EGEDESONSÖZ- İzmir İl Sağlık Müdürü Bediha Salnur, Sonsöz TV’de yayınlanan ‘Günaydın Ege’ programına konuk oldu ve Aslı Eren’in sorularını yanıtladı.
Uzman Doktor Salnur, organ bağışı, teknoloji, madde bağımlılığı ile mücadele, sigara ve tütün tüketiminin azaltılma politikaları konusunda birbirinden önemli açıklamalarda bulundu.
Müdür Salnur, Bayraklı Sağlık Kampüsü Projesi hakkında bilgi verdi.
Geçmiş yıllarda AK Parti’den milletvekilliği adayı olan Salnur ayrıca ‘Yeniden siyasete girecek misini?’ sorusunu da yanıtladı.
YAYININ TAMAMI İÇİN:
SİGARADAN DOLAYI AKCİĞER KANSERİNDE YÜZDE5-10 ORANINDA AZALMA VAR
Salnur, “Toplumu sigaradan uzaklaştırma adına hareket ediyoruz. Bırakmak isteyenlere yardımcı olalım. Devlet politikası olarak uyguluyoruz. İlacını da para almadan veriyoruz. Birlikte sigarayı bırakalım. Sigara içenler de içtikleri zaman başkalarına zarar vermesinler. Bu müeyyidelerin amacı budur. Tütün kontrolünü azaltmak, tütün kullananların etkisinden kullanmayanları korumaktır. Sağlık Bakanlığı’nın çalışmaları sonrasında son birkaç yıldır, akciğer kanserlerinde ciddi oranda, yüzde 5-10 gibi bir azalma olduğu tespit edilmiş. Bu çok güzel bir gelişme. Gönül ister ki sigara kaynaklı kanserlerin tamamının ortadan kalkması” dedi.
KOMA VE BEYİN ÖLÜMÜ AYRI
Salnur, “Organ bağışını İzmir diğer illere göre çok daha iyi anlayabilmiş durumda. İzmir kesinlikle çok daha duyarlı… Ekibime çok teşekkür ediyorum ama ne kadar anlatırsak anlatalım karşı taraftan bir refleks gelmediğinde anlama olmaz. Biz yine lideriz. Arkamızdan İstanbul geliyor. Söz konusu duyarlılık olduğunda ve organ bağışı gibi örnek bir uygulamada İzmir birinci… Beyin ölümü olayı önemli… Bunu çok iyi ifade etmemiz lazım. Biz her ölenin organlarını alamıyoruz. Hastanede yatıyor, kardiyoloji, servisinde öldü, organlarını bağışlamış olsa bile yoğun bakım haricindeki ölüm organ bağışına yol açmıyor. Yoğun bakımda olması lazım ve beyin ölümü gerçekleşmesi lazım. Beyin fonksiyonlarının devre dışı kalması durumunu söylemiyorum. O koma halidir. Fonksiyonların tamamen öldüğü durum beyin ölümüdür. İnsanlar genelde bu ikisini karıştırıyor. Yoğun bakımda nefes alıp veren hastayı komada değerlendirebiliyor ve ‘ya dönerse diyor’. Çünkü hastanedeki arkadaşlarımız beyin ölümü aşamasında soruyorlar, organları bağışlar mısınız diye” açıklamasında bulundu.
GİDELİM ORGANLARIMIZI BAĞIŞLAYALIM
“Hastanede size beyin ölümü deniyorsa o hastanın geri dönüşü yoktur” diyen Salnur, “En fazla 72 saat kan akışı ve nefes alıp vermesi sağlanır. Organ nakli için kan akımının devamı gerekiyor. Alınan organ bakanlıktaki listeye göre değerlendiriyor. Ben görüyorum, organ bekleyen insanlar var. Her zaman söylüyorum; toprak olacak bedenler can olsun. Nasıl olsa ölüm var. Beden toprak olmadan, göremeyenler, kalp bekleyenler var, onları düşünelim. 25 bin diyaliz hastamız var. 50 bine yakın böbrek hastamız var. Bunlar da aslında organ bekleme listesinde. Gidelim organlarımızı bağışlayalım” yorumunu yaptı.
MADDE BAĞIMLILIĞIYLA MÜCADELE EDİYORUZ
Salnur, “Teknolojiye çok bağımlıyız. Hepimizde bir akılı telefon. Kendimizi ondan alamıyoruz. Madde bağımlılığıyla da mücadele ediyoruz. Tepecik Hastanesi’nde bir poliklinik oluşturduk. Bornova Devlet Hastanesi’nin resmi açılışını yapacağız. Orada ve Ödemiş Devlet Hastanesi’nde poliklinik oluşturuyoruz” dedi.
GÖREVİMİ İŞ OLARAK GÖRMÜYORUM
Görevinin yoğunluğuna değinen Salnur, “Mesai mefhumu diye bir şey olmayacağını bilerek bu yola çıktık. İnsanlara akşam saatlerinde, Cumartesi-Pazar hastalanmayın deme şansı yok. Bir doktorun emekli olduğunda hasta bakmama şansı yok. Bakanlığımız müdürlük görevine layık görmüşler, her gün dua ediyorum Allah utandırmasın diye. Hastalarımın ihtiyaçları için görevlerimizi yerine getirmeyi iş olarak görmüyorum” diye konuştu.
BİR İLÇE BÜYÜKLÜĞÜNDE OLACAK
Yapımı süren Bayraklı Sağlık Kampüsü hakkında ise, “Temel atılması süresi biraz uzadı ama şu anda yüzde 15’lerde. 6 hastane olacak. Devasa bir proje. 71 bin kişi oraya girecek ve çıkacak. Bir ilçe büyüklüğünde bir yapılanma olacak” dedi.
YARIN NELERE GEBE BİLMİYORUM?
Geçmiş dönemde AK Parti’den milletvekili adayı olan Salnur, ilerleyen süreçte siyasete girip girmeyeceğiyle ilgili net ifadeler kullandı. Salnur, “Şu an bürokratım. Siyasetle ilgili beklenti ve hedefim yok. Benim asli görevim hekimlik. Sağlık müdürlüğü bana verilen bir görevdir. Bu görev bittiğinde hekim olur muyum? Çok da severek olurum. İşimi çok seviyorum. Hastaların iyileştiğini görmeyi çok seviyorum. Siyaset tamamen nasip. O da bir hizmet sektörü. Ticaret odası seçimleri var. Bunlar zenginlik. Her alanda çalışan iktidar da muhalefet de çözüm üretmek için ortaya çıkıyor ve çaba sarf ediyorlar. Bunun içinde yer alır mıyım almaz mıyım, bilmiyorum. Yarın nelere gebe bilmiyorum? Ne görev verirlerse boynumuz kıldan ince” diye konuştu.