GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
8 Ağustos 2016 Pazartesi 16:33

İzmir'de kapatılan üniversitelerin öğrencilerinden isyan!

OHAL kararları kapsamında FETÖ ile bağlantı nedeniyle kapatılan 3 üniversitenin öğrencileri YÖK önünde toplanarak kazanılmış eğitim haklarını istedi.

İZMİR – 15 Temmuz darbe girişiminin ardından 3 aylık OHAL ilan edilmesinin ardından FETÖ operasyonları kapsamında İzmir’deki Gediz, Şifa ve İzmir Üniversiteleri için kapatılma kararı çıkmıştı.

Sosyal medyada örgütlenen 3 üniversitenin yüzlerce öğrencisi bugün YÖK binası önünde toplanarak bir basın açıklaması yaptı.

Mağdur öğrenciler çözümsüzlüğe mahkum edildiklerini belirterek kazanılmış eğitim haklarını geri istedi. 

İŞTE ÖĞRENCİLERİN AÇIKLAMASI

Türkiye genelinde kapatılan 15 vakıf üniversitesinin 65 bine yakın öğrencisi FETÖ mağduru oldu, çözümsüzlüğe mahkum edildi. Eğitim gördükleri üniversitelerin kapatılmasıyla birlikte ortada kalan binlerce genç, operasyonlar kapsamında devlet tarafında el konulan eğitim kurumlarının yerine diğer üniversitelere dağıtılırken, alınan bu kararda yaşanan sıkıntılar krize yol açtı. MEB ve YÖK’e çağrı yapmak amacıyla İzmir’de toplanan yüzlerce öğrenci devletten garantör olmasını isterken, FETÖ mağduru olduklarını belirterek darbeci yaftasına maruz kaldıklarını dile getirdi. OHAL ilanından sonra büyük mağduriyet yaşadıklarını açıklayan öğrenciler tarafından kurulan “FETÖ Mağduru Öğrenciler Platformu” adına açıklama yapan İrem Çalışır şunları söyledi: “Bizler üniversiteye giriş yıllarımızda YÖK ‘ün onay verdiği üniversiteleri tercih etmiş öğrencileriz. Bu üniversiteler devlet erkanlarının ziyaret ettiği ve desteklediği üniversitelerdi.  Bunlar YÖK’ün garantör üniversite himayesi altında açılmasını ve eğitim vermesini onayladığı üniversitelerdir. YÖK’ün OHAL kapsamında çıkarmış olduğu KHK ile garantör üniversitelerimize devredildik. Lakin bu devir işlemi 04.08.2016 tarihinde YÖK tarafından sonlandırılmıştır. YÖK’ ün yönetmeliği, kapatılan üniversitelerin garantör üniversitelere devri iken uygulama bambaşkadır. Şuan ki durumda, garantör üniversiteler, kapatılan vakıf üniversitelerinin menkul ve gayrimenkul varlıklarına el koyup, hastanelerini, eğitim binalarını, kampüslerini kendi bünyesine alıp 65 bin öğrenciyi dışarıda bırakmıştır. Buradaki öğrenciler garantör üniversitelerin gereğini yapmasını beklemektedir. YÖK’ün aldığı 04.08.2016 tarihli kararla bu 65 bin öğrencinin tekrar Türkiye geneli bir ÖSYM yerleştirmesinde tercih yapması istenmektedir. Biz temiz öğrenciler olarak FETÖ terör örgütüyle ilişkilendirilmiş tüzel kişiliğin yaftasını yemek istemiyoruz. Bu isteğimiz cezanın şahsiliği ilkesi doğrultusundadır. Aynı zamanda Vakıf Yüksek Öğretim Kurulu yönetmeliği madde 27 doğrultusunda  ‘Faaliyet izni kaldırılan Vakıf Yüksek Öğretim Kurumunun yönetimi, tüzel kişiliğinin sona ereceği tarihe kadar garantör devlet üniversitesi veya Yüksek Öğretim Genel Kurulu tarafından kapasitesi dikkate alınarak belirlenecek aynı ildeki bir devlet üniversitesine devredilir.’ Bizler geleceğin doktorları, mühendisleri, mimarları, avukatları, öğretmenleri, fizyoterapistleri,  işletmecileri, iktisatçıları, psikologları, hemşireleri, odyologları, sosyologlarıyız. Bizler vatanımız için mezun olduğumuzda canla başla çalışmaya hazır, mesleklerini ve vatanını seven, Atatürk ilke ve inkılaplarına tam bağlı, Türkiye Cumhuriyeti’nin evlatlarıyız. Bizlerin hiçbir suçu yokken terör örgütü yaftası yapıştırmak, FETÖ ile anılmamıza yol açmak,  sene uzattırmak, farklı illerde eğitim görme mecburiyetinde bırakılmak şahsımız adına hiçbir ispat yokken keyfi olarak verilmiş ve adil olmayan kararlardır. Tüm devlet kurumlarında olduğu gibi, bu kurumlarda da FETÖ bağlantısı olan tüzel ve özel kişiliklerin hak ettiği muameleyi görmesi en çok bizleri sevindirecektir. Sonuç olarak bu maddi ve manevi külfeti ne bizim ne ailelerimizin omuzları kaldıramaz. Cumhurbaşkanımız ve Başbakanın mağduriyet olmayacak teminatına dayanarak hepimiz için en az mağduriyeti oluşturacak YÖK’ün ilk verdiği kararın arkasında durulmasını istiyoruz. Çünkü bizler de en az YÖK tarafından devlet üniversitelerine yerleştirilen arkadaşlarımız kadar devletine ve bayrağına bağlı vatansever öğrencileriz.”  

Mağdur öğrenciler yaptıkları açıklamada taleplerini 6 ayrı başlıkta dile getirirken, Platform Sözcüsü İrem Çalışır sözlerine şöyle son verdi: “Aynı üniversite tesislerinde, garantör üniversitelerin isim ve yönetiminde FETÖ bağlantısı olmadığı belirlenen mevcut öğretim üyeleri veya garantör üniversitenin öğretim üyeleriyle mevcut eğitime kaldığımız yerden devam etmek. Kazanılmış haklar dikkate alınarak, intibak sürecine tabi tutulmadan eğitimimize kaldığımız yerden devam etmek. Ekonomik ve kültürel şartlardan dolayı bu üniversiteleri tercih listesine eklememizi isteyen ailelerimizin de mağdur olabileceği göz önünde bulundurularak, bulunduğumuz şehirlerde eğitim öğretim hakkımızın kaldığımız yerden devamının sağlanması. Kanun hükmünde kararname gereği alınan ilk YÖK kararın uygulanması. Alınacak diplomalarda, kapatılan üniversitelerin ibaresinin yer alması meslek hayatımız boyunca engel teşkil edecektir. Tüzel kişilikle ilişkilendirilen FETÖ ibaresinin şahsımıza ömür boyu yaftalanması, cezanın şahsiliği ilkesine aykırıdır. Kapatılan üniversitenin isminin diploma ve kayıtlarda geçmemesi gereklidir. Devlet üniversitelerinde öğrenim gören arkadaşlarımıza bu olağanüstü durumu bizlerin de istemediğini, gerek öğrenim sürecinde gerek mezuniyet sonrası onların haklarını ihlal etmeyeceğimizin anlatılması. Aynı zamanda kapatılan üniversitelerin imkanları garantör üniversitelere aktarılacağı ve sonrasında tarafımızdan ücret ödemeye devam edileceği için,  garantör üniversitelerin eğitim kalitesinin arttırılacağı anlatılmalıdır.”