GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
8 Kasım 2023 Çarşamba 23:57

Özel: Yargıtay kararı bir darbe girişimidir

Yargıtay'ın AYM kararı sonrası olağanüstü toplanan CHP'de Genel Başkan Özgür Özel, kararın 'bir darbe girişimi' olduğunu söyledi. Tüm partileri yargıdaki son gelişmeleri incelemek üzere gizli oturum yapmaya davet edeceklerini kaydeden Özel, "Tüm halkımızı bu darbe girişimine karşı direnmeye davet ediyoruz" dedi.

Yargıtay, Anayasa Mahkemesi (AYM) hak ihlali kararına rağmen cezaevindeki Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay'ı tahliye etmedi. Ayrıca kararı veren AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulma kararı aldı.

Yargıtay kararının ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin milletvekilleriyle bir araya geldi 

Toplantının ardından açıklama yapan Özgür Özel, kararı "garabet" olarak nitelendirdi ve "Bu karar düpedüz darbe girişimidir" dedi. 

"Karar elbette Can Atalay'ı mağdur eden bir karardır. Ancak kararın hedefindekiler Can Atalay'la sınırlı değildir. Can Atalay kararı örneği ile anayasayı hiçe sayma, anayasaya direnme, anayasal düzeni ortadan kaldırma ve doğrudan bir kalkışma girişimidir" diyen Özel, "Karar sadece Can Atalay'ı değil Hatay halkını, tüm seçmenleri, TBMM'nin kurumsal yapısını, Anayasa Mahkemesi üyelerine had bildirmeye kalkmakta ve kendilerini milli iradenin üzerinde görmektedirler. Karar Meclis'e karşı darbe girişimidir" ifadelerini kullandı.

Özgür Özel şunları söyledi:

"Görünen odur ki filler tepişirken çimenler ezilmektedir. Ama Anayasa Mahkemesi'yle Yargıtay tepişip Can Atalay'ın haklarının ezilmesinin çok ötesindedir. Tepişen, aralarında çatışan Cumhur İttifakı'nın bizatihi kendisidir. Kriz, Cumhur İttifakı'nın krizidir. Kriz, MHP-AK Parti krizidir. AK Parti içindeki kliklerin çatışma krizidir. AK Parti'nin ve Cumhur İttifakı'nın bir bileşeninin desteklediği, şımarttığı birilerinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bir yargı krizine, bir devlet krizine sokacağı ciddi bir krizdir. Ve buna el koymak direnmek gerekmektedir."

Halkı bu kalkışmayı bastırma davet ediyoruz. 15 Temmuz akşamı bu Meclis kapalıydı. O cuma gecesi jetler uçarken, ne istedilerse verdikleri, bir dediklerini iki etmedikleri kişiler, 2010 anayasa değişikliği ile devlette, yargıda, orduda kurdukları hakimiyetle bu milletin üzerine tank sürerken biz Meclis Başkanı'nın arayıp 'Bu darbe girişimi sadece hükümete karşı değil, millete karşıdır, Meclis'i açın" dedik. Meclis kürsüsünde konuşma yapmış, 'Vakit anayasaya sahip çıkma vaktidir' diyen 15 milletvekilinden bir tanesiyim. Şimdi şunu söylüyorum, bu darbeye kim direnirse arkasında CHP'yi bulacaktır."

'DARBECİLER MECLİS BAŞKANI'NA AYAR VERİYOR'
"Sayın Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, bu darbeye direnirse, ki direnmelidir. Çünkü darbeciler Numan Kurtulmuş'a kararda şunu söylüyorlar: "Anayasa Mahkemesi'nin dairemizin verdiği onama kararından yaklaşık bir ay sonra ihlal kararı verdiğinde TBMM tarafından bu süreçte hükümlü Şerafettin Can Atalay'ın milletvekilliğinin düşürülmesi işlemlerinin anayasanın açık hükmüne rağmen tamamlanmadığı anlaşılmıştır'.

Burada Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, AYM'nin vereceği kararı bekleyerek demokratik bir tavır sergilemiştir. Daha önce Cemil Çiçek dönem sonuna bırakarak, ondan önce Meclis başkanları dönem sonuna bırakarak milli iradenin temsiline olanak vereceği içtihat yerleşikken, bunun aksine geçmiş dönemdeki birkaç kötü kararı bekleyenler Numan Kurtulmuş'a ayar veriyorlar. Numan Kurtulmuş direnecekse arkasında CHP'yi bulacaktır."

'YARGITAY, AÇIKÇA AYM'YE MEYDAN OKUYOR'
"Bu mahkeme Anayasa Mahkemesi'ne açıkça meydan okumaktadır. Anayasa, AYM kararları gerçek ve tüzel kişileri bağlamaktadır demektir. Burada anayasa rağmen bizi bağlamaz diyorlar. Eğer buna AYM üyeleri ayrı ayrı ve kurumsal olarak direneceklerse, gerekeni yapacaklarsa CHP arkalarındadır. 

Ayrıca AYM kararına karşı, 'Bizi tehdit ediyorlar, esef verici karardır, terör örgütü üyeleri tehdit ediyor Anayasa Mahkemesi üyelerinin tehdidine pabuç bırakmayız' diye ve AYM kararını yargısal aktivizm olarak değerlendiren 22. sayfadaki her değerlendirme şunu da söylemektedir: Biz bu kararı verirken Can Atalay'ın dosyasına bakmadık. Bizim Can Atalay'a değil AYM'nin tüm iş ve işlemlerine husumet duyuyoruz. AYM kaldırılması diyen siyasilerin açıklamalarından cesaret alıyoruz, biz yargı krizi çıkarmak istiyoruz, devlet krizi çıkarmak istiyoruz demektedirler. AYM üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunulması kararı akıldan, liyakatten gerçeklerden kopuk bir karardır."