmezse, ben herkese parasız ekmek veremem ki…”
Sözü Veli Velioğlu’na bırakalım, O’nu dinleyelim.
Ne kadar haklı olduğunu eminim siz de kabul edeceksiniz.
***
“İzmir’de 1200 fırın var. Buca’da her mahallede 10’ar fırın var. Galiba biz fırıncılar, bu konuda iyi organize olamadık. Her fırın üzerine düşeni yapsaydı bu konuda, bizim de yükümüz bu kadar ağır olmazdı.
Kadifekale’den, Balçova’dan, Gaziemir’den, İzmir’in her köşesinden, askıda ekmek’ten almaya geliyorlar. 65 yaş üstüne otobüs bedava… O vatandaşın yaşadığı yerde faaliyet gösteren fırınlar, neden böyle bir iyilik hareketinin içinde bulunmuyor? Neden o insanlar taa Buca’ya geliyor?”
***
Günde 2 bin 500 “Askıda ekmek” dağıtan Velioğlu Fırını’nın sahibi, vicdanlı insan, hayırsever Veli ağabeyi dinlemeye devam edelim:
“Günde 500 ekmekle bu iyilik hareketine başlamıştık, bugün 2 bin 500 ekmeğe çıktık.
İyi güzel de…
Hayırseverlerin parasını ödediği ekmekler bitince ne yapacağız?
İftar yaklaşmış, kuyrukta hala 30 kişi var, 50 kişi var. O insanlarımızı, askıda ekmek bitti, deyip evlerine ekmeksiz mi göndereceğiz?
Tabii ki böyle bir şey yapmıyoruz elbette. Vicdanımız asla izin vermez böyle bir şeye.
Fakat suistimal edilince de üzülüyoruz.
Parası pulu, hali vakti yerinde olan da kuyruğa girip askıda ekmek alıyor, gerçekten ihtiyacı olan da…
İşte bu noktada, gücü olanların, gerçekten ihtiyaç sahiplerine destek olmadıkları gibi onların haklarını yemelerine kahroluyorum.”
***
Evet, şimdi anladınız mı niye hep o fırının önünde kuyruğun uzayıp gittiğini?
O kuyrukta bulunan ihtiyaç sahiplerini tenzih ediyorum; “Askıda ekmek” uygulaması sizler için başladı.
Fırınının önündeki kuyruk, haksız yere bir ekmek kapma derdinde olanlar yüzündenmiş meğer!
Onlara diyorum ki:
Hemen çıkın o kuyruktan!
“Askıda ayıp”a son verin, bırakın “Askıda ekmek” devam etsin!