Diren ÇELİK/EGEDESONSÖZ- Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınması ve toplumsal gelişimi için çalışan Ege Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ESİAD), Cumhuriyetin 100. yılında yatırım iklimini geliştirecek önemli bir etkinliğe imza attı. Finans sektörünün önde gelen oyuncularını, sanayici ve iş insanlarıyla buluşturan bir platform niteliğindeki ESİAD II. Yatırım Zirvesi İzmir İstinyepark Hyatt Regency’de gerçekleştirildi.
Zirve programı kapsamında ikinci oturumda Finansal Yatırımcılar ve Fonlar paneli düzenlendi. Panelde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin son dönemdeki metro, altyapı yatırımları konusunda ciddi miktarda kredi sağlayan Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nın (EBRD) Türkiye Başkan Vekili Hande Işlak konuşmalarını gerçekleştirdi.
Işlak, Türkiye’de yaklaşık 14 yıldır operasyonlarını yürüttüklerini ifade ederek, “Türkiye’ye gelirken bu kadar çok yatırım vereceğini bizim de bu kadar çok kaynak getireceğimizi bilerek gelmemiştik. Türkiye’nin yatırıma ne kadar açık bir ülke olduğunu EBRD’nin misyonunu ifade ederek anlatmak daha doğru olur. Piyasalarda rekabet gücünü desteklemek istiyoruz. Dolayısıyla odağımız özel sektör.36 ülkede operasyon yapıyoruz. En büyük operasyon ülkemiz her türlü inişli çıkışlı yıllara rağmen Türkiye. Yaklaşık 18 milyar Euro yatırım ağı yaptık” dedi.
AMACIMIZ YEŞİL VE KAPSAYICI EKONOMİ
Son 3 senedir ortalama yaklaşık 2 milyar Euro yatırım getirdiklerini ifade eden Işlak, “Bu sene yatırımlarımız yine bu rakamlar civarında olacak hatta daha büyük miktarda olma ihtimali var. Bu sene üzücü bir şekilde deprem de yaşandı. EBRD’nin deprem bölgesine yatırım desteği programı da var. Peki neden Türkiye’yi bu kadar çok sevdik çünkü özel sektörün skalası çok yüksek. Projelerimizin yüzde 90’ını özel sektör oluşturuyor. EBRD’nin aktarmak istediği fonlarla Türkiye’nin yol haritası çok kesişti. Amacımız yeşil, kapsayıcı ve dijital dönüşüm ekonomisi. Rekabet gücünü artıracak özel sektörü ve bilinirliğini artıracak yatırımlar ve Türkiye’deki özel sektörün hepsini bu hedefle geçtiğimiz 14 sene boyunca ilerledi” şeklinde konuştu.
TALEPLE İLERLEYEN BİR SİSTEM VAR
Işlak konuşmalarının devamında fonları nasıl gerçekleştirdiklerini kaydederek şunları aktardı:
Peki fonları nasıl veriyoruz? Sadece proje finansmanı çatısı altında kredi vermiyoruz. Sermaye ortaklığı yoluyla şirketlere ortak da oluyoruz. Danışmanlık, mentorluk hizmeti veriyoruz. Şirketlerin çıkardığı bonolarda yatırımcı olarak yer alıyoruz. Bir bilançonun her yerine yerleşme imkânımız var. Temalarımızın uyduğu her sektörde yatırım yapıyoruz. Temel olarak, yatırımların üçte biri bankalara gider. Diğer üçte biri alt yapı, enerji diğer kısmı ise Telekom,sanayi, tarım ve kurumsal alandaki projelerimize gider. Bütün girişim fonları EBRD’de önemli bir yatırımcı finansal ekosistemde yapıcı bir rol almaya çalışıyoruz. Deprem ve seçim belirsizliğiyle devam eden bir sene oldu. Büyük ve orta ölçekli şirketler her türlü sıkışıklığa rağmen yatırımlara devam ediyor. Biz de bu tür yatırımları desteklemeye devam ettik. Türkiye’nin önemli bir lojistik alt yapısı var, en önemlisi uzun yıllar kriz yönetimi ile oluşmuş, kriz atlatma becerisi var. Türkiye yatırımlarını yaparken bu bize güven veriyor. Pandemiden sonra Türkiye Avrupa için büyük pazar haline geldi. Depremin aslında bir hareketlilik de getireceğini düşünüyorum. Çimento, beyaz eşya gibi sektörlere hareket gelecektir. Yerel ve yabancı yatırımlar için Türkiye’nin cazibesinin devam edeceğini düşünüyorum. De Facto ile ortak olduk sermaye ortaklığı yolu ile ortak olduk. Daha fazla katma değer yaratarak yatırımcılarla buluşturmayı hedefledik. Dirsek dirseğe çalışıyoruz. Krediler artık pahalı oldu. Biraz işbirliklerine açık olmaya başladı Türk şirketleri. Tamamen taleple ilerleyen bir sistem var” dedi.