EGEDESONSÖZ – Türkiye’nin ilk Roman Milletvekili CHP’li Özcan Purçu Kanal 35’te yayınlanan Farklı Açı programında önemli açıklamalarda bulundu.
Egedesonsöz Genel Yayın Yönetmeni Fatih Yapar ve Gazeteci Çağdaş Yılmazer’in sorularını yanıtlayan CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu, Roman vatandaşların sorunlarının giderilmesine yönelik mesajlar verirken, Meclis gündemine damga vuran konuşması ve önerge hakkında bilgiler verdi.
Purçu, TBMM’de büyük destek görmesine rağmen AK Parti oylarıyla reddedilen araştırma komisyon kurulması önergesinin geri döneceğini açıkladı. İzmir Milletvekili talebin AK Parti cephesinden geldiğini söyledi ve “AKP’li grup başkan vekillerimiz CHP’li grup başkan vekillerimize Özcan Purçu önergesini tekrar versin biz kabul edeceğiz demiş” dedi.
Purçu, “Önerge reddedildi ama toparladık... Bu olaydan sonra 300 bine yakın kişiye mesaj attık ve sosyal medyada da çok fazla ses getirdi. AKP’li grup başkan vekillerimiz CHP’li grup başkan vekillerimize Özcan Purçu önergesini tekrar versin biz kabul edeceğiz demiş. Şimdi tekrar imzaya verdik. Mecliste tekrar oylanacak. Bu sefer büyük ihtimal kabul edilecek. Kabul edeceklerini söylediler. Peşini bırakmam” diye konuştu.
ÖNERGEYİ ANLATTI
CHP İzmir Milletvekili programda önergenin ayrıntıları hakkında da bilgi verdi. Purçu, “Biz kimseyi ayırt etmeden toplum olarak biriz. Yaşama ve barınma hakkı insanın onursal meselesidir. Çağdaş hukuk devletinde bu gereklidir. Ama Roman Mahalleleri’ne baktığımız zaman bunu net olarak göremiyoruz. Sosyal devletin gereği de barınma hakkıdır. Devletin vatandaşına barınma hakkını sağlaması gerekir. Bunun vatandaşın durumunun olmadığı zamanlarda gerçekleşmesi gerekir. Devlet buna müdahale ederek o yaşam standartlarını yerine getirmek zorundadır. Devletin 5 yıl önce başlatmış olduğu Roman açılımı kapsamındaki barınma sorunu planlanması maalesef çok yetersiz. Türkiye’de çalışmaların çoğu bilimsel araştırma yapılmadan muhatap kişilerle görüşme yapılmadan o alan araştırılmadan yapılıyor. Roman mahallelerindeki kentsel dönüşüm de böyle. Sulukule’de acil kamulaştırma yapılarak o alanın dönüşümü sağlandı. Ama hiçbir Roman vatandaşıyla görüşülmedi. O vatandaşların orayı terk etmeleri için acil kamulaştırma yapıldı. Acil kamulaştırma yol, okul gibi devletin ihtiyacı olduğu konularda yapılır. Ama maalesef bu acil kamulaştırma farkı bir alana dönüştü. Şirketlere verilerek villalar yapıldı. Ve bu villalar zengin insanlara satıldı. Bu acil kamulaştırmanın gereği değildir. Yasayı ezen bir devletle karşı karşıyayız. Orada 800 aile, aşağı yukarı 5 bin kişi vardı. O inanların nerede olduğunu devlet araştırıyor mu? O insanların çoğu çadırlarda yaşıyor. Bir kısmını TOKİ’yle yerleştirdiler. Ama bu yerleştirilenlerin işi yok. 5 ay sonra hepsi icralık oldu. Ve dışarı çıkartıldı. Bu insanlar sosyal riskle karşı karşıya bırakıldılar. Çocuklar okula gitmiyor, kuyu suyu içiyor ve yeni doğanlar kimliklerini alamıyor. Ve yaşadıkları yerde mülteci gibi yaşıyorlar. Sosyal dönüşümü sağlamadan kentsel dönüşümü yaparsanız sosyal patlamayla karşılaşırsınız” dedi.
Programda vekil olduktan sonra Roman vatandaşlardan büyük talep gördüğünü ifade eden Purçu, Meclis çalışmalarından arta kalan zamanlarda sürekli alanda olduğunu İzmir’in yanı sıra Samsun’dan Siirt’e, Adana’dan Çorum’a ülkenin dört bir yanına gittiğini söyledi.
EGE MAHALLESİ’NDEKİ SIKINTI…
İzmir’de Roman vatandaşlara yönelik projelerden de söz eden CHP Milletvekili, Ege Mahallesi’nde planlanan kentsel dönüşüm süreci için, “Büyükşehir belediyemiz ve ilgili belediyeler tarafından Kentsel dönüşüm, vatandaşla konuşularak, anlaşılarak yapılmaya çalışılıyor. Vatandaşın talebi üzerine hareket edilip anlaşma zemini oluşturulmaya çalışılıyor. Ege mahallesinde de vatandaş kabul ederse bu yapılacak. Vatandaş kabul etmezse anlaşılamazsa yapılamayacak. Şu an anlaşma sürecinde ufak tefek pürüzler var. Onların çözümü noktasında büyükşehir çalışıyor. Yakın bir zamanda muhtar heyeti ve belediye başkanı bir araya geldi. Oradaki sıkıntı, dışarıda kalacak ailelerin ne yapılacağı üzerine. Onunla ilgili görüşmeler sürüyor. Sorunlar çözüldüğü zaman ilk defa vatandaşla görüşülerek yapılan örnek bir çalışma olacak. Aynı şekilde Karşıyaka da öyle…” açıklamasını yaptı.
Purçu, AK Parti’den Roman milletvekili adayı gösterilen Cemal Bekle ve Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından danışman olarak atanan Metin Özçeri’yle de ortak mesai yaptıklarını ifade ederek, “Sonuçta ortak bir hedefimiz var: Vatandaşa hizmet etmek, ülke için çalışmak. Ben Metin Özçeri’yle 10 yıldan beri tanıyorum. Bir araya geliyoruz, konuşuyoruz, sohbet ediyoruz. Öyle kırıcı, yıkıcı bir rekabetimiz yok” dedi.
CHP Milletvekili, ‘İzmir Roman vatandaşların yaşamı için bir örnek teşkil edecek mi?’ sorusuna ise, “3 yıl içinde Roman mahallelerinde büyük bir dönüşüm sağlanacak. İzmir ve yerel belediyeler bu konuda çok faydalı çalışmalar yapacak. Bazı mahallelerimizde etüt evleri kurmaya başladık. Kentsel dönüşümler vatandaşlarla görüşmeler halinde sürdürülecek. İstihdam konusunda yeni çalışmalar yapmaya başladık. Kurslar açmaya başladık. Büyükşehir Belediyesi’yle birlikte eğitimle ilgili çalışmalar yapmaya başladık. Alttan sosyal dönüşümü sağlamadan yukarıda hiçbir şey yapamazsınız. 5-10 yıl içerisinde bu dönüşümü sağlayacağız” yanıtını verdi.
KENDİMİZ TÜRK HİSSEDİYORUZ
Purçu son olarak tarihte bir ilke imza atarak Meclis’e girmesi ve Meclis Katip Üyesi olarak ‘kırmızı plaka’ alması hakkında konuştu.
“Biz kendimizi kendimizi Türk olarak hissediyoruz. Atatürk milliyetçisiyiz” diyen Purçu, “Kültürel yaşamımıza bakacak olursanız Romanız. Bunu kimse de inkar edemez. Bu bağlamda CHP bir ilki gerçekleştirdi. Roman olan bir vatandaşı meclise taşıdı. Hem dünyada hem Türkiye’de büyük bir yankı uyandırdı. Bu Avrupa birliğinin ilerleme raporuna da girdi. Birçok parti var herkes onların birinden aday olabilir. Farklı partiler de bu ülkenin partileri. Olabilir. Sorunların çözülmesi noktasında çalışılabilir. Sonuçta herkes milletvekili olarak Türkiye Cumhuriyeti’ne, vatandaşa hizmet edecek. Karşılıklı talep ve uygun kişiyi buldukları zaman bu olabilir. Ben 7-8 aydır milletvekilliği sürecindeyim ve gerçekten zor. Bu yükü kaldırmak, o sorumluluğu almak çok önemli. Ülke adına hareket ediyorsunuz. En ufak hatanız herkese mal olabilir. Buna dikkat etmek gerekiyor. Çok düzgün, dürüst ve gerçekçi hareket etmek gerekiyor. Olması ülkemiz açısından bir kazançtır diye düşünüyorum” dedi.
GÖRSÜN, ÖRNEK ALSIN, OKUSUNLAR
CHP İzmir Milletvekili ‘kırmızı plaka’ konusunda ise “Makamlar geçici, mallar kimseyi değiştirmesin. Hayatımda değişen tek şey daha önce aileme karşı sorumluydum şimdi halka karşı sorumluyum” derken, “Ben ülkeme katkı koymak istiyorum. Ülkeme, vatandaşlarıma hizmet etmek istiyorum. Kim olursa olsun hiç kimseyi ayırt etmek istemiyorum. Kırmızı plakayı ilk aldığım zaman Roman çadırlarına gideceğim diye söz vermiştim. Biz böyle makamlar görmedik, böyle ortamlar yaşamadık. Oraya gidelim ki çocuklar görsün örnek alsın istedik. Çünkü rol modelimiz yok. Benim niyetim gençler, çocuklar örnek alsın, okusun. Örnek olsun, rol model alsınlar. Ve o çocukların zihinlerinden çıkmasın. Elimden geldiğince gidiyorum. Ben ilkokuldayken öğretmenim arabayla gelirdi, güzel giyinirdi. Bu benim aklımdan hiç çıkmazdı. Belki de bunu rol model almasaydım okumazdım. Bu makamlar gençlerin çocukların ulaşabilecekleri makamlar” şeklinde konuştu.