GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ekonomi
8 Kasım 2022 Salı 08:26

Odadan ‘kalıcı saat’ çıkışı: En çok İzmir etkileniyor!

EMO Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Tamer, kalıcı saat uygulamasının en çok İzmir’i etkilediğini söyleyerek “İzmir'de Iğdır yakınlarında geçen zaman dilimi kullanılmaya başlandı. Bu durum, İzmir'in yerel saati ile uygulanan saat arasında 72 dakikalık bir fark oluşmasına neden olmaktadır. Ülkenin gerek nüfus gerekse de üretim ve ekonomi merkezinin çok büyük bölümü için de benzer bir etki söz konusudur ve bu büyüklükteki bir zaman farkının günlük hayatı etkilemesi kaçınılmazdır" ifadelerini kullandı.

Diren ÇELİK/ EGEDESONSÖZ- Tasarrufa katkı sağladığı gerekçesiyle uygulanan ‘kalıcı yaz saati’ uygulaması tartışmalar bitmiyor. Gün doğmadan evlerinden çıkmak zorunda kalan vatandaşlar uygulamaya tepki gösterirken bakanlık uygulama ile tasarruf elde edildiğinin altını çiziyor.

TMMOB’a bağlı EMO (Elektrik Mühendisleri Odası) İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Tamer, bakanlığın aksine 2018 yılında kalıcı hale gelen yaz saati uygulamasıyla birlikte hanelerdeki elektrik kullanımının arttığını ifade etti. Tamer ayrıca, uygulamanın sosyal sorunlara da yol açtığını aktararak, gerek ekonomik gerekse de sosyal ve kültürel olarak yakın ilişkide bulunduğumuz ülkelerdeki gibi bir yaz/kış saat uygulamasına geçilmesinin çözüm olacağını söyledi.

TASARRUF İSTATİSTİKLERİ AÇIKLANMADI
EMO İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Tamer açıklamasında “Kış aylarında yaz saati kullanılması anlamına gelen kalıcı yaz saati uygulamasına, mühendislerin ve bilim insanlarının itirazlarına rağmen; enerji tasarrufu sağlanacağı öngörüsüyle ilk kez 2016 sonunda geçilmişti. Aradan geçen 6 yıla rağmen, ne dayanak olarak gösterilen İstanbul Teknik Üniversitesi’nde (İTÜ) hazırlanan rapor, ne de Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından tasarrufa ilişkin bir istatistik, kamuoyuna açıklanmıştır” dedi

7 MİLYAR KİLOWATT SAAT ARTIŞ YAŞANDI
Uygulamanın ilk döneminde 2016’nın Kasım ve Aralık, 2017’nin Ocak, Şubat ve Mart aylarının elektrik tüketimlerinin etkilendiğini söyleyen Tamer, “O dönemki hesaplamalara göre; söz konusu dönemlerde bir önceki yılın aynı aylarına göre; elektrik tüketiminde 7 milyar kilowatt saat (kWh) düzeyinde artış yaşandığı tespit edilmişti. Gerek pandemi etkisi gerekse de mevcut yıllardaki üretim artışının bu farkı açıklamaya yetmemesi nedeniyle ilk aşamada yapılan bu çalışma önemli bir veri sunuyor” şeklinde konuştu.

GEÇİNMEKTE ZORLANAN HANELERİN ELEKTRİK ÜRETİMİ ARTTI
İzmir’in uygulamadan oldukça etkilendiğini kaydeden Başkan Tamer, “İzmir'de Iğdır yakınlarında geçen zaman dilimi kullanılmaya başlandı. Bu durum, İzmir'in yerel saati ile uygulanan saat arasında 72 dakikalık bir fark oluşmasına neden olmaktadır. Ülkenin gerek nüfus gerekse de üretim ve ekonomi merkezinin çok büyük bölümü için de benzer bir etki söz konusudur ve bu büyüklükteki bir zaman farkının günlük hayatı etkilemesi kaçınılmazdır. Benzeri boylamda bulunan illerimizde kış aylarında işyerleri ve okullar çoğunlukla gün doğumundan önce başlamaktadır. Sabah 08:00'de mesailerine ve okullarına başlayan yurttaşlar, özellikle Aralık ve Ocak aylarında yarım saat sonra gün doğumuna şahit olmaktadır. En çok gece karanlığında uyanmak zorunda kalan hane halkı mağduriyet yaşamaktadır. Gün ışığı olmadığı için konutlarda aydınlatma ve ısıtma için fazladan enerji tüketimi söz konusudur. Öğrencilerin gece karanlığında yollara düşmesi, trafiğin karanlık saatlerde yoğunlaşması gibi toplumsal ve sosyal sorunlara da yol açmaktadır. Kışın daha uzun bir karanlık bir sabaha uyanan yurttaşların evlerinde tükettikleri elektrik enerjisinin de artış yaşanması kaçınılmazdır. Saat dilimlerinin kaydırılmasıyla; zaten geçim sorunları yaşayan hanelerin elektrik tüketimini arttırmıştır” dedi.

HANGİ BİLİMSEL DAYANAKLA GÖZ ARDI EDİLDİ?
Bakanlığın 6 yıldır kamuoyunu aydınlatmadığını ifade eden Tamer,  “Toplumsal desteği sıfır olan ve israfa yol açan bu uygulamada neden ısrar edildiği mutlaka aydınlatılmalıdır. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, bir an önce 6 yıldır açıklama gereği duymadığı İTÜ raporunu ve ayrıca uygulamanın sonuçları ile ekonomiye etkilerini içeren sağlıklı ve doyurucu bir çalışmayı kamuoyuna açıklamalıdır. Daha karanlık ve soğuk bir sabaha uyanan yurttaşların daha fazla enerji tüketeceği gerçeği, hangi bilimsel dayanakla göz ardı edilebilmiştir?” diye sordu.

BİR AN ÖNCE YAZ-KIŞ SAATİ UYGULAMASINA GEÇİLMELİ
Başkan Tamer şunları söyledi:

Aradan geçen zaman diliminde güneş enerjisine dayalı elektrik üretimi bir düzeyde artmıştır ve önümüzdeki yıllarda artmaya devam edecektir. Enerji talebinin henüz güneşin ışımadığı saatlere çekilmesine yol açan uygulamadan vazgeçilmelidir.Enerji maliyetlerinin arttığı, derinleşen bir ekonomik krizin yaşandığı bu dönemde, konut faturalarının üzerindeki bu “gereksiz” yükün kaldırılması her zamankinden daha büyük önem taşımaktadır. Başta İzmir olmak üzere ülkemizi, kelimenin tam anlamıyla “gece karanlığında” bırakan bu uygulamanın kaldırılması çağrısını bir kez daha dile getiriyoruz. Bir an önce gerek ekonomik gerekse de sosyal ve kültürel olarak yakın ilişkide bulunduğumuz ülkelerdeki gibi bir yaz/kış saat uygulamasına geçilmesi, geçilmemesi durumunda da sabit saat diliminin daha rasyonel belirlenmesi gerekliliğini dile getiriyoruz. Bu kapsamda iki farklı saat diliminden, ülkenin batısını referans alacak saat dilimine ya da benzeri coğrafi özellik gösteren bazı ülkelerin tercih ettiği buçuklu saat dilimine geçilmesi mevcut duruma göre çok daha olumlu sonuçlar doğuracaktır” ifadelerini kullandı.

NE OLMUŞTU?
Türkiye‘de kalıcı yaz saati uygulaması, Berat Albayrak‘ın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı döneminde, 7 Eylül 2016 tarihli Bakanlar Kurulu Kararnamesi ile başladı. Kararda "27 Mart 2016 Pazar günü saat 03.00‘ten itibaren bir saat ileri alınmak suretiyle başlatılan yaz saati uygulamasının, her yıl, yıl boyu sürmesi kararlaştırılmıştır" denilmişti.

UYGULAMA YARGIYA TAŞINDI, DANIŞTAY YÜRÜTMEYİ DURDURDU
Uygulamaya karşı dava açıldı ancak idari mahkeme ve Danıştay 10. Dairesi davayı reddetti. Bunun üzerine karara itiraz edilip üst mahkemeye başvuruldu. Davayı inceleyen Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 697 sayılı yasaya göre Bakanlar Kurulunun böyle bir karar vermeye yetkisi olmadığı vurgulayıp 14 Eylül 2017‘de kararın yürütmesini durdurdu.

2018’DE KALICI HALE GELDİ
"İleri saat" uygulaması, 2 Ekim 2018 tarihinde Resmi Gazete‘de yayımlanan kararla kalıcı hale geldi. Cumhurbaşkanı kararında, bütün yurtta uygulanan mevcut ileri saat uygulamasının (tüm yıl yaz saati, GMT+3) her sene, yıl boyu sürdürülmesinin kararlaştırıldığı belirtildi.