GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ekonomi
6 Haziran 2016 Pazartesi 08:45

Yaşar Holding’in 1 numarası’ndan 2 bakanlığa çağrı!

Pınar Balık markasıyla balık ihracatının liderleri arasında yer alan Yaşar Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Selim Yaşar, sektörü Egedesonsöz’e değerlendirdi. Jeotermal Yasası’nın sektörün gelişmesinde engel olduğunu söylen Yaşar, “Destek verilirse ihracat iki katına çıkar” dedi.

Onur DENİZ/EGEDESONSÖZ - İzmir geride kalan hafta sonu 8. Future Fish Eurasia Uluslararası Su Ürünleri Fuarı ile sektörünün önde gelen firmaları bir araya getirdi.

Son yıllarda Ege’den başta Avrupa olmak üzere dünyanın her kıtasına gerçekleşen balık ihracatı 800 milyon doları aştı.

Ege ihracatının önemli payını oluşturan Pınar Balık ise fuarda uluslar arası firmalarla bir araya geldi. Yaşar Holding bünyesindeki Çamlı Yem Besicilik Sanayii ve Ticaret A.Ş. markası olan Pınar Balık, İtalya ve İspanya başta olmak üzere Avrupa, Amerika, Ortadoğu ve Afrika’da 20’den fazla ülkeye ihracat gerçekleştiriyor.

Türkiye’nin ilk markalı balığı olma özelliğine sahip Pınar Balık’ın fuardaki standında katılımcılarla bir araya gelen Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Selim Yaşar, firmanın yol haritasını ve kültür balıkçılığı sektörünü Egedeseonsöz’e değerlendirdi.

SEKTÖR ADIM ADIM İLERLİYOR
Fuar İzmir’de ilk defa gerçekleşen Future Fish Eurasia’yı değerlendiren Selim Yaşar,” Fuar İzmir’de bu fuarlar her sene gelişmeye devam ediyor. Burada sadece Türk firmalar değil, Norveçli ve sektörün önde gelen ülkelerinin firmaları burada. Su ürünleri sektörü teknolojisiyle birlikte ilerliyor. Ürün çeşitlenmesine gidiyor. Balık, insanlık için önemli bir protein kaynağı. Bu fuarların faydalı olduğunu düşünüyorum. İnsanlar birbirinden sinerji yaratarak bilgi alışverişinde bulunuyorlar. Böylece sektör adım adım ileri gidiyor. Her sene daha da büyüyeceğini düşünüyorum” diye konuştu.

ARGE YATIRIAMLARINA HIZ VERİLMELİ
Türkiye’de kültür balıkçılığının ve balık ihracatının önemli bir gelişme içerisinde olduğunu ifade eden Yaşar,  balık makine sanayinde teknolojik gelişmelere ağırlık verilmesini söyledi. Yaşar, “Türkiye’de balık sektörü gelişti ama daha çok potansiyeli var. Çok daha fazla gelişebilir, çeşitlenebilir. Teknoloji gelişebilir. Bu sektörde faaliyet gösteren makine sanayilerinin çalışmalarına hız kazandırması lazım... Arge çalışmaları ile yeni teknolojiler geliştirmesi lazım. Türkiye’de balık ihracatı 1 milyar dolara koştu. Bu çok önemli bir rakam... Daha da artabilir” şeklinde konuştu.

YÜZDE 90 İHRACAT ODAKLI
Pınar Balık’ın mevcut kapasitesini büyüterek ihracat rakamlarını arttırmayı hedeflediğini ifade eden Selim Yaşar, “Biz Levrek ve Çipura üretimi gerçekleştiriyoruz. Yüzde 90 oranında ihracat odaklı çalışıyoruz. İstanbul pazarında da bizim Levreklerimizi bulabilirsiniz.  Biz Avrupa, Amerika ve Orta Doğu’ya satış yapıyoruz. Büyüyerek devam etmeyi düşünüyoruz. Türkiye’ye döviz kazandırıyoruz” dedi. 

SORUNLAR ÇOK, BAKANLIKLARIN YARDIMCI OLMASI LAZIM
Ege Bölgesi’nde gerçekleştirilen balık ihracatındaki payın önemine dikkat çeken Yaşar, mevcut potansiyelin yeteri kadar değerlendirilmediğini söyledi.  Balıkçılığın geliştirilmesi için ilgili bakanlıkları göreve çağıran Selim Yaşar, “Bu sektöre destek şart. Bu sektörün çok fazla sorunları var. Bu sorunlara hem Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın hem Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’nın yardımcı olması lazım” ifadelerini kullandı.

JEOTERMAL YASASI ENGEL  
Jeotermal Yasası’nın engel olduğunu ifade eden Yaşar, bölge valiliklerinin firmaların yanında olması gerektiğini söyleyerek,”Bu konuda bizlerin daha fazla üretim yapması için bazı düzenlemeler yapılmalı.  Yavru balık üretiminde ve adaptasyonda 5 grama kadar olan üretim karada, havuzlarda yapılır. Daha sonra 5-6 grama gelince denize atılır. Bu karadaki adaptasyon sürecinde balığın yavrusunu büyütme konusunda İzmir Valisi, Aydın Valisi, Muğla Valisi, Denizli Valisi gibi Ege Bölgesi’nin valilerinin balık üretimi yapan firmalara destek vermesi lazım. Çünkü maalesef Jeotermal Yasası önümüze bir engel olarak çıktı. Bizler karada kullandığımız suda hafif ılık, 28 derecelik bir su kullanırız. Enerji Bakanlığı, o suyu dahi jeotermal su olarak tarif ediyor. Bir ayrım yapmak lazım… Bize destek için Enerji Bakanlığı’nın bir ayrım yapması lazım. Su ürünleri üreticilerinin 30 - 32 dereceye kadar kullandığı suyun jeotermal yasasından ayrıştırılması lazım” şeklinde konuştu. 

DESTEK VERİLİRSE İHRACAT İKİYE KATLANIR
Bakanlıkların birkaç düzenleme ile balık ihracatını ikiye katlayabileceğini ifade eden Yaşar, “Bu sektöre eğer Tarım ve Enerji Bakanlıkları destek verirse bu sektör ihracatını ikiye katlar.  Bir milyar dolar değil iki milyar dolar olur. Destek dediğimiz şeyler çok büyük destekler değil. Birkaç küçük düzenleme yapılması lazım. Destekten kastımız maddi destek değil; sadece bir iki kararname çıkarılası lazım. Bu hamle Türkiye’nin dış ticaret dengesine pozitif etkisi olur” dedi.