GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
10 Ağustos 2024 Cumartesi

55 yıl önce gibi!

Rumuzları…

“Dört Yapraklı Yonca” idi…

Türk Sineması için…

Onlarla “Yeşilçam” oldu; dersek…

Yalan olmaz…

Hayatımızın…

Elimizle tutacak kadar…

Yanı başımızdaki yıldızlardı onlar ama…

“Dört Yapraklı Yonca” unvanı ile tarihe geçen…

Beyaz perdenin…

Dört efsane güzeliyle…

Türkan Şoray… Hülya Koçyiğit… Filiz Akın… Fatma Girik…

En fazla “birlikte” film çeviren aktör olarak tarihe geçti…

İki ay sonra 84 yaşına basacak…

Hala…

“Kamera o’nu çok seviyor…”

Aşk filmlerinin vazgeçilmez ve dahi…

Unutulmaz “delikanlı”sı olarak…

130 filme imza attı…

Sadece Yeşilçam’ın efsanesi olarak kalmadı…

Uzman biyologtu…

Üniversitede öğretim üyesiydi ve…

Emekli milletvekiliydi…

***

Geçtiğimiz haftalarda…

Pazar sabahı TV’lerden birinde…

“Yemek programı”na konuk oldu…

O bilge kimlik…

…Ve, “80 yaşın ortasında” dediğinizde…

Kimseciklerin inanamayacağı bir görüntü sadeliği…

Herkesi ekran başına çekecek bir ses tonu ve…

Beyefendi bir kimliğin tartışılmaz zarafeti…

Hepsi bir aradaydı…

Bu duble özelliklere kaç aktör uzanabilmiş acaba Yeşilçam’da?

***

Yakışıklı Ediz Hun…

Dört yapraklı yoncalar arasında…

En fazla…

Türkan Şoray’la film çevirdi…

O zamanlar…

Bir aktör ile aktristin

Başrol paylaştığı film sayısı fazla değildi…

Ne var ki…

Türkan Şoray ile Ediz Hun

Yeşilçam dünyasında kırılması güç bir rekorun sahibi oldular…

20 filmde birlikte başrolü paylaştılar…

Onların birlikte çevirdikleri filmlerde…

Gişe rekorları kırıldı…

Yapımcılar bayram etti…

***

Ediz Hun’un…

İlginç bir gençlik yaşamı var…

Ailesi…

“Baby Face” delikanlıyı…

Almanya’daki Würzburg Üniversitesi’ne gönderdiler…

Dört yıl diş hekimliği okudu…

Son sınıftayken yaz tatili için İstanbul’a geldi…

Tam da o tarihlerde “Ses Dergisi” artist yarışması açmıştı…

Arkadaşları “Mutlaka kazanırsın” diyordu…

Annesiyle babası, “Sen bilirsin!” havasındaydı ve…

Yıl; 1963’tü…

Yarışmayı “kral” olarak bitirdi…

Kızlarda ise Ajda Pekkan birinci olmuştu…

O kadar şanslıydı ki…

İki ay sonra…

Nevzat Pesen’in yönettiği ilk filmi “Genç Kızlar”da…

Türkan Şoray ve Hülya Koçyiğit’le birlikte…

Başrolleri paylaşıyordu…

Gerisi çorap söküğü gibi geldi…

Hem yakışıklı hem yetenekliydi…

Üstelik, kamera da O’nu sevmişti…

O günden bugüne 130 film çevirdi…

Yeşilçam’a verdiği emeğin “ironik” de olsa hesabını yapmış:

“Her filmin ortalama 30 günde çekildiğini düşünürseniz, 130 film için 3 bin 900 gün, yani hayatımın 11 yılını neredeyse başka bi’şi ile uğraşmadan sette geçirmişim…”

***

Mitoloji’de evliliğe giden yol…

Aşk Tanrısı Eros’un attığı oklarla başlar…

N’etekim…

Bir gece kapısı çalınıyor yakışıklı aktörün…

Bi’de ne görsün karşısında üç güzel kız…

Üçü de THY hostesi…

Şirketin yakında balosu olacak; bizim yakışıklıya davetiye getirmişler…

Adı Berna olan esmer güzeli hostes, o sırada 22 yaşında…

“Gelirseniz mutlu oluruz” diyor…

Yakışıklı aktör…

Davetli olduğu balonun kapısını değil ama…

Hostes Berna’nın kalbinin kapısını çalıyor…

Birkaç ay sonra evleniyorlar…

O sırada Berna Hanım, 22 yaşında…

***

Yeşilçam’dan sadece “erotik film” furyasında elini eteğini çekti…

Ailecek Norveç’e yerleştiler…

Genç kızların sevgilisi Ediz Hun…

İki üniversiteden Çevre Bilimleri diploması almayı başardı…

Vatan hasreti ağır bastı; 1981’de Türkiye’ye geri döndü…

Yeşilçam kanına girmişti bi’kez…

1985’te Orhan Aksoy’un…

TRT adına yönettiği “Acımak” adlı dizide başrolü oynadı…

Sonra gelen teklifleri nazikçe geri çevirdi…

Neden?

Türkiye, o sıralarda…

Politika’da atak yapan ANAP’la değişim yaşıyordu…

Rahmetli Özal teklif etti…

Öykümüzün kahramanı Ediz Hun…

18 Nisan 1999’da…

Anavatan Partisi’nden İstanbul Milletvekili seçildi…

Vekillik öncesinde de…

Çevre Bakanlığı Başdanışmanıydı…

Ya şimdi?

***

Ediz Hun…

Bir asrı geride bırakan Türk Sineması’nın…

Beyaz perde uğruna…

Adını – soyadını değiştirmemiş…

Tırnak kadar skandala karışmamış…

Yuvasına 50 yıldır kol-kanat germiş…

Ülkesine de…

Bir büyük aktör…

Bilim insanı ve…

Milletvekili olarak hizmet vermiş…

Özel bir sanatçıdır…

Artık…

Sadece hayatın tadını çıkarıyor…

Oğlunun ve kızının izdivaçlarından dört erkek torunu var…

“Bir türlü kız torun bulamadık…” 

Diye hayıflanıyor…

***

Bitiriyoruz…

Yeşilçam’ın ölümsüz ismi Ediz Hun…

Romantik jön rollerinin…

Hilafsız “en iyisi” olarak tarihe geçti…

Hala çok hareketli ve araştırmacı…

Kaktüs koleksiyonu var; 4 bin 500 çeşit…

Teleskopla yıldızlara bakıyor; mikroskopla böcekleri inceliyor…

Ancaaaak…

O’nu onurlandıran şahane bir rekoru var…

58 yılda…

Tam 24 film çevirdi Sultan’la…

Sultan kim?

Tabii ki, Türkan Şoray

Bakıyorum da eski filmlerine…

Nasıl da yakışmışlar birbirlerine!

Nokta…

Sonsöz: “Hayata yeniden gelmek istesem bilim adamı olmak isterdim… / Ediz Hun – Sinema Oyuncusu…”