EGEDESONSÖZ- Karabağlar Belediyesi 2020 yılında ilçe genelinde atık toplama işi için ihaleye çıktı. İhaleyi Mensan isimli geri dönüşüm şirketi 300 bin TL bedel ile aldı. Şirket daha sonra kendisi gibi bu alanda çalışan Mundo Tekstil’e işi taşere etti. Çalışmalar böyle devam ederken iki şirket arasındaki anlaşmayla ilgili durum belediyeye ise bildirilmedi.
İki yıldır belediyede uygulanan yöntem belediye meclis gündeminde tartışmalara neden oldu. AK Parti Meclis Üyesi Fikret Mısırlı başka ilçelerde ihaleye çıkıldığını, yüksek rakamlara gelir alındığını fakat Karabağlar’da fiyatların düşük kaldığını vurguladı.
Mısırlı, “Mensan diye katı atıkları toplayan bir şirketle 2020 yılının üçüncü ayında 1 yıllık bir ihaleye çıkmışsınız. İhale kapsamında 300 bin TL bedelle atıkların, geri dönüşümlerinin toplanması yönünde bir iş verilmiş. Bunu doğrudan teminle mi verdiniz, yoksa açık mı yaptınız bilmiyorum. Onu önümüzdeki meclislerde meclisimizin yazı işleri şubemizden talep edeceğim. Burada önemli olan şudur; bu katı atıkların geri toplanması ile birlikte bir de tekstil var. Biliyorsunuz ki Bornova sırf tekstil alanındaki atıklar için 1 milyon TL'lik ihaleye çıkıldı. Biz tekstil ve geri dönüşüm için 300 bin TL gelir elde edebilmişiz. Hadi siz ihalede teknik duruma bakmadınız, ya da kazancı ıskaladınız. Ancak bu geri dönüşümdeki tekstil atıklarının toplanıp bertaraf edilmeden, içeride tekrar bunların satışa sunulması ya da hibe edilmesi zaten yasak. Yani bunların imha edilmesi lazım. Protokolünüzün ekinde böyle bir amaç güden bir şey var mı bilmiyorum. Kaldı ki, Munda Tekstil bunları yurtdışına gönderen ihracatçı bir firma, yıllardır bu işi yapıyor. Fakat sizin ihaleye çıktığınız Mensan firması bu şirketle alt taşeron kullanmamasına rağmen aylık 20 bin TL'ye anlaşıyor. Bununla ilgili bir resmi yazı yazdım. Belediye yanıt verdi. Sizde cevap olarak dediniz ki; firma dan yani Mensan'dan (ikinci ihaleyi de ona verdiniz)taşeron hizmetiyle ilgili bir net bilgi gelmedi. Sonrasında bu firmayı size yazıyla sordum… Dedi ki Mensan ile bizim zaten protokolümüz var, bu protokol kapsamında ben her ay falanca firmasına, Mensan'a 20 bin TL ödüyorum demiş. Sizde buna istinaden bu paraların tahsil edildiğine ve gelir kaybı olduğuna yönelik bir yazınız var. Burada protokole uymayan bir taraf var. Protokole göre bizim belediyemizden ekstra para kazanan bir firma var. Bununla ilgili hala protokol devam ediyor, biz de diyoruz ki Çevre ve Şehircilikten görüş soruyoruz. Kamu İhale Kanunu’na göre sizin bunu fesih etme hakkınız var. Buradaki haksız kazancı engelleyebilirsiniz. Bu firmadan biz evet madem 2020 senesinde 12 ay, şimdi ile 17 süren 340 bin TL parayı tahsil ettik mi?” ifadelerini kullandı.
BİRÇOK BELEDİYE İHALESİZ VERİYOR
Konuyla ilgili ayrıntılı açıklama Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu’ndan geldi. Selvitopu, işin ihaleyle verildiğini, doğrudan temin yöntemiyle değil 2886 sayılı yasaya göre işlemin yapıldığını anlattı. Selvitopu şunları söyledi:
“Bu konuda da niye bu ihale gerçekleştirilmiştir, daha önceden bakanlığında görüşü doğrultusunda ihaleler yapılmadan veriliyordu. Halen de birçok belediyen bu ihaleler yapılmadan protokoller ile Çevre ve Şehircilikten ruhsat alınmış firmalar ile belediyeler protokol yapabiliyordu. İhalesiz yapanlar da var… Bizde de daha önceki yıllarda ihalesiz yapılıyordu. Sonra Sayıştay bu konuyu eleştiri konusu yaptı. Sayıştay denetimlerinde ihale edilmesi yönünde tespitleri var. Bizde belediye olarak bu tespit doğrultusunda 2020 yılında ihaleye çıktık ve bu herkese açık bir ihale. Tabii bu ihalelere çevre ve şehircilik bakanlığının izin verdiği firmalar girebiliyor. Bu firma bakanlığın izin verdiği firmalardan biridir. Bildiğiniz şekilde bir olay belediyemize intikal etmiştir. Belediyemizde buna göre yapılan bir ihale sözleşmesi vardır. O sözleşmeye göre ilgili firmadan bilgiler istenmiş ve firmadan paralar tahsile edilmiştir. Hepsi belediyemize gelir olarak kaydedilmiştir.
Söz konusu olay 2020 ihalesi ile ilgilidir. 2021 ihalesi ile ilgili böyle bir durum söz konusu değildir. Bu nedenle hukuk islerimizin de görüşünü alarak (konu o ilgili şahıs da bizim muhatabımız değildir bunu belirteyim) belediye ile herhangi bir bağı olmayan gidip kendince iş yapan firmadır, belediye de ilgilendiren bir firma değildir. Biz resmi olarak muhatap olmamız gereken firmalar ile İşlerimizi yürütürüz. O tarihte yapılan bilgiler firmadan istenmiş ve firma da bunu bize iletmiş ve bizde bu tahsisi istemişizdir. Belediyeye yaklaşık 200 bin TL yatırılmıştır. 2020 yılı ihale ile bağlantısı şimdi bir firma tarafından iddia ediliyor. Biz her iddiaya göre işlem tahsis edecek değiliz. Biz bir kamu kurumuyuz. İncelemeden ‘şu bunu dedi’ diye hareket etmeyiz. Çünkü öyle hareket edersek yarın bir gün bu kurum tazminatlar ile karşı karşıya kalabilir. Bu nedenle konuyla ilgili bütün içeriği tamimiyle içeren bir yazı ile çevre ve şehircilik bankalığına iletilmiş ve cevap istenmiştir. Gelecek cevap doğrultusunda da işlem yapılacaktır.
Bu konularda işte siz hemen şunu bunu yapmanız lazım… Yaptığınızda karşı tarafın buna itiraz etme hukuk yoluna başvurma hakkı vardır. Bu konuda da hassasiyetli bir durum sergilenmiştir. Bu firmalara bu yetkileri veren de Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızdır. Her firma bu ihalelere maalesef katılamamaktır. Bakanlığın izin verdiği firmalara ihalelere katılmaktadır. Belediyemizce de 2886 ya göre yapılan ihaleler açık ihalelerdir, koşulları karşılayan firmalar ihaleye girebilir. Bizim şu anda idare olarak yaptığımız işlem budur. Bu konuda detayları ile bakanlığa aktarılmış ve görüş istenmiştir. Kaçan eden bir şey yoktur. Tabii ki bunların incelenmesinde yarar vardır. Yarın kurumun bir tasarrufu kullanırken kurum bu tazminatları ödemek ile karşı karşıya geldiğinde bunun hesabını verecek durumda olmamız gerekir. Bunların hesabını incelemeden, hukuki boyutları incelmeden ‘vay efendim şunu yapsaydınız’ demek doğru değildir. İkinci ihaleyi vermek gibi söz konusu değil. Artık sıfır atık Türkiye'de projesi var, yapmak zorundasınız. Belediyemiz de bu sorumluluk çerçevesinde hareket etmek zorundadır”