Ahmet Can Karataş/ EGEDESONSÖZ- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın genel seçimlerin 14 Mayıs'ta yapılacağını açıklaması sonrası Cumhurbaşkanı olmak isteyen isimler ve milletvekili olmak isteyen isimler başvurularını yapmıştı. Birçok siyasi partide hareketlilik devam ederken, Vatan Partisi’nde de seçime yönelik çalışmalar devam ediyor.
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in Cumhurbaşkanı adaylığı için 100 bin imza sınırına takılması dikkat çeklmişti. Seçimlerde cumhurbaşkanı adayı olarak ise Recep Tayyip Erdoğan, KemalKılıçdaroğlu, Muharrem İnce ve Sinan Oğan yer alacak.
ÜÇÜNCÜ BİR SEÇENEĞİN İSTENMEDİĞİ GÖRÜLÜYOR
Vatan Partisi İzmir İl başkanı Çağdaş Cengiz, Genel Başkan Perinçek’in 100 bin imzayı toplayamaması ile ilgili olarak gerekçeleri sıraladı. Cengiz açıklamasında “Keskin bir kutuplaşmanın iki tarafı içerisinde toplumun bölündüğünü görüyoruz. Bunun dışında bir üçüncü seçeneğin istenmediğini görüyoruz. Bu durumda bizler de 27 bin 61 İmza toplayabildik” dedi.
VATAN PARTİSİ VE DOĞU PERİNÇEK’İ YOK SAYAN BİR ORTAM YARATILDI!
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in cumhurbaşkanı adayı olması için gerekli olan 100 bin imzayı kendi örgüt güçleri ile toplamaya çalıştıklarının altını çizen Başkan Cengiz sözlerini şöyle sürdürdü:
“Biz kendi örgütsel gücümüzle imza topladık. Kendi üyelerimiz ve onların çevresi ile… Tabi ki Vatan Partisi ve Sayın Genel Başkanımız Doğu Perinçek’i yok sayan ve yok saymaya çalışan bir psikolojik ortam yaratıldı. Bunun sonucudur diyebiliriz. Karşı karşıya olduğumuz tabloyu özetleyecek olursak; Bizim geçen sefer İzmir’de topladığımız imza sayısı kadar neredeyse toplam imza oldu İzmir’de. Toplam tüm adaylar için toplanan imza sayısı bizim geçen seçimlerde sadece topladığımız imza sayısı kadar oldu. Şöyle bir durum ortaya çıkmış durumda. Türkiye’de derin bir kutuplaşma var. Ve bu kutuplaşmanın iki tarafına da baktığımızda aslında şunu görüyoruz ki iki tarafta da bir çözüm yok”
BAŞKA PARTİLERDE İMZA TOPLANMASAYDI, DİĞER GÜN ÇALIŞMA YÜRÜTECEK İNSAN BULAMAZLARDI
Yaşanılan imza süreci sonrasında teşkilatlarda hiç istifa olmadığını bekirten Başkan Cengiz, “Biz Türkiye’yi yönetme iddiası ile mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu seçimelere de tek başımıza girip bu irade ile hareket edeceğiz. Bu konuda da partimiz pek çok sıkıntılı duruma rağmen çok iyi bir sınav vermiştir. İlk gün 6 bin imza toplayan bir siyasi güçte öbür gün istifalar havalarda uçuşurdu, herkes birbirini suçlardı. Sonraki günlerde çalışma yürütecek insana bulamazdınız. Ama Vatan Partisi’nin tüm kadroları fedakârca dişini tırnağına katarak müthiş bir irade göstermiş ve çalışma gerçekleştirmiştir. Genel başkanımızın imza kampanyasında hedeflenen sayıya ulaşamamamız bizim yönetici kadrolarımızda herhangi bir sarsıntıya yol açmamıştır, partiden herhangi bir istifa dahi olmamıştır. Tam tersine son gün ikişer ikişer insanları masalara götüren bir Vatan Partisi vardı. Bu şaşmaz birliktelik hep devam edecek” dedi.
OĞAN, CUMHUR’DAN; İNCE, MİLLET’TEN OY ÇALACAK DİYE İMZA VERDİLER!
Türkiye’nin 2023 seçimlerine giderken sistemin İKİ adaya kilitlediğini savunan Başkan Cengiz, “Toplum psikolojisini ne yazık ki buraya yönlendirdiler. Ne yazık ki, gerekli olan imza sayısına ulaşıp aday olan iki aday, iki ittifak için oy bölünmesi yaratabilmek için imza topladı. Toplumda yaratılan ruh hali… Erdoğan’dan oy çalar diye Sinan Oğan’a bir yönlendirme yapılırken aynı şekilde Kılıçdaroğlu’ndan oy çalar diye de Muharrem İnce yönlendirme yapıldı. Burada çok ciddi zorluklar içerisinden geçiyoruz. Türkiye önemli bir kırılma noktasına gidiyor. Ve aynı şekilde Türkiye önemli bir karar noktasına doğru gidiyor” şeklinde konuştu.
BİR TARAFTA TAM AMERİKANCI BİR HDP, DİĞER TARAFTA HÜDA-PAR!
Türkiye’de oluşturulan iki ittifakında sorunlara çözüm üretemeyeceğini söyleyen Cengiz, “Bir taraf bölücü Amerikancı bir çizgi içerisinde HDP ile yan yana giriyor. Onun karşısında ise Cumhur İttifakı da HÜDA-PAR’ı yanına alarak aslında benzer bir programa doğru meyil içerisinde. Bir taraf Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığında tam bir Biden ittifakı ve Amerikancı iktidar yönetimi var. Bunun karşısında ise Amerika’dan titreyen, Amerika’dan korkan bir durum var. Bu iki seçenek 15 Mayıs sonrasında Türkiye’nin geleceği açısından belirleyici olamayacak. Görünen bu… 15 Mayıs’tan sonra göreceğiz. Kim kazanırsa kazansın Cumhurbaşkanlığını ülkenin içerisinde bulunduğu bu ağır krizden onların çıkabilmesi mümkün değil. Türk milleti zor seçeneği, Vatan Partisi ve Doğu Perinçek gerçeğini önümüzdeki kısa süreç içerisinde yeniden görecek ve kavrayacak. Bu sistemin şişirdiği balonlar patlayacak” ifadelerini kullandı.
YENİ HÜKÜMET MODELİ: İLLA DOĞU PERİNÇEK CUMHURBAŞKANI YARDIMCISI OLSUN DEMİYORUZ
Başkan Cengiz, Vatan Partisi’nin milletvekilliği seçimlerine katılacağını belirtirken, Genel başkan Doğu Perinçek’nde milletvekili adayı olma koşullarını taşıdığının altını çizdi.
Başkan Cengiz sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Biz Sayın Genel Başkanımız Doğu Perinçek’in Cumhurbaşkanlığı adaylığı üzerine bir süreç yürütmüştük. Partimizin yetkili kurumlarınca alınacak kararları zaten kamuoyu ile paylaşacağız. Türkiye ancak bir yeni hükümet mimarisi ile ki bu mimariyi de seçimlerden önce oluşturarak bir çözüm üretebilir. Artık AK Parti’nin tek başına, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tek başına Türkiye’nin sorunlarının üstesinden gelme kabiliyeti olmadığını görüyoruz. Bunun dışında ise yeni ve daha güçlü bir hükümet yaratılabilir. Bunu yaratmak için ise sorumlu bir pozisyonda olacak şekilde bir hükümet planlaması şart. Diyelim ki AK Parti hükümeti var, bir de yanında destekçileri var sistem bu şekilde yürümez. Sorumlu olarak hükümette bulunmak koşulları altında bir seçenek olursa bu düşünülebilir partimiz tarafından. Bizim bu önerdiğimiz model tabi ki tartışılabilir. Biz burada bakanlık, milletvekilliği pazarlığı yapan diğer ittifaklardaki tartışmalar gibi bir tartışma koymuyoruz ortaya. Türkiye’yi zorluklardan çıkarak bir hükümet modeli ortaya koyuyoruz. Bunun bir görev tanımı üzerinden bir sabit bir tutumumuz yok. İlla Doğu Perinçek cumhurbaşkanı yardımcısı olsun demiyoruz. Biz sonuçta bir gerçeğe işaret ediyoruz bunun nasıl bir modelde nasıl bir mimari ile olacağı sonraki meselelerdir. Bu kararı başlı başına almak bile Amerikan emperyalizmine karşı bir tavır ortaya koymaktadır.
HÜDA-PAR İLE BİRARAYA GELME TERCİHİ BÜYÜK YENİLGİ İLESONUÇLANIR
Vatan Partisi olarak mevcut Cumhur ittifakının şu anda ki modelini benimsemiyoruz. Yani aday Erdoğan onun dışındaki ittifak bileşenleri Erdoğan’ın destekçileri. Bu görüşü kabul etmiyoruz. Ya kendi partisi ve amblemi ile giriyor ya da HÜDA-PAR’da olduğu gibi AK Parti listelerinden giriyor. Bizim Vatan Partisi olarak bunları kabul etmemiz mümkün değildir. Aslında AK Parti burada belirli bir tercihte bulundu, bu tercih ise, Vatan Partisi ile sorumlu bir hükümet modeline gidecek bir birlikteliği olmadı. Onun yerine HDP’ye çok yakın dolayısıyla PKK’ya da çok yakın bir programa sahip olan HÜDA-PAR’la bir araya gelmeyi tercih etti. Bu tercih tabi ki onların tercihidir. Ancak göreceksiniz ki bu tercih büyük bir yenilgi ile sonuçlanacak. Burada yenilgimiz bu seçim sürecinden Türkiye’yi bu zorluklardan çıkarak bir hükümet modelinin çıkma ihtimali yoktur. Erdoğan yine seçimi kazanabilir ancak hükümette bir çoğunluk elde etme ihtimalleri çok düşük. Bir irade birliği yaratarak bu zor süreçlerden Türkiye’yi çıkaracak güçlü bir hükümetin şuan ki model içerisinden çıkması mümkün değil” dedi.
MİLLET İTTİFAKI İLE HİÇ TARTIŞMAYIZ BİLE!
Millet İttifakı hedef alan Başkan Cengiz, “anlattığım hükümet sistemini Millet ittifakı ile hiç tartışmayız bile. Çünkü onlar tamamen Amerikan menşeili konumdalar. Bizim için bu düşünülebilir bir şey değildir bile. Millet İttifakı ile bu konuların hiçbirisini tartışmayız. Ancak, Cumhur İttifakı ile belirli bir düzlemde ülkenin çıkarları için oturup tartışabiliriz… Her zaman bu mümkün olabilir ancak, şu gerçeği de atlamamak gerekir ki ittifakların içerisinde, ittifak protokolleri yapıldı. Ve anlaşıldı. Seçime bu şekilde gidiliyor. Şu anda da bizim ifade ettiğimiz modelin oluşabileceği çok mümkün gözükmüyor. İhtimal kovalayan bir Vatan Partisi olamayacak. Biz milletvekili listelerini vereceğimiz güne kadar acaba böyle bir ihtimal olabilir mi diye düşünecek bir çizgimiz yok” ifadelerini kullandı.