GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Yerel Yönetimler
5 Kasım 2019 Salı 11:51

Karakılçık Seferihisar’dan sonra Menemen’de… Soyer: Bir avuçtan 500 dönüme geldik!

Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer, Menemen’de 500 dönümlük alanda gerçekleşen karakılçık tohumunun ekim törenine katıldı. Soyer, “Bir avuç atalık karakılçık tohumuyla başladı yolculuğumuz. Bunları tane tane döktük. 500 dönüme yetecek kadar çoğalttık. Projenin bir sonraki aşamasında Büyükşehir Belediyesi karakılçık üreticilerine alım garantisi verecek” dedi.

Mehmet İŞLER/ EGEDESONSÖZ- İzmir Büyükşehir Belediyesi, geçmiş dönemde hayata geçirilen tarımsal kalkınma hamlelerini yeni süreçte de devam ettiriyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in Seferihisar’daki 2 dönemlik görev süresi içinde karakılçık buğdaylarını yerel tarıma kazandırma çabası bu kez Menemen’de başlatıldı.

Menemen Tarımsal Kalkınma Merkezi’ndeki programa katılan Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer tarım üzerinden önemli mesajlar verdi. Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy’un ev sahipliğinde gerçekleşen törende konuşan Başkan Soyer, ‘Yeniden Karakılçık, atalık tohumlar İzmir ovalarına dönüyor’ mesajını verdi. Projenin Menemen’deki 500 dönümlük araziyi kapsadığı da belirtildi.  Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda da ekim töreninde misafir olarak yer aldı.

BİR AVUÇLA BAŞLADIK, BUGÜN 500 DÖNÜME YETECEK KADAR ÇOĞALTTIK!
Seferihisar’da gerçekleştirdiği uygulamanın çıkış noktası hakkında bilgiler veren Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer, “Buğdayın tarihi Anadolu’nun tüm uygarlıklarından önce gelir. Bereketli hilal denilen toprakların en bereketli bölgesi Anadolu’dur.  Seferihisar’ın Gödence köyündeki Halil İbrahim amcanın sağlığında senelerce sakladığı bir avuç atalık karakılçık tohumuyla başladı yolculuğumuz. Bunları tane tane döktük. 500 dönüme yetecek kadar çoğalttık. Bugün itibariyle topraklarımızı işgal eden, sağlığımızı bozan ithal tohumların yerini yeniden Anadolu’nun yerli tohumu almaya başlıyor. Bir atalık tohumu bir kere daha şehrimizi doyurmak için büyük ölçekte üretilmeye başlanıyor. Bugün burada Seferihisar’da başlattığımızı bölgemizin bereketli ovalarına yayıyoruz. Sağlıklı yerel tohumun kısa zamanda kitleleri doyuracağı günleri göreceğiz. Az sonra ekeceğimiz tohumun bir kısmını yeniden ekmek üzere ayıracağız. Projenin bir sonraki aşamasında Büyükşehir Belediyesi karakılçık üreticilerine alım garantisi verecek. Ekmeği halkımıza aracısız ulaştıracak. Basit gibi görünen proje kendi gıdamıza ulaşabilmek için bir adım. Diğer atalık tohumlarını da stratejik olarak çoğaltmaya başlayacağız” dedi.  

GİDİŞATI İZMİR’DEN TERSİNE ÇEVİRİYORUZ
Soyer, “Gençliğimizde ‘Tam Bağımsız Türkiye’ sloganı atarak büyüdük. Tam bağımsızlıktan anladığımız bu vatan topraklarının düşmanın kirli postallarıyla kirlenmemesiydi. Sonradan anladık ki düşman topraklara sadece postallarla basmıyor, gönderdiği hibrit tohumlarla da kirletiyor. Anladık ki bunlara toprağımızı teslim ettikçe savaş alanında kaybettiklerimizin çok daha fazlasını kaybediyoruz. Vatan ve toprak sevgisi tüm değerleri korumak ve savunmaktır. Binlerce yıllık ata tohumlarımız gitmiş, ormanlarız maden şirketlerine verilmiş, göllerimiz kurumuş, yeraltı sularımız çekilmiş, derelerimizden zehir akmış, bu nasıl ülke ve millet sevgisidir. Bugün biz bu gidişatı İzmir’den başlamak üzere tersine çeviriyoruz. Halkımız yine karakılçık buğdayıyla doyacak. Çok değil birkaç yıl içinde karakılçık buğdayından üretilen ekmek, makarna sadece İzmir’de değil Türkiye’de mutfaklara girecek. Yerel tarım için hedeflerimizi her geçen gün büyütüyoruz. Çok daha fazla üreticiye ulaşmayı hedef edindik. Çiftçimizin karın tokluğuna üretim yaptığı günleri geride bırakıyoruz. Çiftçimize alım garantisi destekleri bunun için. Başka bir tarım mümkün derken bunu kastettik. Çarenin yerelde olduğunu anlattık. Kır ve kentin, insan ve doğanın, Anadolu’da birbirini besleyen döngünün yeniden hatırlatılmasını sağlamaya kararlıyız. Bugün çok önemli bir adım atıyoruz” açıklamasında bulundu. 

 

ECEVİT’İN FİKİRLERİ DE KARAKILÇIK GİBİ YENİDEN YEŞİLLENECEK
Soyer, “Bugün CHP’nin efsane liderlerinden rahmetli Bülent Ecevit’in 13’üncü yıl dönümü. Aynı Halil İbrahim amcanın sandığından çıkardığımız tohumlar gibi, onun da fikirlerinin bu topraklarda yeniden yeşilleneceğini biliyorum. Çünkü rahmetli Ecevit bu topraklarda bağımsızlık ve özgürlüğün ve kalkınmanın ancak üretimle, tarımla mümkün olacağını bilerek yaşadı. Biliyorum ki onun fikirleri de aynı bugün karakılçık buğdayı gibi tohum olacak ve yeniden Türkiye’nin kalkınmasında rehberimiz olacak. Yaşamımız da özgürleşecek” diye konuştu.

BUGÜN SADECE ÇAY VE MUZ YETİŞMİYOR, GERİ KALAN TÜM ÜRÜNLER OVAMIZDA YETİŞİYOR
Menemen Belediye Başkanı Serdar Aksoy ise, “Bugün Menemen için farklı bir gün. Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer’in bize vermiş olduğu destek sonucunda karakılçık buğdayını bugün itibariyle toprakla buluşturuyoruz. Yıllardır ötelenmiş, gündeme alınmamış köylü son süreçte yeniden ön plana çıkmaya başladı. Ekonomik krizle birlikte Türkiye gibi bir ülkede inşaat sektörünün kalkınma olamayacağını çok geç anladık. Sonuç itibariyle yeniden tarıma, köylere yönelme oldu. Türkiye bir tarım ülkesi, Menemen de tarım kenti. Menemen’de bugün çay ve muz yetişmiyor. Geri kalan tüm ürünler yetişiyor. Bu verimli toprakların görmezden gelinmesi tarımda bizim Menemen olarak da Türkiye olarak da gerilememize neden olmuştur” dedi.

MENEMEN’DE YENİ BİR DÖNEM BAŞLIYOR
Aksoy ayrıca, “Türkiye’yi yıllardır ithal eder konuma sokan bir dizi gelişme vardır. Bunlardan biri Marshall Planı’dır. Bu plan bir işgaldir. Köylüyü üretmekten imtina etme işgalidir. Türkiye üretemez duruma geldi. Rahmetli Bülent Ecevit döneminde projeler vardı. Köy kent projeleri bunlardan biriydi. Bunlar bugün itibariyle yeniden gündeme geldi. Bunlar doğru projelerdi. Türkiye tarım ülkesiyse kalkınma tarımdan olmalıydı. Biz bugün Büyükşehir ile birlikte Menemen’de tarımsal kalkınma hamlesini başlatmış oluyoruz. Menemen’de yeni bir dönem başlıyor. Köylü milletin efendisiyse biz de bunun karşılığını vermek zorundayız. Köylü milletin efendisi olmazsa karşılaştığımız şey yıkımdır. Geçmişte köylümüz olmasaydı o ordu Ankara’dan İzmir’e nasıl gelirdi?” ifadelerini kullandı.

TEKNOLOJİDE DÜNYAYI YAKALAMAMIZ BELKİ ZOR AMA TARIMIN KIYMETİNİ BİLMEMİZ GEREKİYOR
Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda da törende yaptığı kısa konuşmada, “İzmir’in köyü olmayan iki ilçesinden biriyim. Dolayısıyla İzmir’in tüm köyleri benim. Tarım bizim geleceğimiz. Teknolojide belki dünyayı yakalamamız çok zor ama sahip olduğumuz topraklarımızın kıymetini bilmemiz gerekiyor. Tarımı desteklememiz gerekiyor. Bu girişimleri destekliyorum. Menemen’in bende ayrı bir yeri var. İl Genel Meclisi’nde üye olarak çalışmıştım” dedi.