GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
19 Şubat 2016 Cuma 12:24

Özhaseki kırmızı çizgiyi açıkladı: Akçeli işlere giren…

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı partinin kırmızıçizgilerini açıkladı. Özhaseki, “Ranta bulaşan ve akçeli işlere giren başkanın parti ile ilişiğini keseriz” dedi. Özhaseki, İzmir’de ilçe belediyeleri ile Büyükşehir arasındaki çatışma için, “İzmir partili fanatizminden kurtulmalı” diye konuştu.

EGEDESONSÖZ – AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki Kanal 35’te yayınlanan Farklı Açı programında Egedesonsöz Genel Yayın Yönetmeni Fatih Yapar ve Gazeteci Çağdaş Yılmazer’in sorularını yanıtladı.

Özhaseki, AK Partili belediye başkanlarına uyarılarda bulunurken onları yakından takip ettiklerini, anket ya da başka değerlendirmeler yaparak karne verdiklerini söyledi.



Partinin kurumsal olarak kırmızıçizgilerini anlatan Özhaseki, “AK Partili belediyeler, hizmet belediyeciliğini kesinlikle baz kabul etmeliler. İdeolojik belediyecilik yapmamalılar. Eskiden sol belediyeler gelirdi, hedefleri belliydi. Sovyetler’in, Çin’in güdümüne girebilmek için belediyeleri kullanırlardı. İkincisi, hiç kimse arasında ayrım yapmayacaklar. Siyah beyaz, Alevi Sünni, Türk Kürt demeyecekler. Allah’ın yarattığı insana hizmet edecekler. Bunu ibadet gibi görecekler.  Bizim affetmeyeceğimiz hususlardan birisi de imar konusunda birisine başka, diğerine başka davranılması. Bu konuda bir şikayet geldiğinde partiden atılması için yeterli. Ayrıca imar dışında başka akçeli işlere girildiğinde partiyle ilişkisini keseriz.Parti olarak bundan önce  1-2 kişinin ilişkisini kestik. Yine bazı isimlerle ilgili çalışmalarımız sürüyor. Söz konusu yapılan iş akçeliyse affı kesinlikle yok. Biz bu kişilere ceza davası açmıyor, yargılamıyoruz. Belgeye, bilgiye ya da hukuki sürece kesinlikle bakmayız. Buna vicdanen kanaat getirdiğimiz anda ilişkimizi keseriz. Bu kadar net” dedi.

21 YIL YAPTIM, HİÇBİRİNİ KENDİMDEN AYIRMADIM
Revizyonu gündemde olan Bütünşehir Yasası hakkında da konuşan Özhaseki, belediyelerin taleplerini de değerlendirerek şu mesajları verdi: Birtakım ilçe belediyelerimiz bu yasayla sıkıntılara düştüler. Çeperlerde kalan ilçelerde eskiden alıştıkları ortamın dışına çıkmalarının yarattığı bir rahatsızlık var. Arkadaşlarımızın bu sıkıntıları büyükşehir belediye başkanları tarafından giderilmezse sıkıntılar oluyor. Ben büyükşehir belediye başkanlığını 21 yıl yaptım. Son dönemde 3 MHP 1 CHP’li ilçe belediyesi var. Emin olun CHP’li ilçe belediye başkanını kendi belediyelerimden ayırmadım. Hepsine gençlik merkezi, park yapma, arıtma tesisi yapma kararı aldım.  Bazı şehirlere geldiğimizde aynı sıcaklığı ve samimiyeti göremiyoruz. Kendi partisiyse farklı başka partidense farklı yönetim oluyor. Keşke bu sıkıntılar yaşanmasaydı. Belediye başkanları da fani... Lütfen yetkilerini kötüye kullanmasınlar. Fanatikliğe doymuş belediye başkanı yok.

ODAK NOKTASI FİNANS GÜCÜNÜ ARTIRMA
Özhaseki ayrıca çalışmaların odak noktasının belediyelerin finans gücünü artırma olduğunun altını çizerek, “İmar ve merkezi idaredeki yetkilerin yerele devredilmesi konusunda çalışıyoruz. Eğer bir belediye başkanı başarılıyım diyecekse para yönetmeyi bilmeli. İşin birinci püf noktası para yönetimini bilmek... İkincisi de insan yönetimi. Üçüncüsü de mekan yönetimi. Dördüncü olarak da problem yönetmeyi bilmek lazım... Paramız yok diyen arkadaşlar da formüller sundum” dedi.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, “Öncelikli olarak büyükşehir ile uyumlu çalışmak gerekiyor. Çatışma olursa işler yürümez. Bir şehir ileriye yürüyecekse kendi içinde uyumunu sağlamalı. Daha sonra şehir iç dinamiklerini harekete geçirmeli.  Şehirde uyum olmalı” ifadelerini kullandı.

Bu kapsamda İzmir notlarını da paylaşan Özhaseki, “Bu çatışmanın hafif hafif ipuçlarını görüyorum. Büyükşehir Belediyesi ağabeylik yapıp ilçeleri sarmalı. İzmir için bu uyumun sağlanması gerekiyor. Fanatik kanat baktığınızda her an nefret kusabilirler. Bu doğru bir tavır değil. İnsanların dünya görüşleri yaşam biçimleri farklı olabilir. Bu bizi ilgilendirmiyor. Ama kamu meselesi, ülke meselesi olunca karşılıklı saygı olmak durumundalar. Kamuyu yöneten insanların yerelde, valiliğin, ilçe belediyelerin, büyükşehirlerin kendi içinde uyumu sağlaması gerekiyor. En tepedekilerin bu uyumu sağlaması gerekiyor” dedi.

İZMİR PARTİLİ FANATİZMİNDEN KURTULMALI
Özhaseki, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun seçim öncesi İzmir’de yaptığı çıkışı da değerlendirdi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, “Başbakan, hizmet alamayan yerler için Valilik’ten pay aktarılması ve faturasının belediyelere gönderilmesini ifade etti. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?” sorusuna “Sayın başbakanımız o sözü Mardin için söyledi. Kasti olarak suyu akıtmıyorlar. Suyu akıtmasını mı bekleyeceğiz? Yeni yasada bu ortam doğuyor. Eğer bir ilde işler yolunda gitsin istiyorsak ilçelerle büyükşehir kol kola girmeli. İşlere taş koyarlarsa şehre yazık olur. İzmir bunu yaşamasın isteriz. Önce adalet duygusunun tesis edilmesi gerekiyor. İzmir’in büyük avantajları var. Böyle bir şehir dünyada en parıltılı şehirlerin arasında yer almalı. İzmir partili fanatizminden kurtulmalı… Basit hesaplarla, buradan parasını keserek, aletini verme, böyle olursa yazık olur” yanıtını verdi.

ALGI İDARESİNDE BAŞARILI OLMUŞLAR!
Yerel idare-merkezi hükümet tartışması ekseninde AK Parti hükümetlerinin İzmir’e şaşı baktığı eleştirisine de cevap veren Özhaseki, “CHP’li arkadaşlarımız algı idaresinde başarılılar. Bugün hangi CHP’li belediye bana ‘İller Bankası para vermiyor’ diyebilir. Büyükşehirlerin aldığı pay iki türlüdür. Birisi İller Bankası birisi de Maliye’den gelen pay. Bunların hiçbirinde adaletsizlik yapılmıyor. Türkiye’de en yüksek payı İzmit ve İzmir belediyesi alıyor. Gaziantep belediyesi 200’lü civarında alıyor. Kayseri 300’lü civarlarda alıyor. Bugün il başkanımız yapılan otoyolları, Binali Yıldırım İZBAN’ı anlattı. Bunlar Kayseri’de yok. Bugün devletle iş yapabilen belediye bunu nasıl söyleyebilir? Ben barajlar yaptım, kayak merkezleri, stat yaptım. Devletten 1 kuruş almadım. Arkadaşlar ağlamasın mazeret üretmesin işine gücüne baksın” dedi.

BÖYLE ÖRGÜTÜN ALLAH BELASINI VERSİN!
Söze Ankara ve Diyarbakır’daki hain saldırılarda yaşamını yitirenlere rahmet dileyerek başlayan Genel Başkan Yardımcısı Özhaseki, “Bu vahşet AK Parti ile başlamış bir şey değil. 30-40 yıllık bir sorun. Doğu’daki bu kanayan yara yaklaşık 100 yıla dayanan bir geçmişe sahip… Geri kalmışlık, baskılar, hapishanelerdeki işkenceler neticesinde gösterdikleri bir tavır var. Terör devam ediyor. Onlar şimdiye kadar maşa olarak kullanıldılar. Orada iyi niyetle yapılan hizmetleri, çabaları boşa çıkaran hainlik içine girdiler. Ne hizmet yapılırsa kötüye kullanıyorlar. Devletin sert bir tepkisiyle karşılaştıkları zamanda çatışmaktan kaçınmıyorlar. Baktılar iş kötüye gidiyor. Rusya, Suriye, ABD’ye gidip ağlıyorlar. Türk milleti ile kol kola girip çözümü konuşmuyorlar. Aslında bunların büyük bir planları vardı. 7 Haziran sürecinde ülkeyi koalisyona götürüp, kendi öz yönetimlerini ilan edeceklerdi. Sonra da Ankara’da bir milyon kişiyi toplayıp ‘devlet bizi öldürüyor’ diyerek ilk bölünmenin temelini atacaklardı. Ondan dolayı şuan teröristleri tek tek patlatarak Türk milletini dize getirmeye çalışıyor. Böyle bir örgütün Allah belasını versin. Dik durmaktan başka çare yok. Biz bu tavrımızı sonuna kadar götürüp, terörü bitirmekten başka çaremiz kalmadı. Bunlar son çırpınışları diye düşünüyorum” dedi.

GEMİ KAPTANI GİBİ
Özhaseki konuyla paralel olarak ‘teröre destek verdiği saptanan’ belediyelere kayyum atanması değerlendirmesini de detaylandırdı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, “Güneydoğu’daki belediyelerin bütçelerin çoğunluğu vergilerden oluşan paylardır. Bu bizim alnımızın akıyla kazandığımız helal kazancımızdır. Kendi oluşturdukları bütçe yok. Bütçelerinin de büyük kısmını personel giderlerine ayırıyorlar. Diğer belediyeler yüzde 15-20 arası personel giderleri gösterip, çoğunu yatırım için ayırıyor. İyi niyetli belediye başkanı bunu yapar. Ellerindeki iş makineleriyle teröre yataklık yaparak, çukurlar kazarak olmaz. Madem halk bunları seçimle getirdi. Buralarda halka eziyet mi edeceksiniz. Bir gemide bin kişi var. Alttan biri gemiye delik açıp batırmaya çalışıyor. Gemi kaptanının yapması gereken tek şey o imkanları ellerinde almaktır. Görevini kötüye kullananlar için yapılacak olan şeyler farklıdır. Hata yapan insanlar için kanun bellidir. Biz keşke insanlar hata yapmasalar, ideolojik belediyecilik yapmasalar diye temennide bulunuyoruz. Tavrımız bellidir. Teröre destek verenlere karşı hukuku kullanmak doğru değildir. Yetkilerin elinden alınması gerekir” diye konuştu.

PARLAMENTER SİSTEM BAŞARILI OLAMADI
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı son olarak gündemin bir diğer ana maddesi olan başkanlık sistemi tartışmasına değindi. Özhaseki, “Bazı arkadaşlar eşbaşkanlıktan bahsediyor belediye başkanlığında. Böyle olmaz. Birisi o riski, sorumluluğu alır ve öyle devam ediyor. parlamenter sistem çok başarılı olmadı. Cumhurbaşkanın halk tarafından seçilmesiyle bu sistem zaten zedelendi. Bu sistem bugün sürüyorsa Davutoğlu ve Erdoğan’ın yarattığı ortamdan gidiyor. Yoksa çatışma ortamı hazır. AK parti pek çok şeye muktedir.  AK Parti zaten güçlü. İstediği yasayı çıkarabilir. Başkanlık sistemini tartışamıyoruz. Türkiye için çok faydalı bir sistem olarak görüyorum. Benim isteğim bu sistemi tartışmak, konuşma. Bağnaz bir şekilde eski sistemde ısrar etmek milletin verdiği yetkiye haksızlık etmek olur” ifadelerini kullandı.