EGEDESONSÖZ – CHP İl Başkanı Alaattin Yüksel, Van’da gerçekleşen il başkanları zirvesinin ardından kentte ayağının tozuyla katıldığı TV yayınında gündemi değerlendirdi.
CHP İl Başkanı Yüksel, "Bölge il başkanları, çatışma yaşanan illerin durumunu anlatırken içimiz acıdı, çok duygulandık" diye konuştu.
VAN’DAN ACI RAPOR
CHP İl Başkanı, “Van'daki il başkanları toplantısı çok verimli geçti. Türkiye'nin sorunlarını konuştuk. 81 ilin bakış açısıyla ülkenin sorunları değerlendirildi. Türkiye'nin en önemli sorunu şu anda Doğu ve Güneydoğu'da yaşanan çatışmalar ve terör belasıdır. Giderek şiddetlenen ve savaşa dönüşen bir çatışma yaşanıyor. Kentler yıkıldı harap oldu, her güm şehit sayımız artıyor. Bizim açımızdan bu toplantının Doğu Anadolu bölgesinde yapılması da çok önemliydi Bölgede ki durum hakkında il başkanları önemli açıklamalar yaptılar Mesela Şırnak-Cizre'de yaşanması artık imkansız halde. Evler yıkılmış yok olmuş, Okullar kapanmış, esnaf kepenk indirmiş durumda. Şırnak il başkanımız bizlere oradaki durumu anlattı. Bölge'de 1 milyon insanımız göç etmek zorunda kalmış. Şırnak'tan sadece Siirt'e bin 100 aile göç etmek zorunda bırakılmış. Siirt'e sığınmacı durumundalar, iş yok, aş yok. Çocuklar okula gidemiyor, kalacak evleri yok. Ancak, özellikle batı illerinden gelen yardımlarla geçinebildiklerini ve bu yardımların çok önemli olduğunu anlattılar. Koca bir bölgede yok olmuş hayatlar var. İl Başkanlarımız anlatırken çok duygulandılar, bizlerde içimiz acıyarak bu anlatılanlar karşısında çok etkilendik, çok duygulandık” dedi.
Yüksel’den başkanlık sistemi ve AK Parti’de Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun görevi bırakacağını açıklamasının ardından başlayan yeni genel başkan arayışı hakkında da çarpıcı mesajlar verdi.
CHP İl Başkanı, “8 şehit vermişiz, başkanlık sistemi konuşuluyor, insanlar aç kalmış başkanlık sistemi konuşuluyor. Ülkemizde, bir aile mum ışığıyla aydınlanırken, mum devrildiği için çoluk çocuk, ailenin babası yanarak hayatını kaybediyor, 3 milyon insan ülkesindeki savaştan kaçmış, Türkiye'ye geliyor, işsizlik rekor seviyelerde ama bütün bunlar AKP'nin de, ‘Saray’ın da umurlarında değil. Demokrasinin, hukukun, barışın olmadığı ortamda anayasa yapılamaz. Önce demokrasi ve hukuk olmalı. Ama bugünkü iktidar anlayışı, varsa yoksa başkanlık sistemi diyor. Muktedirin söylediği tek şey 'Ben başkan olacağım, ben başkan olacağım'dır” şeklinde konuştu.
DEMOKRASİ OYUNUNA GEREK YOK!
Yüksel, ‘Gönlünüzdeki başbakan kim?’ sorusuna da çarpıcı bir yanıt verdi. “Kimin olacağının ne önemi var, demokrasi oyununa gerek yok” diyen CHP İl Başkanı şunları kaydetti:
Saray darbecisi, Başbakanı bir darbeyle görevden uzaklaştırıp kendine hizmet edecek bir isim arıyor. 8 şehit vermişiz, Türkiye'de ortada başbakan yok, ortada hükümet yok. Tabi yeni bir anayasaya ihtiyaç var mı, nasıl bir anayasa tartışmaları da var. Şu anda dünya'nın en iyi anayasasını yapsanız ne olur. Saray, kaymakamları, muhtarları çağırıp "Anayasayı tanımıyorum" diyor. Yasaya hukuka aykırı talimatlar yağdırıyor. Bu durumda en iyi anayasayı yapsanız ne işe yarar. Başkanlık sistemine gelince, bu sistem tartışmalı bir sistemdir. Amerika dışında bu sistemi tam olarak uygulayabilen yok. Orada bile bu sistem tartışmalıdır. Amerika dışında başkanlık sistemi uygulamaya kalkan ülkelerde bu sistemin diktatörlüğe doğru evrildiği görülmüştür... Kaldı ki Türkiye bu sistemi bile konuşmuyor. Recep Tayyip Erdoğan "Yargı, Yasama, Yürütme bende olacak, talimat vereceğim gazetecileri, basılmamış kitapların yazarlarını içeri attıracağım, talimat vereceğim Türk Silahlı Kuvvetlerine kumpas kurduracağım diyor". Böylece terörle savaşma gücümüzü, istihbarat gücümüzü azaltıyor ve her gün şehit haberleriyle yıkılıyoruz. Saray, zaten parlamenter sistemi rafa kaldırdığını, tanımadığını açıklamıştı. İşte bu anlayış bizi bugünlere getirmiştir.
Bu konuda benim gönlümden bir adayın geçmesi mümkün değil. Benim gönlümden Türkiye'nin parlamenter demokratik sistemle yönetilmesi, tek adam sistemiyle yönetilmemesi geçiyor. Kimin Başbakan olacağının ne önemi var. İşte Sayın Davutoğlu Genel başkan seçildi, başbakan oldu, seçime gitti yüzde 49 buçuk oranla 23 milyon insanın oyunu aldı. Ama Muktedir çağırdı bir gün ve dedi ki "Sen bırak bu işi". O da bıraktı. Parlamenter sistemde böyle bir şey olmaz. Başbakan atamasına gerek yok Recep Tayyip Erdoğan'ın, zaten o görevi kendisi yapıyor. Fiilen başkanlık sistemine geçmiş durumda. Başbakana gerek yok, ha Binali Yıldırım, ha Bekir Bozdağ olmuş ne önemi var yani bunun. Bir kişi yönetecek ise bu ülkeyi, demokrasi oyunu oynanmasına gerek yok diye düşünüyorum. Türkiye'de sistem tıkanmış, yargı tek kişinin kontrolü altında, yasamadan ne isterse, meclisten tekme tokat yumrukla çıkartılıyor. Yürütmenin toplantıları zaten kaçak sarayda onun tarafından yapılıyor. Bu ortamda Başbakan varmış, yokmuş çok önemli değil bana göre!