GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Sağlık
3 Aralık 2020 Perşembe 11:23

Koronavirüsün hedef tahtası: Kalp

Uzmanlar, akciğerlerde oluşturduğu tahribatla yaşamı tehdit eden korona virüsünün kalp damarlarında pıhtılaşma ve tıkanmaya neden olarak kalp krizi, kalp kası iltihabı, kalp ritim bozukluğuna neden olabileceğini belirtti. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Cevat Şekuri, konu hakkında bilgi verdi.

Koronavirüsün akciğerlerde meydana getirdiği iltihabi durum sadece bu organla sınırlı kalmayıp, tüm dokuları ve damarsal yapıları etkileyebilir. Covid-19 hastalığında akciğer bulgularının da nedenlerinden olan damar hasarı ön plandadır.
Damar duvarının hasarı, kan pıhtılaşma sisteminin harekete geçmesi; ayrıca iltihabi faktörlerin salınımıyla birlikte sinir sistemi yanıtının işin içine katılması sonucu olumsuz ve hayati tehlike arz eden akut olaylar gelişebilir. Bunların başında da kalp damarlarında pıhtılaşma ve tıkanma sonucunda hayati tehlike oluşturan, ani kalp ölümlerine neden olabilen kalp krizidir. Bunun yanında yaygın kalp kası iltihabı ve kalp ritim bozuklukları görülebilir. Bu komplike durumlardan kurtulanlar ömür boyu kalp yetmezliği, ritim problemleri ve beyin hadiseleri ile karşı karşıya kalabilirler. Kısacası kalp, Covid-19 karşısında kırılgan bir organdır.
Daha önce kalp damar hastalığı tanısı almış stentli ve bypasslı kişiler, inme geçirenler, hipertansiyon, kalp yetmezliği, diyabet, obezite, kronik akciğer veya böbrek hastalığı olanların, tütün mahsulleri tüketenler, organ nakil operasyonu geçiren kişiler ve kemoterapi alan kanser hastalarının kalpleri Covid-19'dan büyük zarar görebilir.
Riskli kişilerin göğüs ağrısı, tıkanma hissi, sıkışma ve ciddi nefes darlığı, çarpıntı, bayılma veya baygınlık, bilinç bozukluğu, konuşmada peltekleşme, güç kaybı gibi yakınmaları olması durumunda derhal sağlık personeline ve hastaneye ulaşmaları gerekir. Bunlar göz ardı edilmemesi gereken yakınmalardır. Bu yakınmaların görülmesi halinde beklenmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.
Son dönemde İngiltere, ABD ve İspanya'da yapılan çalışmalarda acil servise müracaat eden ve kalp krizi tanısı alan hastalarda belirgin azalma olduğu görülmüştür; ancak İngiltere'de yapılan bir başka çalışma sonucuna göre belli bir zaman diliminde bir önceki döneme göre ölümcül kalp damar hastalıklarında ciddi artış olduğu saptanmıştır. Buradaki muhtemel en önemli sorun ise, olguların yakınmalarını ciddiye almamaları, hastaneye müracaat etmekten korkmaları ve ilaçlarını aksatmalarıdır.