GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
26 Mayıs 2022 Perşembe 13:51

TMMOB'un Kent Suçları haritasındaydı... Bilirkişi ne rapor verdi?

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından iptali için yargıya taşınan Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın yüz binlik planları ile ilgili bilirkişi raporunda ayrıntılar ortaya çıktı. Raporda, AK Partili Taştan ailesine ait doğal SİT alanındaki parselde yapılan özel imar değişikliğinin şehircilik ilkeleri ve planlama esasları ile bağdaşmadığı belirtildi. Parseldeki inşaat, TMMOB'un hazırladığı 'Kent Suçları Haritası'nda da ilk sırada yer almıştı.

Metehan UD / EGEDESONSÖZ - Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın 2015 yılında yayımladığı İzmir-Manisa Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı tartışmalara neden olmuş, planların yapılaşmaya açtığı alanlardan dolayı pek çok kesimden itiraz sesleri yükselmişti. Planlarla birlikte nitelikli tarım arazileri, zeytinlik alanlar, orman alanları, su havzaları ve korunması gerekli doğal değerler imara açılmıştı.

İtirazların sahiplerinden biri olan İzmir Büyükşehir Belediyesi de söz konusu planları yargıya taşıyarak iptalini istemişti. Açılan dava sonucunda Danıştay’ın atadığı bilirkişi heyetinin raporu yakın zamanda ortaya çıktı. Raporda, planlamada yer alan değişiklikler ayrıntılı olarak ele alındı ve planların olası sonuçları değerlendirildi.

PARSELE ÖZEL DEĞİŞİKLİK
Bakanlığın yaptığı plan değişikliğinden biri de Bornova Karaçam Köyü sınırları içerisinde yer alan parçacıl plan değişikliğiydi. Yüz binlik imar planlarında orman alanı belirlenen doğal SİT statüsündeki parsel, bakanlık tarafından hazırlanan yeni planlamada ‘kentsel yerleşik alan’ olarak değiştirilmişti.

BÜYÜKŞEHİR: KORUMA İLKELERİ İLE ÖRTÜŞMÜYOR
Büyükşehir Belediyesi itirazında yeşil kuşak alanlarının ortasında kalan parsele özel imar hakkı verildiğini belirterek mevzuata aykırı olduğunu dile getirdi. Dava dilekçesinde “koruma statüsü bulunan bu tür özel nitelikli alanların, koruma-kullanma dengesi içerisinde, ekolojik özellikleri korunarak, sağlıklı kentsel yaşam ortamlarının sürdürülebilirliğine katkıda bulunacak bir şekilde planlanması gerekmektedir. Aksi takdirde, emsal teşkil edecek nitelikteki bu tür parsel bazında üretilen kararlar ile ulaşım bağlantısı olmayan kentsel alanların ortaya çıkmasına sebep olunacak, söz konusu bölgenin sit alanı ve etkileşim sahası bütününde değerlendirilerek koruma-kullanma dengesinin sağlanması güçleşecektir. Bu durum, gerek üst ölçekli planın koruma ilkeleri ile gerekse planlama esasları ile örtüşmemektedir” denildi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ise savunmasında plan değişikliğinin öncesinde idareler tarafından alındığını ve bu çerçevede planlara işlendiğini belirtti.

BİLİRKİŞİ: ŞEHİRCİLİK İLKELERİNE AYKIRI
Alanda keşif yapan bilirkişi heyeti raporunda planın mevcut olan durumunu paftaya işlemektense, korunması ve sürdürülmesi istenen yeşil alan ve doğal yapıya ilişkin üst ölçekli stratejik bir karar olarak yeşil kuşak oluşturma kararını burada güvence altına alması gerektiğini vurguladı.

Plan değişikliğinin şehircilik ilkeleri ile planlama esaslarına aykırı olduğunu vurgulayan heyetin raporunda, “Bu noktada uyuşmazlık konusu olan gösterimin 1/100.000 ölçekli plan için aşırı detayda ve paftalar üzerinden bile algılanması oldukça zor bir alan büyüklüğünde olduğu belirtilmelidir. Aslında böyle bir alan büyüklüğünün değerlendirmeye tabi tutulması anlamlı bir yaklaşım değildir. Ancak, burada eleştirilen konu bölgenin doğal değerini koruma stratejisinin benimsenmesi gerekirken, mevcutta uydu fotoğrafında görülen bir kaç yapının veya sürmekte olan bir inşaatın plana işlenmiş olmasıdır. Burada bir yerleşim değil sadece bazı yapılaşma eğilimleri bulunmaktadır. Bunları denetlemek, engellemek amacıyla stratejik bir karar olarak doğal yapının korunması gerekirken, bu inşaatların dikkate alınıp plana işlenmiş olması stratejik planın niteliği, amacı, dili, ölçeği ve gösterim tekniğine aykırı bir yaklaşım olduğu için bu noktada yapılan gösterim ve plan kararı şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarıyla bağdaşmamaktadır” ifadeleri yer aldı. Mahkemenin vereceği kararla birlikte bölgenin geleceği de şekillenecek.

PARSEL AK PARTİLİ AİLEYE AİT
Parsel, AK Parti İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi ve Bornova Belediyesi Grup Başkan Vekili Fatih Taştan’ın babası AK Parti’nin kurucularından ve bir dönem il başkan yardımcılığı da yapan AK Parti İzmir Eski Teşkilat Başkanı Rahmi Taştan’a ait. İzmir 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'nun kararı ile 2009 yılında 1’inci derece doğal SİT ilan edilen alanın statüsü Taştan Ailesi’nin talebi üzerine 2013 yılında alınan kararla 3’üncü derece doğal SİT’e düşürerek yapılaşmaya açıldı. Parselde 2017 yılında inşaat çalışmaları başladı ve tamamlanan yapı özel eğitim şirketine kiralandı. Günümüzde özel bir eğitim kurumu olarak kullanılan yapıda öğrenim devam ediyor.

                                                                                 (Öncesi)

TMMOB’UN KENT SUÇLARI HARİTASINDAYDI
SİT alanındaki yapılaşma Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İzmir İl Koordinasyon Kurulu tarafından hazırlanan Kent Suçları haritasında ilk sırada yer aldı. TMMOB tarafından o dönem yapılan açıklamada doğal alan içinde gerçekleştirilen inşaatın bir an önce durdurulması gerektiği vurgulanmıştı. İmar planı olmadan gerçekleştirilen inşaata ilişkin, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Tabiat Varlıkları Koruma Kurulu’nun verdiği geçiş dönemi yapılaşma koşulları kararı, TMMOB’a bağlı Peyzaj Mimarları Odası ve Şehir Plancıları Odası İzmir Şubeleri tarafından yargıya taşınmış ve İzmir 5. İdare Mahkemesi kararı 2019 yılında iptal etmişti. Odalar, ayrıca yetkililer hakkında da suç duyurusunda bulunmuştu.

                                                                                  (Sonrası)