EGEDESONSÖZ- Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (TMMOB) bağlı Şehir Plancıları Odası (ŞPO) İzmir Şubesi, Konak Belediyesi’nin hazırladığı Çınartepe, Atamer, Millet, Murat, Trakya, Anadolu, Saygı, Mehmet Akif, Ulubatlı, Yirmialtı Ağustos, Yavuz Selim, Zeybek, Huzur ve Cengiz Topel Mahallelerinde kentsel dönüşümü hedefleyen Gültepe imar planlarına yönelik dava açmıştı.
Açılan bu dava sonucunda ŞPO’nun gösterdiği gereçleri değerlendiren İzmir 4’üncü İdare Mahkemesi’nin “yürütmeyi durdurma” kararı aldığı kamuoyuna duyurulmuştu. Kararın sonucunda, odaya yöneltilen eleştiriler ve sosyal medyadan gelen vatandaş tepkisinin ardından ŞPO İzmir Şubesi açıklamada yaptı.
Planların nüfus öngörüsü, ayrılan sosyal ve teknik altyapı alanları, plan kararları-plan notları-plan raporunun birbirleriyle örtüşmemesi yönüyle üst ölçekli plan kararlarına, yürürlükteki imar mevzuatına, kamu yararına, şehircilik ilkeleri ve planlama esaslarına aykırı olduğu gerekçesiyle dava açıldığının ifade edildiği açıklamada mahkemenin iptal gerekçilerine yer verildi.
Şube tarafından yapılan açıklamada, dava açılmasının tek başına bir imar planının iptal edilmesi gerekçesi olamayacağının altı çizilirken, şu ifadeler kullanıldı:
“Kamuoyunun bildiği üzere Şubemiz tarafından 2020 yılında onaylanan Konak İlçesi, Gültepe imar planlarının şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına aykırı olması nedeniyle dava açmamız eleştiriye konu olmakta ve halkın mağdur olmasına neden olduğumuz iddia edilmektedir. Öncelikle Şubemiz tarafından dava açılmasının, tek başına bir imar planının iptal gerekçesi olamayacağı; bir idari işlemin hukuka aykırılığı tespit edilirse mahkeme tarafından iptal edileceği açıktır.
İdarelerin hukuka uygun işlem tesis etme yükümlülüğü bulunmaktadır. İdari davaların amacı, idari işlemlerin mevzuata ve hukuka uygunluk yönünden yargısal olarak denetlenmesidir. Bir idari işlem dava konusu edilse dahi hukuka ve kamu yararına uygunsa iptal olmaz; aksine hukuka uygunluğu tespit edilir. Bütün bu işlemler şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı doğrultusunda gerçekleştirilirse söz konusu mağduriyetler de oluşmayacaktır.
Kamu idarelerince hazırlanan ve/veya onaylanan planların, ilgili mevzuatların yanı sıra şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararı esasına dayanması gerektiğini, sağlıklı ve yaşanabilir kentlerin ancak bu ilkeler doğrultusunda oluşabileceğini bir kez daha hatırlatıyor ve söz konusu ilkelere aykırı olan Gültepe Bölgesi İmar Planlarına ilişkin açtığımız davalara yönelik sürecin takipçisi olacağımızı belirtiyoruz.”