GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
13 Nisan 2017 Perşembe

2023’te de başka Türkiye olmayacak…

Baştan söyleyeyim: Referandumdan bağımsız yazıyorum bu yazıyı… Ülkemi seviyorum, bir yere kaçmaya, göçmeye de niyetim yok… Güçlü bir ekonomi ve demokrasi olarak çağdaş dünyadaki ilerleme yarışına etkin biçimde katılmak isteyen bir ülkenin vatandaşı olarak kıvançlıyım…

Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yılında, Türkiye'nin evrensel değerler ışığında gelişimini sürdüren, karşılaştığı sorunları iyi işleyen düzeneklerle çözüme kavuşturabilen, hukuk devleti ilkesini tam olarak yaşama geçirmiş, müreffeh,  herkese fırsat eşitliği sağlamış, yeniliklere açık, bilgi toplumu düzeyine ulaşmış, geleceğe güvenle bakan, Avrupa Birliği üyesi bir ülke durumuna gelmesidir dileğimiz…

Öncelikle Türkiye'nin, genç ve dinamik nüfusuna güveniyorum.  Başarılı girişimcilik öykülerini dinlemekten, o başarılara tanıklık etmekten sevinç duyuyorum.

Ülkemin petrolde değilse bile birçok alanda zengin kaynak ve olanakları olduğunu biliyorum.

Kurumsallaşarak kök salmış şirketlerine ve onların işveren ve çalışanlarına güveniyorum.

Sivil toplum örgütlerimize güveniyorum. Kendi mutluluğunu başkalarının mutluluğunun arkasına koymuş insanlarımızın varlığı ile rahatlıyorum. Bu ülkede “kendimden önce toplum” diyen insanlar var biliyorum…

Evet önemli olan, kendimize inanmak ve güvenmek kadar, birey ve toplum olarak üzerimize düşen görevleri, sorumluluk duygusu içinde yerine getirmektir. 

Teknolojide meydana gelen hızlı gelişmeler nedeniyle geçen yüzyılın son çeyreğinden bu yana tüm dünyada her alanda köklü değişimler yaşanıyor. Bakıyorum çevremdeki her yaştan gençlere; hiç de gerisinde değiller teknolojik devrimin…

Türkiye, yeniliğe açık stratejiler geliştirme yolunda da doğru yolda ilerliyor. Sevinçliyim…

Bizim değerlerimiz de güçlü… Kendi değerlerimizi ve kimliklerimizi yitirmeden, bunları çağdaş yaklaşımlarla zenginleştirerek, dünyadaki değişimlere, yenilik ve olanaklara kapılarımızı sonuna kadar açmış bir ülkenin demokratik ortamını solumak ne güzel…

Günümüzün dünyası, ülkelerin de tıpkı bireyler gibi kendilerini sürekli olarak yenilemesini ve geliştirmesini gerekli kılıyor.

2023’te çağdaş ve saydam bir yönetim anlayışını etkin kılabilmek için, insan hakları, hukuk devleti, katılımcı demokrasi, özeleştiri, etik değerler ve fırsat eşitliği temellerinde işleyen bir düzenin olduğu bir ülkemiz olsun istiyorum.

Şunu da unutmuyorum: Evrensel değerlerin özümsenmesindeki başarı ve bireylerin temel hak ve özgürlüklerden yararlanma derecesi, ülkelerin gelişmişlik düzeyiyle paraleldir. 

Başka Türkiye yok.

2023’te Cumhuriyetimizin 100. Yılında da başka Türkiye olmayacak…