GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
23 Ekim 2019 Çarşamba 10:40

Sivil inisiyatif Kültürpark’taki üretici pazarı için ne düşünüyor?

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Kültürpark’ta hayata geçirilen üretici pazarı hakkında konuşan oda başkanları önemli açıklamalar yaptı.

Mehmet İŞLER /EGEDESONSÖZ- İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in 31 Mart yerel seçimlerinin kampanya döneminde vaatleri arasında bulunan üretici ve tüketiciyi aracısız buluşturma fikri ilk 6 aylık süreçte hayat buldu. Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer ilk olarak Kadifekale’de Pagos Üretici Pazarı’nı açtı. Gelişmeler sonrasında ikinci adım ise Kültürpark’ta atıldı. Başkan Soyer’in girişimiyle 16 Ekim Çarşamba Günü Kültürpark Lozan Kapısı’nda üretici pazarı faaliyete geçti.

İzmir Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun döneminde Kültürpark Revizyon Projesi’ne karşı çıkan odaların temsilcileri yeni süreçte hayata geçen üretici pazarı hakkında açıklamalarda bulundu.

KÜLTÜRPARK PAZAR YERİ DEĞİLDİR
Mimarlar Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Halil İbrahim Alpaslan: 
Kültürpark’ta en başından beri ilkelerimiz var. Bunlardan birincisi; orada kalıcı yapılaşmaya neden olmamak. İkincisi; mevcut fauna ve floraya zarar verilmemesidir. Hangi etkinlik olursa olsun, ister konser ister pazar, ister benzeri bir etkinlik… Bu bakış açısıyla değerlendiriyoruz. Belediye başkanımıza da aktardık; Kültürpark’a araç girmemesini istiyoruz. Kent parkı kimliğindeki alana minibüslerin, kamyonetlerin hatta kamyonların girmemesi gerektiğini ilke olarak vurguluyoruz. Dolayısıyla bu açılardan baktığımızda şu an pazarın eksiklikleri var. Örneğin çok ciddi bir araç trafiğine neden oluyor. Flora ve saunaya zarar verme olasılığı var. Daha bir kere kurulduğu için çok fazla gözlem yapamadık. Bu konularda hassas olunması gerektiğini söylüyoruz. Genel olarak açıkçası doğru bulmuyoruz. Pazar işlevini Kültürpark için çok uygun bir işlev olarak değerlendirmiyoruz. Ama çok da Kültürpark’a zarar veren bir mesele gibi de değil. Geçen dönemde kongre merkezi kurulması söz konusuydu. Onunla kıyaslarsak bu Kültürpark’a o derece zarar verecek bir şey değil. Tabii ki Kültürpark bir Pazar yeri midir? Bence değildir. Ama bu hukuka taşınacak, dava açılacak bir şey değil. Kalıcı yapılaşmaya neden olmadığı sürece belki de bir miktar daha devam edebilir. Kültürpark’ı pazar yeri olarak değerlendirmek bana çok doğru gelmiyor.

ŞARTLI ONAY: ARAÇ GİRMEDİĞİ, TEMİZLİK YAPILDIĞI TAKDİRDE SORUN YOK
Peyzaj Mimarları Odası İzmir Şubesi Başkanı Özay Yerlikaya: 
Pazarın sadece üreticilere ait olması ve gelişmiş ülke parklarındaki örneklerinde olduğu gibi yapılmasını isterizAraç ve kamyon girişi olmadığı takdirde, sınırlarının çizilmesi şartıyla, temizlendiği sürece herhangi bir sorun yok. Bunun dışında oraya araç girişi gibi ekstra zararlar getirecekse o zaman karşısında olduğumuzu belirttik. Pazar ilk defa olduğunda fotoğraflarını inceledim. O günkü halinde TIR girişi olduğunu gördüm. Bunları başkana açıkça ifade etmiştim. Bunların olmaması gerekiyor. Dikkat edeceklerini söylediler. Bu düzenlemeler yapıldığı takdirde bir sıkıntı yok. Yapılmazsa sorun var. Bunun tek yolu da koruma amaçlı imar planının kurallarının doğru yazılmasından geçiyor. Onunla ilgili de bir çalışma başladı. Biz odalar olarak içindeyiz. Burada ne kadar doğru kararlar alıp, Kültürpark’ı korumaya yönelik yapılacak her türlü aktivitenin etkilerini tanımlayabilirsek o zaman tartışmalar ortadan kalkacak. Kültürpark’ın iyi bir yönetim biçimine ihtiyacı var. Şu an bir şube müdürlüğü var ama içi boş. Gerçekten bu sorumluluğu alabilecek, yanlışa dur diyecek bir yönetim şekline de ihtiyaç var. Bir pazar kuruldu, pasta festivali yapıldı, sıkıntılar oluştu ama doğruya çekmek zorundayız. Bunun yolu da diyalogla koruma amaçlı imar planına müdahil olmak. Önceki yönetimde dahil olamadık, planı dahi göremedik. Şu an planı görüyoruz. Hiçbir bilimsel yanı olmayan koruma amaçlı imar planı. Buna öncelik vermemiz gerekiyor. Planı doğru çıkartırsak bu tartışmalar olmayacak.

KORUMA İMAR PLANINA YÖNELMİŞ DURUMDAYIZ
Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Özlem Şenyol Kocaer: 
Biz Büyükşehir Belediyesi ile Kültürpark’ın geleceği için bir an önce koruma amaçlı imar planı hazırlanması amacıyla çalışmamızı başlattık. Bununla ilgili girişimlerimiz oldu. Şu an çalışmalar bilimsel ve teknik anlamda devam ediyor. Amacımız ve hedefimiz Kültüpark’ın bilimsel temellere dayalı ve 80-90 yıllık tarihiyle geleceğe taşıyacağımız bir imar planının bir an önce yapılmasıdır. Bu yönde desteğimiz var. Büyükşehir Belediyesi’nin de bu çalışmayı destekleyici bir tavrı var. Buna yönelmiş durumdayız. Üretici pazarı özelinde şu an için bir şey söylemiyorum. Bu tür faaliyetlerin koruma amaçlı imar planı çalışması içinde değerlendirilmesi gerekiyor.

HER NE PLANLANIYORSA PLANLANSIN HASSAS DAVRANILMASI GEREKİYOR
Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Helil İnay Kınay: 
Kültürpark konusunda başından beri görüşlerimizi dile getirdik. Kültürpark kent için çok çok önemli bir alan. Tüm kent bunun farkında. Tunç Soyer de bu sürece başından beri ne kadar önem gösterdiğini, halkla beraber yürütmek gerektiğini ortaya kodu. Ancak Kültürpark bu kentin nefes alanı. Bir taraftan da kuruluş amacı, taşıdığı değer, misyonu, oradaki bitki ve canlı yaşamına bakıldığında çok doğru bir şekilde planlanması ve yönetilmesi gereken bir alan. Dolayısıyla Kültürpark’ın gerçekten İzmir ile iç içe, halkın kullanımına açık ve bu noktada hepimizin hayal ettiği bir değer olabilmesi için sürecinin çok önemli bir şekilde planlanması gerekiyor. Bizlerin de İzmirliler olarak bu sürece sahip çıkmamız ve bunu yaşamamız gerekiyor. Odalar olarak da koruma amaçlı imar planı çalışmalarının tamamlanması gerektiğini söylüyoruz. Koruma süreci atlanmadan o alanın özelliklerine zarar vermeyecek şekilde planlanmasına yol açacak hangi faaliyet olursa olsun destek vereceğiz. Önemli olan bu alanın İzmirliler için doğru yönetilmesidir. Biz çevre mühendisleri deriz ki, ‘attığımız her adımın mutlaka bir çevresel etkisi var. Aldığımız nefesin bile bir olumsuz etkisi var’. Bütünsel planlama yapmak gerekir. Denetim izlemenin yapılması gerekir. Oranın planlanması ve kent için yaşanan bir alan olması her ne planlanıyorsa planlansın çok doğru ve hassas şekilde değerlendirilmeli uygulamanın böyle yapılması sağlanmalı. Biz de her çalışmanın içinde varız, bundan sonra da var olmaya devam edeceğiz. Destek içinde olacağız.