Diren ÇELİK/EGEDESONSÖZ- İzmir’de kan stoklarının kritik seviyeye düşmesinin ardından sosyal medya üzerinden “para karşılığı acil kan ilanı” verilmeye başlandı.
Bir sosyal medya adresinde yayınlanan ilanda Akdeniz Anemisi hastası için para karşılığı kan bağışı çağrısı yapıldı. İlanda, “Kan bağışı bulunan kişiye 500 TL verilecek. Hemen havalesi yapılacak. Acil kan arıyorum maalesef devlet kan bankası boş. Kan veren kişi bana özelden yazsın. Kim ne kadar arkadaşı varsa tüm ailesiyle yüzlerce kişi olabilir. Toplu halde gidebilirsiniz. Akdeniz anemisi hastası içindir” ifadeleri yer aldı.
HESABIN SAHTE OLMASI VEHAMETİ AZALTIMIYOR
İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Uzman Dr. F. Yüce Ayhan, Egedesonsöz’e değerlendirmelerde bulunarak yayınlanan ilanın sahte olduğunun belirlendiğini söyleyerek vatandaşlara uyarılarda bulundu. Doktor Yüce Ayhan yaptığı açıklamada, “Hesabın sahte olması işin vahametini azaltmıyor. İstismar edilebilecek şekilde ülkede bir kan sıkıntısı var. Dolandırıcılığa konu olacak şekilde kan sıkıntısı bulunuyor” şeklinde konuştu.
HASTANIN PARA ALIŞVERİŞİ İLE İLGİSİ YOK
Dr. Yüce Ayhan açıklamasında “Tüm Türkiye’de kan bağışı ile ilgili mevzuat kesinlikle bu işin para karşılığı yapılmasını önleyen bir mevzuat. Kan parayla alınıp satılabilen bir ürün değil. Kızılay’a ödenen paralar da, SGK tarafından belirlenmiş masraflara ilişkin bir ödemedir. Özel hastaneler kendi kafalarına göre bunu bir hizmet bedeli olarak alamıyorlar. Bu parayı hasta ödemiyor. Hastanın para alışverişi ile hiçbir şekilde ilgisi yok. Sadece kurumlar arasına bütçe aktarımı şekilde süreç ilerliyor. SGK’nın belirlediği maliyet karşılığı o bedel kurumlar tarafından aktarılıyor” dedi.
KAN STOKLARI YETERSİZ, AMELİYATLAR ERTELENİYOR
İzmir’de kan stoklarının yetersiz olduğuna vurgu yapan Ayhan, “Depremin ardından, Kızılay’ın üst yönetimine ilişkin basında çıkan iddialar, kurumsal prestijini ortadan kaldırınca insanların Kızılay’a yönelik iyi niyeti ile birlikte bağış hassasiyeti ortadan kalktı. Kızılay kan merkezi yeterli bağış toparlayamıyor. Bunun sorumlusu Kızılay Kan Merkezi değil, üst yönetimi olabilir. Çünkü kan merkezlerinde mevzuatın ötesinde uluslar arası kalitenin gerektirdiği her türlü standartlar uygulanıyor. Kan bağışı durunca, Kızılay, donör seçim standardını gevşetmek durumunda kaldı ve takas bağış dediğimiz yönlendirilmiş hasta yakınlarını kabul etmek zorunda kaldı. Geldiğimiz noktada kişiler bağışçı yönlendirmeden kan bulamıyorlar, ameliyatlar erteleniyor. Akdeniz Anemisi hastaları gibi planlı transfüzyonlar zamanında yapılamıyor. Hastane kadroları, hastalar ve Kızılay zor duruma giriyor. Bu konu aynı zamanda sağlık bakanlığının da sorumluluğu olmalı. Kızılay kan bulamıyorsa bunun alternatifini sağlık bakanlığı yaratmak zorunda. İnsanların para karşılığı bu durumun vahametini ortaya koyuyor. İzmir’de kan stokları kötü durumda. Acil hastalar için Kızılay yönlendirme yapıyor ancak planlı ameliyatlarda belirli bir periyotta yapılıyor bunu Kızılay’dan talep ettiğinizde taahhüdünü resmi olarak veremiyor. İzmir’de de Türkiye’de de stokların kritik seviyede olduğunu biliyoruz” şeklinde konuştu.