GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
27 Haziran 2024 Perşembe 12:48

Tüm Bel-Sen CHP Genel Merkezi'ne sordu: Tugay, hangi partinin belediye başkanı?

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin toplu iş sözleşmesindeki tutumuyla ilgili CHP Genel Merkezi’ne sorular yönelten Tüm Bel-Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Cevdet Keleş “Cemil Tugay, hangi partinin belediye başkanı? Partiniz, Emek Mitingi düzenlerken yoksulluk sınırı altında ücret alan kamu emekçilerini ‘maaşlarınızı biraz daha keserek sizleri açlık seviyesinde çalıştırırım’ diyen Cemil Tugay, partinizi temsil ediyor mu?” ifadelerini kullandı.

EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediyesi, ESHOT ve İZSU genel müdürlüklerinde görevli kamu emekçileri ile bu işyerlerinde örgütlü Tüm Belediye ve Yerel Yönetim Hizmetleri Emekçileri Sendikası (Tüm Bel-Sen) İzmir Şubesi büyükşehir arasındaki toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin tıkanması üzerine başlayan eylemler devam ediyor. Kültürpark’ta Holler içinde yürüyüş yapan kamu emekçileri Başkan Tugay’ı toplu iş sözleşmesindeki tutumundan vazgeçmeye çağırdı.

Yürüyüş sonrasında yapılan açıklamada Başkan Tugay’ın ‘sözleşme imzalanmazsa kazanılmış haklar gider’ açıklamasına yanıt veren Tüm Bel-Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Cevdet Keleş “Aradan geçen günlere ve kamu emekçilerinin büyüyerek devam eden eylemlerine rağmen Tugay, kamuoyunu yanlış bilgilendirmeye devam ettiği gibi 26.06.2024 tarihinde İzmir Ticaret Odası’ndaki toplantıya emekçilerden kaçarak polis eşliğinde girmesinin ardından belediye sayfalarından ve basın aracılığıyla yaptığı yazılı açıklama ile üstüne üstlük emekçileri haklarını ödememekle tehdit etmiştir. Bizler, Cemil Tugay’ı Karşıyaka Belediyesi’ndeki antidemokratik tutumlarından ve aylarca ödenemeyen emekçi maaşlarından tanıyoruz” dedi.

Başkan Tugay’ı yangına körükle gitmekle suçlayan Keleş “Ancak kendisi hala İzmir Büyükşehir Belediyesi emekçilerini tanımamakta ısrar ediyor olmalı ki İzmir Ticaret Odası’ndaki toplantıya girerken yaptığı jest ve mimikleri ile toplantı sırasında emekçilerle dalga geçer gibi yaptığı tehdit açıklamaları ile emekçileri hafife alma ve umursamama tavrını sürdürüyor, hali hazırda yarattığı toplu sözleşme yangınına körükle gidiyor. Cemil Tugay, yaptığı açıklama ile 4688 sayılı yasanın ve AKP iktidarının antidemokratik yasalarının arkasına sığınmakta, en hafif tabiriyle AKP diliyle konuşmaktadır. Emekçileri‘Kurban bayramında 7.000 TL dolayındaki kazanılmış hakkınıza el koydum. Eğer benim istediğim sözleşmeyi imzalamazsanız 7.000 TL dolayındaki ücretinize de el koyarım.’ diyerek tehdit etmek de baskılarla ve yanlış bilgilendirmelerle baş edemediği eylemleri tehditler ile bitirmeye çalışmaktadır.” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Parti Genel Merkezi’ne de seslenen Keleş “Bir sorumuz da işçilerin, kamu emekçilerinin ve emeklilerin açlık sınırı ve yoksulluk sınır altındaki ücretleri için AKP hükümetini ve Temmuz zamlarını işaret eden ve 30 Haziran’da Gebze’de ‘Emek Mitingi’ düzenleyecek Cumhuriyet Halk Partisi’ne! Cemil Tugay, hangi partinin belediye başkanı? Partiniz, Emek Mitingi düzenlerken yoksulluk sınırı altında ücret alan kamu emekçilerini ‘maaşlarınızı biraz daha keserek sizleri açlık seviyesinde çalıştırırım’ diyen Cemil Tugay, partinizi temsil ediyor mu?” dedi.



Sendikanın açıklaması şu şekilde:

Binlerce İzmir Büyükşehir Belediyesi emekçisinin kazanılmış toplu sözleşme haklarına yönelen saldırılar karşısında günlerdir kesintisiz olarak sürdürdüğü eylemlere ve toplu sözleşme sürecine ilişkin zorunlu açıklamamızdır.

Belediye başkanı Sn. Cemil Tugay, 13.06.2024 tarihinde yaptığı basın toplantısında; binlerce kamu emekçisine ‘küçük bir fevri grup’ diyerek hem matematik bilmediğini hem de belediye çalışanlarını ve örgütlülüklerini ne kadar tanımadığını ortaya koymuş ve binlerce emekçiyi kriminalize etmeye çalışarak, hem emekçilere hem de İzmir kamuoyuna yanlış bilgi vermiş ve antidemokratik tutumunu ortaya koymuştu.

Aradan geçen günlere ve kamu emekçilerinin büyüyerek devam eden eylemlerine rağmen Tugay, kamuoyunu yanlış bilgilendirmeye devam ettiği gibi 26.06.2024 tarihinde İzmir Ticaret Odası’ndaki toplantıya emekçilerden kaçarak polis eşliğinde girmesinin ardından belediye sayfalarından ve basın aracılığıyla yaptığı yazılı açıklama ile üstüne üstlük emekçileri haklarını ödememekle tehdit etmiştir.

Bizler, Cemil Tugay’ı Karşıyaka Belediyesi’ndeki antidemokratik tutumlarından ve aylarca ödenemeyen emekçi maaşlarından tanıyoruz.

Ancak kendisi hala İzmir Büyükşehir Belediyesi emekçilerini tanımamakta ısrar ediyor olmalı ki İzmir Ticaret Odası’ndaki toplantıya girerken yaptığı jest ve mimikleri ile toplantı sırasında emekçilerle dalga geçer gibi yaptığı tehdit açıklamaları ile emekçileri hafife alma ve umursamama tavrını sürdürüyor, hali hazırda yarattığı toplu sözleşme yangınına körükle gidiyor.

Cemil Tugay, yaptığı açıklama ile 4688 sayılı yasanın ve AKP iktidarının antidemokratik yasalarının arkasına sığınmakta, en hafif tabiriyle AKP diliyle konuşmaktadır. Emekçileri‘Kurban bayramında 7.000 TL dolayındaki kazanılmış hakkınıza el koydum. Eğer benim istediğim sözleşmeyi imzalamazsanız 7.000 TL dolayındaki ücretinize de el koyarım.’ diyerek tehdit etmek de baskılarla ve yanlış bilgilendirmelerle baş edemediği eylemleri tehditler ile bitirmeye çalışmaktadır.

Aynı Cemil Tugay ve amatörlükleri ile İzmir kamuoyuna kendilerini rezil eden bürokratları, paylaştıkları WhatsApp mesajı ile eyleme katılan emekçilerin isim listelerini topladıklarını deşifre etmiş ve emekçilerin Anayasal haklarına karşı olan anti demokratik tutumlarını bir kez daha ortaya koymuşlardır.

5 yıl boyunca başkanlığını yaptığı Karşıyaka Belediyesi’nde imzaladığı özgür toplu sözleşmeler yokmuşçasına ‘yasa’ diyen ‘orada 400 dolayında memur vardı, o zimmeti ben cebimden de öderdim’ diyen Tugay’a soruyoruz.

Bu yasaları yeni mi öğrendiniz? Yoksa emekçi düşmanlığında çıta mı yükseltiyorsunuz? Emekçilere sadaka verircesine takındığınız bu tutuma ilişkin cesareti nereden buluyorsunuz?

Yasa diyen Cemil Tugay’a bir diğer sorumuz ise Anayasa’nın 90. maddesinden haberiniz var mı?

Bu madde der ki “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası antlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası antlaşma hükümleri esas alınır.”

Dolayısıyla yaptığımız toplu sözleşmelerin hukuki temelini ‘Uluslar arası İLO 87, 98 ve 151 sayılı sözleşmeleri, Avrupa Konseyinin Avrupa Sosyal Şart ve Avrupa Birliğinin Temel Haklar Şartı ile İLO Uzmanlar Komisyonu ve Sosyal Haklar Avrupa Komitesinin Kararları’ oluşturmaktadır.

Bunları açıp okudunuz mu? Okuyan bürokratınız var mı? Kamu emekçilerinin ‘Grevli ve özgür toplu sözleşme’ hakkından haberiniz var mı?

Bir sorumuz da işçilerin, kamu emekçilerinin ve emeklilerin açlık sınırı ve yoksulluk sınır altındaki ücretleri için AKP hükümetini ve Temmuz zamlarını işaret eden ve 30 Haziran’da Gebze’de ‘Emek Mitingi’ düzenleyecek Cumhuriyet Halk Partisi’ne!

Cemil Tugay, hangi partinin belediye başkanı?

Partiniz, Emek Mitingi düzenlerken yoksulluk sınırı altında ücret alan kamu emekçilerini ‘maaşlarınızı biraz daha keserek sizleri açlık seviyesinde çalıştırırım’ diyen Cemil Tugay, partinizi temsil ediyor mu?

Buradan Cemil Tugay’ı ve iş yerlerinde isim toplayarak suç işleyen bürokratlarını bir kez daha uyarıyoruz! Sakın ha sakın anayasal haklarımızı kullanan emekçiler hakkında soruşturma açarak ‘Anayasa suçu’ işlemeyin! Aksi halde hali hazırda zaten bozmuş olduğunuz iş barışını tamamen ortadan kaldırırsınız.

Eğer emekçilerin toplu sözleşme taleplerini görmezden gelmeye ve toplu sözleşme masasından kaçmaya devam ederseniz, dün İzmir Ticaret Odası’nda olduğu gibi İzmir’in her yerinde de kamu emekçilerinden kaçmak zorunda kalırsınız!

Günlerdir karşınıza dikilen binlerce emekçi, dün sizi emekçilerden kaçırmak için uygulanan polis şiddetinden de haksız hukuksuz tehditlerinizden de korkmuyor! 

Bugün yüzlercesi yine karşınızda! Eğer maaşlarımızda uyguladığınız hukuksuz kesintiden vazgeçmez ve iş barışını tesis etmezseniz bu belediyede çalışacak kimseyi de bulamazsınız!