GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
İnşaat/Emlak
31 Aralık 2021 Cuma 09:17

Karabulut’tan İnciraltı plan sitemi: Bari kamu yararını düşünün

İnciraltı planının gecikmesinin, kamu zararı anlamına geldiğini öne süren İnciraltı Gelişim Derneği Başkanı Tayfun Karabulut, İnciraltı planlandığında neler olacağını tek tek anlattı. Karabulut, plansız İnciraltı ve Bahçelerarası’nda kamu zararı olduğuna vurgu yaptı, “Bırakın biz toprak sahiplerini, bari kamu zararını düşünerek şu projeyi artık hayata geçirin” mesajı verdi

Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ – İnciraltı planlarındaki gecikme, toprak sahiplerinin tepkisine yol açtı. İnciraltı Gelişim Derneği Başkanı Tayfun Karabulut, 1991 yılında Resmi Gazetede yayımlanan ve İnciraltı ile aynı zamanda Turizm bölgesi ilan edilen Antalya Belek’te bugün itibariyle 70’e yakın turizm tesisinin, 60 binden fazla yatak kapasitesiyle 40 bin kişiye istihdam yarattığını hatırlattı. İnciraltı’nın sağlık turizmi odaklı planlarının açıklanması ve planın hayata geçirilmesiyle çok büyük bir istihdam imkanı yaratılacağına dikkat çeken Başkan Karabulut, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla, toprak sahiplerinin sitemini, beklentilerini dile getirdi.

SAĞLIK TURİZMİNİN BAŞLADIĞI İZMİR, ÜÇÜNCÜ SIRADA
İzmir’in, sağlık turizminin başladığı kent olduğunu belirten Başkan Tayfun Karabulut, şu anda İzmir’in sağlık turizminde İstanbul ve Antalya’nın arkasında üçüncü sırada bulunduğuna dikkat çekti. İnciraltı’nın, sağlık turizmi için en ideal yer olduğunu öne süren Başkan Karabulut, “Günah, gerçekten günah” başlığıyla yaptığı paylaşımda şu görüşlere yer verdi:

“Turizm sektörünün ülkemiz ekonomisine katkısı çok büyüktür. Özellikle de sağlık turizmi alanında, tedavi imkanlarından faydalanmaya gelen nitelikli turistlerin yarattığı ekonomi çok yüksektir. İki kez EXPO’da aday olarak ülkemizi temsil etmiş, tüm dünyaya kendini tanıtan İzmir’in yıllardır plansız kalan mücevheri İnciraltı, sadece toprak sahipleri için değil, İzmir ve tüm İzmirliler için büyük kayıptır. Planlaması olmayan İnciraltı ve Bahçelerarası’nda kamu zararı vardır. Plansız kalarak doğasını kaybetmeye yüz tutmuş, bugün kamuya faydasız düğün bahçesi, nargile salonu, mangalcılar gibi işletmeler orada hüküm sürmektedir. İnciraltı bölgesi; konumu, ulaşımı, termal kaynakları ile Sağlık Turizmi için çok uygun olduğunu 2015 ve 2020 EXPO sürecinde herkes gördü, yaşadı. Sağlık alanında bugün İzmir’de sadece bir özel hastane, 3 vardiyada ortalama 750 ile 1250 kişiye istihdam sağlamaktadır.”

PLANLANDIĞINDA 30 BİN KİŞİYE İSTİHDAM SAĞLANACAK
İnciraltı planlandığında gerçekleşecek İzmir’in kazanımlarını da sıralayan Başkan Karabulut, şu ifadelere yer verdi:

“İnciraltı planlandığında, 2 milyon metrekareden fazlası kamuya terk verilecek. Bu alanda yaratılacak nitelikli yeşil alanlarla, İzmirli üç yeni Kent Ormanı büyüklüğünde yepyeni yeşil alanlar kazanacak. İnciraltı’nda yapılacak yeni otel , sağlık ve geriatri tesisleri ile yaklaşık 30 bin istihdam kazandıracak. Sağlık turizmi odaklı planlama ile İzmir’e 100 bin yeni nitelikli turist çekilecektir. İnciraltı’nda yapılacak nitelikli yapılar ile yepyeni yaşam alanları oluşturulacak. Tarihten gelen çok önemli değerimiz Agamemnon kaplıcaları, dünyaya İnciraltı ile sunulabilecektir. Gökdelen imarı olmadan , Türkiye’nin en güzel yeri olan İnciraltı planlandığında şehrimizin gerçek ihtiyacı olan nitelikli yabancı yatırımcıyı çekerek, 10 milyar dolarlık katma değeri ülkemize kazandıracaktır.”

İNCİRALTI’NIN PLANSIZ KALMASI, İZMİR’İN, ÜLKENİN SORUNUDUR
Sağlık turizminin, İzmir’in geleceği olduğu görüşünü tekrarlayan İnciraltı Gelişim Derneği Başkanı Tayfun Karabulut, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Devletimiz bugün var gücü ile ekonomik mücadele içerisindeyken, İnciraltı gibi bir değerin bir gün dahi plansız kalmaması gerektiğine inanıyoruz. İnciraltı’nın plansız kalması, sadece İzmirli toprak sahiplerinin sorunu değildir, İzmir’in, hatta ülkemizin sorunudur. N’olur, bir gün dahi beklemeden, samimi olarak başta kamu menfaati için yüksek sesle katkı konmasını bekliyoruz. Bizi, yani toprak sahiplerinin hak arama mücadelesini bir kenara bırakın, kamunun faydasını düşünerek planları hayata geçirin. Bu gecikmeden dolayı çok üzgün olduğumuzu belirtmek istiyorum.”