Diren ÇELİK/EGEDESONSÖZ- Karşıyaka Belediyesi, örnek bir çalışmaya imza atarak Türkiye’de “uluslararası standartlarda sürdürülebilirlik raporu” hazırlayan ilk yerel yönetim oldu. Çalışma ile Türkiye’nin de imza koyduğu Paris İklim Anlaşması’na uygun adımlar atmayı amaçlayan Karşıyaka Belediyesi, üç hafta sonra yerel yönetimlerde uluslararası standartlara sahip bir sürdürebilirlik raporu olan ilk belediye olarak ve 2030 yılında “karbon nötr” haline gelme hedefiyle çalışmalara başlayacak.
Karşıyaka Belediyesi Sürdürülebilirlik Ofis Koordinatörü Emre Uysal’ı ziyaret ederek çalışmalarını ve hedeflerini dinledik. Sözü kendisine bırakalım.
KARŞIYAKA OLARAK ÇOK ŞANSLIYIZ
Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın sürdürülebilirlik konusunda vizyoner bir bakış açısına sahip olduğunu vurgulayan Uysal, ofisin kurulma aşamasından bahsederek, “Türkiye ‘nin de Paris İklim Anlaşması’na imzacı olmasıyla ve de Yeşil Mütabakat ile birlikte yeşil dönüşüm ve sürdürülebilirlik çalışmalarının hızlandığını görüyoruz. Aslında pek çok sektörden kurum ve kuruluşlar yaptıkları işlerin ekonomik, sosyal ve çevresel olarak devamlılığını sağlamak ile ilgili çalışmalar yapıyor. Bunu hükümetler düzeyinden yerele entegre etmek ve paydaşlık ilişkilerini geliştirmek çok daha önemli hale geldi. Günün sonunda yaptığınız çalışmalarla ölçülebilir ve kıyaslanabilir olmak için bu raporlara ihtiyaç oluştu. Biz de yerel yönetim olarak yakın zamanda yaşayacağımızı kesin olarak bildiğimiz su, enerji, iklim ve gıda krizi ile ilgili sorumluluğumuzun farkındayız ancak halkta henüz bunun karşılığı yok. Sürdürülebilirlik Ofisi olarak bunu anlatmaya çalışıyoruz. Yerel yönetimlerden genel olarak çöplerin toplanması, yolların yapılması, parkların düzenlenmesi beklenir ama bunun ötesinde bir aksiyona geçilmezse ileride büyük krizler yaşayacağız. Biz bunun önüne geçmek istiyoruz. Belediyelerdeki sürdürülebilirlik ofislerinin kurulmasının temelinde bu var. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Sürdürülebilir Kentsel Gelişim Ağı (İzmirSKGA) ile bunu organize etmeye çalışıyor burada kurulan birimde eğitim çalışmaları veriliyor. Biz Karşıyaka olarak çok şanslıyız çünkü Belediye Başkanımız Cemil Tugay bu konuda çok vizyoner. Bu ofisin kurulmasını sağladı. Yaklaşık 1,5 yıl önce yeniden yapılandırmaya giderek daha aktif çalışmaya başladık” dedi.
TÜRKİYE’DE İLK GRI STANDARTLARINDA YEREL YÖNETİMLER DÜZEYİNDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK RAPORU HAZIRLANDI
Karşıyaka’da sürdürülebilirlik konusunda yapılacak çalışmaları aktaran Uysal, GRI ( Global Reporting Initiative) Küresel Raporlama İnsiyatifi(Girişimi) sürdürülebilirlik raporu hazırladıklarını kaydederek, “İlk önce kendimizden başlayarak bir kurum kültürü oluşturmamız gerektiğini düşündük. Eğitim çalışmalarına başlayarak sürdürülebilirlik konusunda uzman bir danışman firma ile çalıştık. Önce kendi ayak izlerimizin peşine düştük. Ne kadar karbon salımı yapıyoruz, ne kadar atık çıkarıyoruz kendimize bakmak istedik. Her birimden belirlediğimiz sürdürülebilirlik yönetici personeli ile birlikte uzmanlar çağırarak eğitimler yaptık. İklim krizini nasıl geciktirebiliriz? Dijital ayak izi neden önemli? Bir tane az mail attığımızda karbon yükünün ne kadar azaldığını ve bunun neden önemli olduğu ile ilgili ilk kendimize ayna tuttuk. Kendi ayak izlerimizi küçültmek için çaba harcıyoruz. Belli bir yol kat etmiş olsak da henüz bebek adımlarındayız. Birçok alışkanlıkları ortadan tam anlamıyla kaldıramadık ancak bu yönde niyetimizi ortaya koyduk. Bu niyetin altını doldurmak için bir rapor hazırlanması gerektiğine karar verdik ve dünya örneklerine, Türkiye’deki örneklere baktık. Yerel yönetim için en uygun göstergelere sahip olan uluslararası standartlarda GRI olduğunu belirledik ve Türkiye’de hiçbir yerel yönetimin GRI standartlarında bir sürdürebilirlik raporunu hazırlamadığını fark ettik. Özel sektörde var; ancak yerel yönetimde yok. Biz de buradan yola çıkarak sürdürülebilirlik raporunu hazırlamaya karar verdik. Lansmanını gerçekleştirdik. Yetkilendirme süreci başladı. 3 hafta sürecek. 3 hafta sonra yerel yönetimlerde uluslararası standartlara sahip bir sürdürebilirlik raporu olan belediye olarak çalışmalara başlayacağız. Bu raporun fiziki olarak yaratılmasından ziyade ortaya konulan niyet önemli. Belediye olarak tehlikenin farkındayız. Çalışmalara başladıktan sonra halka bu olguyu anlatmaya çalışacağız. Düşündüğümüz şeyler gerçekleşirse Karşıyaka artık daha az atık çıkaran, doğayı daha az kirleten, daha az plastik tüketen, daha yeşil, karbon emisyonları daha düşük, insanların daha çok elektrikli ya da bisikletli ulaşıma yöneldiği bir yer haline dönebilir. Bir plastiği çöpe atmak çok basit bir eylem ama artık bu önemli. “Ne zarar olabilir?” demek yerine bunun önemini insanlara anlatabiliriz” diye konuştu.
YAMANLAR DOMATESİNİ YENİDEN YAŞATACAĞIZ
Sürdürülebilirlik kavramının; su, enerji, gıda gibi temel ihtiyaçlarla ön plana çıktığını ancak sürdürülebilirliğin her alanda olabileceğinin altını çizen Uysal, iklim değişikliği ile gıda krizinin yaşanacağını ifade ederek, “Gıda çok büyük bir sorun. Çok yakın zamanda bir gıda krizi yaşayacağımız kesin. Kentlere göç ile tarım alanlarının azaldığını ya da yok olduğunu söyleyebiliriz. Belediyemizde tarımsal hizmetler müdürlüğü kuruldu ve çalışmalar yapıyoruz. Müdürlüğümüz öncülüğünde “Karşıyaka Kentsel Gıda Stratejisi”ni hazırlıyoruz. Karşıyaka’da olabilecek gıda krizlerini ön gördük. Alacağımız önlemleri konuştuk. Kendi tohumlarımızı üretip, ata tohumlarını yeniden bulmaya çalışıyoruz. Yöremize özgü biyoçeşitliliği korumaya çalışıyoruz. Örnek verecek olursak, Yamanlar Domatesi gerekli ilgiyi görmediği için ortadan kaybolmuş. Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü çalışmaları kapsamında Yamanlar Domatesini tekrar yaşatmaya çalışıyor” şeklinde konuştu.