GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
26 Temmuz 2016 Salı 10:03

Yüksel: Taksim’den sonra yeni bir dönem başladı

CHP İl Başkanı gündemi değerlendirirken, “Taksim’de partimizin organize ettiği Demokrasi mitinginden sonra, Türkiye’de artık farklı bir dönem başlamıştır” dedi.

CHP İl Başkanı Alaattin Yüksel katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Yüksel, söze teröre kurban verilen şehitlere Allah’tan rahmet ve millete başsağlığı dileyerek başladı ve “Bugün ve dün kaybettiğimiz polislerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Terörü bir kez daha lanetliyorum. Bugünkü ortamda PKK ve IŞİD terörüyle mücadelenin de sekteye uğratılmamasını çok önemsiyoruz. Artık masum vatan evlatlarımız ölmesin, şehit olmasın istiyoruz. Bir kez daha tüm milletimize bağ sağlığı diliyorum” dedi.

Başkan Yüksel, Taksim’de yüz binleri buluşturan mitingin benzerini İzmir’de de yapabileceklerini ifade ederken, bu kararı alırlarsa CHP olarak organize edeceklerini ve siyasi görüşüne bakmaksızın, herkesi bu mitinge davet edeceklerini ifade etti.

TAKSİM’DEN SONRA YENİ BİR DÖNEM BAŞLIYOR
CHP İl Başkanı şu mesajları verdi: 24 Temmuz’da Taksim’de tarihe geçecek bir demokrasi şöleni yaşandı. Türkiye’nin her yerinden akın akın insanlar Taksim’e geldi. Ayrıca tüm İstanbul oraya akmıştı. Tüm meydan ve ara sokaklar doluydu. Güneşin altında onca saat orada bekledi insanlar, tam bir demokrasi nöbetiydi. Genel Başkanımız çok güzel mesajlar verdi ve tarihe ‘Taksim Manifestosu’ olarak geçecek olan manifestoyu, halkın onayıyla tüm dünya’ya duyurdu. Genel Başkanımız, bu darbenin parlamenter sisteme karşı yapıldığını ve parlamento başta olmak üzere, tüm millet tarafından bu darbenin püskürtüldüğünü söyleyerek, darbeye karşı halkın direnme hakkını nasıl kullandığını anlattı. Özgürlükçü bir demokrasisinin Türkiye'ye hakim olması gerektiğinin ve nefret diliyle, ayrıştırıcı ve bölen bir dille değil, paylaşımcı ve kucaklayıcı bir yönetim olması gerektiğinin altı çizdi. Kemal Kılıçdaroğlu’nun yüz binler önünde tarihe düştüğü notlar, Türkiye’de esas alınır ve uygulanırsa gerçek demokrasiye tam olarak kavuşuruz. İnsanlarda zaten adalet için, tam demokrasi için, özgürlük için doldurdular o gün Taksim’i. Şimdi bu ruhu kaybetmeden birlik içinde ama birlikte yönetimi benimseme zamanıdır. Umarız herkes üzerine düşen görevi yerine getirir.

KILIÇDAROĞLU TÜRKİYE’NİN HUZURU İÇİN…
Liderler buluşmasında ne konuşuldu tam olarak bilemeyiz elbette... Ama böylesine olağanüstü bir durumda ortak hareket etmek, demokrasi ve özgürlük için, ülkemizin huzuru için liderlerin bir arada alması çok önemli… Sayın Genel Başkanımız zaten daha öncede Türkiye’nin birliği, huzuru için her türlü desteği vereceğini ve diktalara, darbelere karşı birlik içinde mücadele edilmesi gerektiğini ilan etmişti. 15 Temmuz öncesi demokrasiye ilişkin yaşanan sıkıntıların bugüne bizleri nasıl getirdiğini gördük. Kadrolaşmanın, liyakata uymamanın ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıktı. “Ben tek başıma yönetirim, ben bilirim” anlayışının yanlışlığını umuyorum ki herkes görmüştür. Artık tek vücut olarak, tam bir demokrasiyle yönetilirsek bu tehditleri bertaraf edebiliriz…

DİYALOĞU SÜRDÜRÜYORUZ
AKP İzmir’den yapılan açıklamayla ilgili de şunu söyleyebilirim ki, Başkan Bülent Delican ile 15 Temmuz ve sonrasında da görüşmelerimiz, konuşmalarımız oldu. Biz bunu bugün değil, 15 Temmuz’dan önce de söylüyorduk, huzur için, tam demokrasi için ortak mücadele ve paylaşımcı, hukukun hakim olduğu bir yönetim şart diyorduk. Bugünlerde, söylem olarak iktidarda ki bu ortak hareket etme çabalarını ve açıklamalarını memnuniyetle takip ediyoruz, umarız uygulamalarda da görürüz. Ama birlikte bir miting yapma planımız yok. Bize farklı partilerden, farklı başlıklar altında miting yapma teklifleri geliyor, bir il başkanının tek başına bu konuda karar verme yetkisi zaten yok. Biz demokrasi ve özgürlük için diyalogu sürdürüyoruz. Gerginliğin ortadan kaldırılması için her şeyi yapıyoruz. Taksim’deki gibi bir mitingi İzmir'de yapar mıyız? Bunu kendi örgütümüzle konuşuyoruz. Ama bu mitingi yapsak da CHP olarak organize edip, demokrasi için, laik Türkiye cumhuriyeti ve tam bağımsız hukuk sistemi için, her türlü diktatörlüğe ve darbeye karşı olan tüm İzmirlileri, siyasi görüşüne bakmaksızın davet ederiz. Öyle bir miting olursa parti bayraklarıyla değil, sadece ortak paydamız olan Türk bayraklarıyla mitinge gelin çağrısı da yapar, bu mitingi tam bir demokrasi ve İzmir'e yakışan birliktelik vurgusuyla gerçekleştiririz.

ORTAK MÜCADELEYİ FİİLİYATTA DA GÖRMEK İSTERİZ
CHP İl Başkanı ayrıca birlikte olma, ortak hareket etme çağrılarının sözde kalmaması ve fiiliende hayata geçirilmesi gerektiğini belirterek “Mesela Yargıtay’a ve Danıştay’a atamalar yapılıyor ama neye göre,  kim atanıyor, liyakata uyuluyor mu bilmiyoruz. Bu konuda da birlikte ve hukuk çerçevesinde hareket etmeyi demokrasinin bir parçası olarak görüyoruz.  Yapılacak yargılamalara da hukuk içinde kalınması ve bir intikam duygusuyla hareket edilmemesi çok önemli. Kurunun yanında yaş da yanmamalı… Bize yapılan ortak çalışma ve mücadele çağrısı sadece alanlarda kalmamalı. Dün yapılan yanlışlar, bugünde tekrarlanmamalı. Ortak mücadele, ortak çalışmayı ve şeffaflığı gerektirir.  Bu konuya iktidarın özen göstermesini bekliyoruz. Bu konuda da birlikte ve hukuk çerçevesinde hareket etmeyi demokrasinin bir parçası olarak görüyoruz” dedi.