EGEDESONSÖZ- DİSK Ege Bölge Temsilciliği, KESK Şubeler Platformu, TMMOB İKK, İzmir Tabip Odası ve İzmir Barosu tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Bugün açıkça görülmektedir ki tartışmaya kapalı kati tarihsel gerçekler dahi iktidarın sahte tarih yazıcılığı ile değiştirilmeye çalışılmakta, işbirlikçiler vatansever, devrimciler hain olarak anılmaktadır. Bu dilin sahiplerinin bugünkü amacı Tunç Soyer'in kişiliği üzerinden cumhuriyetin kurucu felsefesini ve Atatürk'ü yargılatmaktır" ifadeleri kullanıldı.
Yapılan yazılı açıklamada şunlar belirtildi;
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer hakkında İçişleri Bakanlığı tarafından biri belediye başkanı Burhan Özfatura dönemine ait 32 yıl öncesinden kalma olan üç ayrı konu hakkında soruşturma izni verilmiştir. Söz konusu iznin aylar önce verilmesine rağmen Tunç Soyer'in 9 Eylül'de yüzbinlerce İzmirli'ye yaptığı konuşma sonrası 28 Eylül'de tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Söz konusu konuşmada Tunç Soyer, Mustafa Kemal Atatürk'ün sözlerine atıfta bulunarak, “Yüz yıl önceydi. Bu toprakları yönetenler, gaflet, delalet hatta hıyanet içindeydi. Gençleri, kadınları, çocukları, geleceği hiç düşünmediler. Sadece ve sadece saraylarındaki saltanatı korumak için bütün bir milleti ateşe attılar. İnsanlık onurumuzu, bağımsızlık tutkumuzu ayaklar altına aldılar, teslim oldular. Bir sabah emperyalist ülkelerin askerleri, kirli çizmeleri ve kirli emelleriyle körfezin sularını ve güzelim şehrimizi işgal etti” demiştir. Bu sözlerden ve altındaki saray eleştirisinden rahatsız olan kesimler yandaş medyada Cumhurbaşkanının kirli dilinden cesaret alarak Tunç Soyer aleyhine bir kampanya başlatmış ve kendisine itibar suikastı yapmışlardır.
Bugün açıkça görülmektedir ki tartışmaya kapalı kati tarihsel gerçekler dahi iktidarın sahte tarih yazıcılığı ile değiştirilmeye çalışılmakta, işbirlikçiler vatansever, devrimciler hain olarak anılmaktadır. Bu dilin sahiplerinin bugünkü amacı Tunç Soyer'in kişiliği üzerinden cumhuriyetin kurucu felsefesini ve Atatürk'ü yargılatmaktır. Tunç Soyer hakkında verilen soruşturma izinleri tarihi gerçekleri gür sesle haykıranlara verilmiş göz dağıdır.
Bu nedenle açıklamak isteriz ki saray ve şürekası tarafından onurlu İzmir halkına ve onun temsilcilerine yapılan tehditlere boyun eğmeyeceğiz. Çarpık tarih anlayışınıza teslim olmayacağız. İzmir Demokrasi Güçleri olarak çağdaş bir Türkiye ideali için sayın Tunç Soyer'in yanında olduğumuzu, kendisi hakkında başlatılan sürecin takipçisi olacağımızı kamuoyuna bildiririz.