Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ – İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın, Kordon’daki deniz taşkınlarını önlemeyi amaçlayan projesi, sosyal medyada eleştirilere hedef olurken, Mimarlar Odası İzmir Şubesi de duvarın tek başına çözüm olmayacağını savundu. 180 Günlük hızlı Eylem Planı kapsamında 80 santimlik “Fırtına Duvarı” adı verilen bariyerleri yerleştirme çalışmaları başladı. Oda Başkanı Uğur Yıldırım, bu duvara ilaveten, denize çıkan yağmur suyu deplase hatlarının tamamının, taşkın olduğunda içeriye su geçmeyecek şekilde düzenlenmesi gerektiğine vurgu yaptı.
YAĞMUR SUYU HATLARINDA DÜZENLEME YAPMAK LAZIM
Bu tür çalışmaların dünyada örnekleri bulunduğunu, ancak bu projeyle palyatif bir çözümün söz konusu olabileceğini belirten Mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı Uğur Yıldırım, “Duvarı yaptıktan sonra üst ölçekli, uzun soluklu güçlendirme çalışması gerekiyor. Sadece duvarı yaparak taşkın sorununu çözmüş olmuyorsunuz” dedi. İzmir Planlama Ajansı yürütücüsüne, denize deplase olan yağmur hatları olduğunu, bu hatlarda düzenlemeye gidilmesi gerektiğini hatırlattığını, aksi halde deniz yükseldiğinde bu hatlardan tersi bir işlemin gerçekleşeceğini söylediğini belirten Başkan Yıldırım, “Denize çıkan tüm altyapının, kesinlikle tersine su almamasının sağlanması gerekiyor” ifadesini kullandı.
İzmir Planlama Ajansı yürütücüsünün de bu gerçeği göz önünde tuttuklarını, duvarın net bir çözüm olmadığını ancak ivedilikle bu konuda bir şey yapılması gerektiğini dile getirdiğini anlatan Başkan Yıldırım, şu değerlendirmelerde bulundu:
MİMARLAR OLARAK BİZ DE TEDİRGİNİZ ASLINDA
“Sosyal medyada çok acımasızca eleştirenler var. Biz de tedirginiz aslında. Akla ilk gelen yapılmaz, üzerinde biraz düşünülür. Şöyle bir bakınca da dünyada örnekleri yok değil. Yapılacak duvarın, manzarayı kapatacağı endişesi var. Ancak duvar, denizle irtibatı tamamen koparmaz. Tabii ki bugünkü gibi düz ayak denizin kıyısında olma halini değiştirecek. Alışkanlıklarımızı değiştirecek haliyle. Aslında buna benzer duvarlar Kordon’da var, denizin kıyısında ve oturma grupları olarak kullanılıyor. Bu sadece olmayan yerlerde tamamlanması gibi olacak. Tekrar söylüyorum, denize çıkan yağmur suyu deplase hatlarının tamamını, taşkın olduğu zaman oralardan içeriye su geçmeyecek şekilde düzenlemeleri gerekiyor. Sokaklardaki su her zaman dalgayla gelmiyor, alttan da kaynıyor. Bizde şöyle bir kafa karışıklığı var. Evet; duvar bir çözüm, palyatif de olsa, kısa süreli de olsa bir çözüm ama bunları olgunlaştırdıktan sonra yapmak gerekirdi. Şeffaf bir şekilde tartışmadık bu konuyu. Duvarın yüksekliğiyle ilgili teknik bilgi paylaşılmadı. Bizimle bir proje, teknik bilgi paylaşılmış olsaydı, biz de teknik bir değerlendirme yapma imkanı bulurduk. Ama yağış rejimi ve deniz seviyesinin yükselme verilerine göre belirlenmiş bir yükseklik var gibi görünüyor. O da yaklaşık 80 santimetredir. Çiçek bandının arkasında kalacak, pek de gözü rahatsız etmeyecek bir yükseklikte olacak.”