Ceren KORKMAZ / EGEDESONSÖZ – ‘İyi Pamuk (Better Cotton) Standardı’ kapsamında uygulamaların güçlendirilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla İyi Pamuk Uygulamaları Derneği (IPUD) tarafından düzenlenen ‘Sürdürülebilir Pamuk Tedarik Zinciri Buluşması’ Bloomberg HT Tarım Editörü İrfan Donat moderatörlüğünde Alsancak Tarihi Havagazı Fabrikası Kültür Merkezi’nde başladı.
IPUD Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tanman, EBRD Teknik İşbirliği Yöneticisi Memanja Grgic ve Tarım Bakanlığı’na bağlı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü’nü temsilen Başak Egesel açılış konuşmalarıyla başlayan buluşmada sektör temsilcileri konuya dair bilgilerini paylaştı. Panelde tedarik zinciri, proje ve iyi pamuk uygulama ortaklarının deneyim paylaşımları konu başlıkları yer aldı.
HER ŞEY PAMUK İPLİĞİNE BAĞLI...
Buluşmanın amacının sürdürülebilir pamuk üretimini artırmak ve yaygınlaştırmak olduğunu belirten Bloomberg HT Tarım Editörü İrfan Donat, “Tedarik zincirindeki kırılmaları hep birlikte yaşıyoruz. Her şey pamuk ipliğine bağlı durumda... Sürdürülebilir bir yol haritasına ihtiyacımız var. Toplanmamızın sebebi de bu. Üretimdeki dönüşüm ve teknolojinin tarımdaki rolü gibi birçok başlık var. Bir bütün olarak bakacağız. Bu uygulamaların hepsi tercihten çıktı. Doğru teşvik politikasına ihtiyacımız var. Bir zorunluluk. Bugün bu başlıkları bir bütün olarak işleyeceğiz. Hikaye pamuk tarlasındaki üreticilerimizle başlıyor, bizim üzerimizde son buluyor... Oldukça önemli. Üretim ve tüketim dengesine baktığımızda yeni dönem şifreler neler, bizi ne fırsatlar ve riskler bekliyor, kime, ne görev düşüyor hepsini konuşacağız” şeklinde konuştu.
PAMUKTA KENDİMİZİ AYRIŞTIRMALIYIZ!
IPUD Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tanman yapmış olduğu açılış konuşmasında organik ve sürdürülebilir pamuğun önemine dikkat çekerek, “Pamuk üretiminin çevresel ekonomik ve sosyal anlamda sürdürülebilir olması için faaliyet gösteren derneğimiz 2013’ten beri faaliyet gösteriyor. Hatırlatmak isteriz ki çiftçilerimiz faaliyetlerimize gönüllü olarak başvururlar ve hiçbir maaliyet olmadan destek görürler. Pandemiden sonra pamuk üretiminden vazgeçen üreticilerin tekrar sahaya döndüğü bir dönem oldu. Çin’in stok yapması, yaşanan ekonomik kriz vs. pamukta tavan yaptırdı. Bu yüzden üreticinin kar marjının daha düşük olacağı öngörülüyor. Hal böyleyken pamukta kendimizi ayrıştırmalı ve piyasadan sıyrılan ürün sunmuş olmamız gerekiyor. Bu konuda tüketici talepleri bize yol göstermekte... Üretim zincirinin yaygınlaştırılması odak noktamız olursa çevreye saygılı ürün üretmiş oluruz. Derneğimiz faaliyetlerinin üyelerimizce desteklenmesini bekliyoruz. Kamudan beklentimiz ise her tarımsal politikanın ana eksenin sürdürülebilirlik olmasını ve teknik altyapı olarak projelerin desteklenmesini bekliyoruz. Ulusal bir sürdürülebilirlik çalışmalarına bir an önce başlamalıyız. Biz de katkı vermek için 9 sene önce faaliyetlere başladık... Üretici kooperatiflerinden ihracatçı birliklerine kadar tüm sektör paydaşlarıyla beraber çalışıyoruz. Hepsine teşekkür ediyoruz. Avrupa Yatırım ve Kalkınma Bölgesi’nin sürdürülebilir pamuk tedarik zincirinde olduğu gibi işbirliklerini artırarak devam edeceğiz. Bu projeye verdikleri katkılar ve finansal destek için teşekkür ederiz” ifadelerini kullandı.
TÜRK PAMUĞUNA İLGİYİ FIRSATA ÇEVİRMELİYİZ
Sürdürülebilir tarım odaklı bakanlığın yaptığı projelerden bahseden Tarım ve Orman Bakanlığı İyi Tarım Uygulamaları ve Organik Tarım Daire Başkanı Başak Egesel, Türk pamuğunun gözde olduğunu ve destekleme çalışmalarına devam ettiklerini ifade ederek şunları ekledi:
“Sürdürülebilir üretimin felsefesi organik tarımda; doğaya, çevreye dost uygulama teknikleri üretmek... Özellikle bakanlık olarak bizler tüm modellemeleri takip ediyor ve ona yönelik politikalar geliştiriyoruz. Pandemide ve ürün tedarik sürecinde yaşadığımız sıkıntılar vardı. Yeşil mutabakat süreci ve yenilikler, öncelikler ve tedbirler var. Bizler tüm bu aktörleri, oluşumları takip ederek bununla ilgili çalışmalarımızı yürütüyoruz. Sektörün talepleri nedir, ihtiyaçları nedir, sürdürülebilirliği göz önünde bulunduruyor muyuz, aynı zamanda tüketicinin yeni taleplerine ihtiyaç verecek şekilde üretim politikası geliştiriyor muyuz diye düşünüyoruz. Çiftçilere benimsetmek, organik tarımda kalkınma sağlamak adına çalışıyoruz. Organik tarım tüketiciler tarafından yoğun ilgi görüyor. Bizim Türk pamuğu çok kıymetli. Bunun kıymetini sürdürülebilir üretim teknikleriyle sertifikalandırılması sonrası dünya pazarlarına çıkması demek değer katmak demektir. Önemsememiz gereken üretim teknikleri... Dünyada 26 milyar tonluk pamuk üretimi var. yüzde 2.6’sı organik pamuk üretimi... Biz talebe yönelik olarak organik pamuk üretimini artırmalıyız. Bakanlık olarak bu yıl proje odaklı üretim sisteminin yaygınlaştırılması amacıyla çalıştık. Sektör ne istiyor düşündük ve sürdürülebilir modelle üreticinin ve sektörün ihtiyaçların karşılayabileceği projeler zinciri oluşturmayı hedefledik. Türkiye organik tarımda dünyanın yüzde 10’unu karşılıyor. Birde farklı ülkelerin mevzuatlarına göre sertifikalandırılmalar da oluyor. Ama bizim organik Türk pamuğuna çok ilgi var. Biz bunu ciddi bir fırsata dönüştürmeliyiz. Uygun üretim alanları ve yöntemleriyle, güçlü bir projeyle hem iç pazarda hem dış pazarda görülmeliyiz.
BURADA GÜZEL BİR MODEL OLUŞTURACAĞIZ
Biz Aydın’da pilot projeye başladık. Ulusal Pamuk Konseyi’nin bu projenin başlatılmasında çok büyük etkisi oldu. Bunu talep eden bir kuruluş... 20 bin dekarla 10 bin tonluk daha sertifikalandırılacak bir proje daha Aydın’da başladı. Bir de iyi tarım uygulamaları var... Bunları da birleştirelim dedik. Demastrasyon projesi olarak IPUD’la Aydın’da bu konuya yönelik de proje başlattık. Burada güzel bir modelin oluşmasını sağlayacağız. Biz bakanlık olarak her türlü üretime destek vermek adına çalışıyor ve bunu önemsiyoruz.”