Karamollaoğlu, İzmir'in Bayraklı ilçesindeki Sahil Havuz Düğün Salonu'nda partisince düzenlenen etkinlikte muhtarlarla bir araya geldi.
Sivas'ta belediye başkanlığı yaptığı dönemde muhtarlarla iyi ilişkiler kurduğunu anlatan Karamollaoğlu, muhtarların demokrasi ve kent yaşamı için önemine dikkati çekti.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin Türkiye'ye gelmemesi için 4 siyasi parti olarak bir araya geldiklerini kaydeden Karamollaoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Başarılı olamadık. Milletimiz tercihini bugünkü iktidardan yana ortaya koydu. Şimdi o problemin ne kadar önemli olduğunu, bizi ne kadar etkilediğini gördük. Herkes yaşayarak gördü. Artık kanaatlerin değiştiğini zannediyorum. Bundan dolayı da iktidar partisinden ayrılan 2 grupla birlikte 6'lı bir masa oluşturuldu. Seçime giderken aslında ben seçimlerden önce bir koalisyon görüşmesinin olamayacağını her zaman söylüyordum ama işler, şartlar değişti. Şimdiden bir yönetim ittifakı oluşturulmazsa yarın seçimlerden sonra bunu oluşturmak zaman alır veya mümkün olmaz. O halde biz bir araya gelelim, ülke meselelerini görüşelim, seçime belli konularda ittifak etmiş olarak gidelim, süratle bu sistemi değiştirelim."
Her siyasi partinin kendi politikaları olduğunu dile getiren Karamollaoğlu, "Eğer biz seçim öncesi de olsa bir koalisyon oluşturuyorsak asgari müştereklerde birleşmek mecburiyetindeyiz. Şu anda 6'lı masa dediğimiz masanın yaptığı bundan ibaret." dedi.
Karamollaoğlu, konuşmasının ardından muhtarların sorularını cevapladı.
İzmir Platformu Başkanları ile buluştu
Karamollaoğlu, İzmir Platformu Başkanları ile bir otelde gerçekleştirdiği toplantıda, soruları yanıtladı.
HDP, 6'lı masanın bir parçası değil!
HDP'nin, 6'lı masanın gündemine gelip gelmediğinin sorulması üzerine Karamollaoğlu, şöyle konuştu:
"HDP, gündemimize hiç gelmez. HDP meselesi değil, hiç konuşmuyoruz. Şu anda gündemimizde yok ama HDP diye parti var mı? Var. Yüzde 10'un üzerinde oyu var mı? Var. Seçimlerde bunun etkisi olacak mı? Mutlaka etkisi olacak. Partilerin onunla ilgili, onlarla bir irtibatı olabilir ama bu 6'lı masanın bu meseleyle ilgilendiği manasına, 6'lı masanın ortağı olduğu manasına hiç gelmez. Hiçbir zaman olmadı."
Bunun özellikle gündeme getirilmek istendiğini savunan Karamollaoğlu, "HDP'nin oylarının, özellikle seçmeninin aklıselimle oy kullanması gerektiğine inanıyorum. Çünkü onlar bizim vatandaşımız, beraber oturuyoruz, beraber kalkıyoruz. HDP milletvekili Mecliste var mı? Var. Her ilde var mı? Birçok ilde var. Biz bunları yok sayamayız. HDP, 6'lı masanın bir parçası değil." ifadelerini kullandı.
Karamollaoğlu'ndan Kemeraltı turu
İzmir programının ilk gününde Tarihi Kemeraltı Çarşısı’nı da ziyaret ederek esnafla ve alışverişe gelen vatandaşlarla sohbet ederek ikindi namazını Hisar Camii’nde kılan Karamollaoğlu, namaz çıkışı Kemeraltı’nda bir yürüyüş yaptı.
Dükkânlara ziyaretlerde bulunan Temel Karamollaoğlu, esnafın sorunları dinledi. Vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaşan Karamollaoğlu, yürüyüşün ardından tarihi çarşının meşhur dibek kahvesinin tadına baktı, kahve molası sırasında vatandaşların taleplerini ve kendisiyle paylaştığı konuları dinledi.
Yeni doğmuş bir bebeği kucağına alarak seven Temel Karamollaoğlu, Kemeraltı’nın renkli manzaralarından olan sokak çalgıcılarının seslendirdiği parçayı dinledi. Karamollaoğlu, esnaf ziyareti ve görüşmelerin ardından vatandaşlarla fotoğraf çektirdi.
Saadet Liderine Kemeraltı turu sırasında Tarihi Kemeraltı Esnaf Derneği Başkanı Semih Girgin, İzmir Kuru Kahveciler Kuru Yemişçiler ve Baharatçılar Odası Başkanı İlyas Gönen, SP Genel Başkan Yardımcısı Şerafettin Kılıç ile İl Başkanı Mustafa Erduran eşlik etti.
Karamollaoğlu, İzmir'de STK temsilcileri ve iş insanlarıyla bir araya geldi
Karamollaoğlu, partisinin İzmir İl Başkanlığınca Tarihi Havagazı Fabrikası'nda düzenlenen programda sivil toplum kuruluşu (STK) temsilcileri ve iş insanlarıyla bir araya geldi.
Programda konuşan Karamollaoğlu, siyasetin ahlaklı ve dürüst şekilde yapılması gerektiğini belirterek "Biz siyasette üç hususa önem veriyoruz. Birincisi ahlaki ve manevi değerlere sahip çıkmak, ahlaki ve manevi değerleri ihya etmek. Eğer bu özellik bir siyasetçide olmazsa nihayetinde bir yerden açık vermeye başlıyor." ifadesini kullandı.
Siyasetin ülke yönetimine talip olmanın ötesinde millete hizmet için yapılması gereken bir görev olduğunu söyleyen Karamollaoğlu, "Biz siyasete geldiğimiz zaman, millete hizmeti en önemli konu olarak görürüz ancak bu hizmet yapılırken biz kendi menfaatimizi gözeterek bu işi yürütemeyiz, yalan söyleyemeyiz, iftira edemeyiz ve kesinlikle haksızlıkta bulunamayız. Devlet adalet üzerine inşa edilmezse mutlaka haksızlıklar doğar. Mutlaka soygunlar olur." diye konuştu.
Karamollaoğlu, ekonomide özellikle üretime ve istihdama dönük yatırımlar yapılması gerektiğini vurgulayarak "Bugün çok zor şartlarda yaşıyoruz. Borcumuz almış başını gidiyor. Ödeyecek gücümüz de imkanımız da yok. Bunu ödeyecek bir mekanizma da yok. Elimizde bu borcu ödeyecek kadar tabii kaynaklar da yok şu anda. Efendim işte Mavi Vatan. Başka yerde yeni doğal gaz bulmuşuz falan. Bunların hepsinin hayata geçmesi ve bizi ne noktaya getireceğini de bilmiyoruz. Bize ne kadar katkı sağlayacağını bilmiyoruz." dedi.
Temel Karamollaoğlu, erken seçim kararı alınmaması halinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Anayasa'ya göre aday olamayacağını öne sürerek "Anayasa çok açık. Bir cumhurbaşkanı ancak iki dönem cumhurbaşkanı olabilir. Ancak seçim erkene alınır, Meclis de aynı cumhurbaşkanının bir dönem daha aday olmasını isterse o zaman aday olabilir." değerlendirmesinde bulundu.
Altılı masadaki partilerin cumhurbaşkanlığı seçimleri için ortak aday belirlemeyi hedeflediğini dile getiren Karamollaoğlu şöyle devam etti:
"Seçim yaklaştığında seçim tarihi belli olduğunda otururuz müşterek bir aday belirleyebilirsek belirleriz. Müşterek bir aday belirlemek seçimde başarılı olmanın en kestirme yoludur. Bu benim kanaatim ve diğer arkadaşlarımızın da aynı görüşte olduklarını düşünüyorum. Son toplantıdan sonra bazı görüşler kamuoyuyla paylaşıldı. Bundan sonra da sanki bir hükûmet kuruluyormuş gibi bu konular milletimize açıklanacak. Önümüzdeki ayın ilk pazar akşamı inşallah İYİ Parti'nin misafirliğinde bu konuları bir daha görüşeceğiz. Arkasından bu altılı masa toplantılarının sonuncusu da bizde yapılacak. Bir noktaya geliriz diye ümit ediyorum. Ondan sonra da zaten seçime çok uzun bir zaman kalmıyor. Ben bundan dolayı kimsenin 'Adayınız kim?' diye tekrarlamasının bir faydası olmadığını düşünüyorum. Bunu iktidar orada kendi lehine bazı neticeler elde etsin diye ısrarla gündeme getiriyor. Onun için kimsenin endişesi olmasın. Bu görüşmelerimiz devam edecek ve inşallah en iyi netice alacak adayı da birlikte gösteririz diye ümit ediyorum."