GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Sağlık
10 Ekim 2021 Pazar 12:02

Psikiyatrist Dr. Hüsnü Uçar: Herkesin canı burnunda!

Son dönemde toplumun önemli bir kesiminin ruhsal dengesinin bozulduğuna dikkat çeken İzmirli ünlü Psikiyatrist Dr. Hüsnü Uçar, “Hunilik bir halimiz var. Sokakta, canı burnunda olan insanlar o kadar çok var ki… Ufacık bir meseleden öfkeleniveriyorlar. Trafikte kavga etmek için fırsat arayanlar var, onlara bulaşmayın. Aman diyeyim, onlara uyup da tadınızı kaçırmayın” tavsiyesinde bulundu

Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ -  İzmir’de ve yurt genelinde son dönemde görülen gerilimli hava, insanlarımızı kavgalara, cinayetlere sürüklemeye devam ediyor. En basit bir tartışmadan bile kavga çıkaranlar, bıçağa, tabancaya, tüfeğe, sopaya sarılırken, tatsız sonuçlarla biten olaylar, çeşitli medya kanallarından duyuruluyor. İzmirli ünlü ruh sağlığı uzmanı Psikiyatrist Dr. Hüsnü Uçar, gazetelerin üçüncü sayfalarını ve televizyon ekranlarını, ruhsal dengesi bozuk insanların vukuatlarıyla ilgili haberlerle dolu olduğunu söyledi. Dr. Uçar, “Trafikte, otoparkta, hatta asansörde bile kavgalar oluyor. Bizim toplumumuzda depresyonu olan, anksiyete bozukluğu olan, panik atağı bulunan, yani canı burnunda o kadar çok insan var ki… Bu gibi insanlar, ufacık bir meseleden çabucak öfkeleniveriyorlar. Aman diyeyim, onlara uyup da tadınızı kaçırmayın” dedi.

NE KADAR ÇOK ARAÇ SOLLARSA, O KADAR İYİ HİSSEDİYOR KENDİNİ!
Ruhsal dengesi bozuk insanların çok küçük bir kısmının tedavi olduğuna vurgu yapan Dr. Hüsnü Uçar, trafikteki insanların önemli bölümünün, şiddete meyilli, son derece gergin olduğuna işaret etti. Bu konuyu örneklerle açan Dr. Uçar, “Birileri çıkıyor, slalom yaparak araba kullanıyor. O kişi, acelesi olduğundan değil, çok gergin olduğu için rahatlamak istediğinden bunu yapıyor. Ne kadar çok araç sollarsa, o kadar iyi hissediyor kendini” dedi ve kadın cinayetlerinin eskisi kadar çok olmadığını öne sürdü. Dr. Uçar, bu konudaki düşüncelerini şöyle özetledi:

KADIN CİNAYETLERİNDE KİLİT SORU: EL ALEM DUYDU MU?
“Kadın cinayetleri, maalesef devam ediyor ama eskisi kadar çok değil. Normalde bir erkek, karısı tarafından aldatıldığını öğrenince, bunu el alem duydu mu, duymadı mı, ona bakıyor.  El alem duymadıysa, olayı sineye çekebiliyor. Çocuk ortada kalmasın, düzenim bozulmasın, en iyisi ben bunun üstüne bir bardak su içeyim, diyor ve maça devam ediyor! El alem duyduysa, asıyor, kesiyor, kırıp geçiriyor. Son zamanlarda kadın cinayetlerinin azalması sevindirici ancak yine de can sıkıcı sayıda olduğunu kabul edelim.”

TÜRKİYE’NİN RUH HALİNİ HİKAYEYLE ÖZETLEDİ
Ülkenin ruh halini, bir hikayeyle anlatan Dr. Hüsnü Uçar, “Padişah, yeni bir vezir atamış. Vezir, beni vezir yaptınız ama ben devlet yönetmekten anlamam, demiş. Kolay, demiş padişah; Şimdi sen her şeye yüzde 50 zam yaparak işe başla… Vezir, her şeye yüzde 50 zam yapmış, halkın ruh halini, tepkisinin ne olduğunu soran padişaha, Efendim, herkes burnundan soluyor. İnsanlar delirmiş gibi, demiş. Padişah, bir hafta sonra her şeye yüzde 50 daha zam yapmasını tavsiye etmiş. Vezir, zamdan sonra, insanların perişan durumda olduğunu, çok öfkelendiklerini anlatmış. Padişah, 15 gün sonra yüzde 50’lik bir zam daha yapmasını emretmiş. Vezir, üçüncü zamdan sonraki tabloyu kısaca özetlemiş: İnsanlar bir garip oldu padişahım! Kafalarına huni takmışlar, yollarda kendi kendilerine konuşuyorlar, kendi kendilerine gülüyorlar! Padişah; hah, demiş, ülkeyi yönetecek kıvama geldin. Aynen bu durumdayız. Huni takma durumundayız. Türkiye’nin ruh hali özetle bu haldedir” ifadesini kullandı.

HER ŞEYE RAĞMEN HAYATI KEYİFLİ YAŞAMAK MÜMKÜN
Psikiyatrist Dr. Hüsnü Uçar, “Kendimizi bu tür insanlardan nasıl korumalıyız?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Hayatı her şeye rağmen keyifli yaşamak mümkün. Hayata bakarken kullandığımız gözlük var. Bu gözlük ne renk? Hayatı toz pembe mi gösteriyor, kapkara mı? Bazı insanların gözlükleri kapkaradır. Bazıları tozpembe görür. Hangi gözlüğü kullanırsanız kullanın, sonunda olacaklar değişmiyor. Her şey olacağına varıyor, üç aşağı beş yukarı. Eğer dünyaya siyah gözlükle bakıyorsanız, bağırarak, çağırarak, ağlayarak yaşıyorsunuz. Lanet okuduğunuzla, kavga ettiğinizde kalıyorsunuz. Pempe gözlüklü de siyah gözlüklü de sonuçta aynı yere varıyor. Bir şey fark etmiyor. Bu nedenle hayatı keyifli yaşamaya çalışın, derim.”